Türk Dermatoloji Derneği Üyesi Prof. Dr. Başak Yalçın, tıp biliminin önerdiklerinden daha üstün saç çıkartma yönteminin mümkün olmadığını belirterek, "umut tacirlerine" fırsat verilmemesini istedi.

Yalçın, yaptığı açıklamada, saç dökülmelerinin çeşitli hastalıklara bağlı olarak herkeste hatta çocuklarda bile görülebildiğini ve insanların psikolojisini olumsuz yönde etkilediğini söyledi.

Erkeklerde özellikle üst kısımlarda seyrelme görüldüğünü ve belli bir dönem sonrası bazı erkeklerin saçlarını tamamen kaybedebildiklerini dile getiren Yalçın, kadınlarda ise doğum sonrası, ani kilo kayıpları, protein eksikliği, stres ya da az miktarda bulunan erkeklik hormonunun saç kılına fazla hassas olması nedeniyle de kelleşme olabildiğini söyledi.

Yetişkinlerin yanı sıra çocuklarda da saç dökülmelerin yaşandığını anlatan Yalçın, bu dökülmelerin çeşitli hastalıklara bağlı ya da genetik olarak gerçekleştiğini kaydetti. Bazı çocuklarda saç uzamaması ya da çocuğun bilinçli olarak belli bölgeden sürekli saç koparması gibi vakalarla da karşılaştıklarını dile getiren Prof. Dr. Yalçın, saç koparma olayının yeni bir kardeş gelmesi, kendisini ifade edememe, çok sevdiği bir hayvanının ölmesi gibi psikolojik nedenlere bağlı olduğunu bildirdi. Yalçın, bu konuda psikiyatri eşliğinde tedavinin gerçekleştiğini belirtti. 

DOĞRU ADRES TIP

Saç dökülme tedavilerinde tıp ilerledikçe sevindirici gelişmelerin yaşandığını ancak hala istenilen boyuta ulaşılamadığını anlatan Yalçın, ilaç tedavisi, saç mezoterapi, PRP ve saç ekimi uygulamalarıyla saç dökülmelerinin önlendiğini ve yeni saç çıkımların gerçekleştiğini belirtti.

Prof. Dr. Başak Yalçın, tıp dışında uygulanan hiçbir tedavi yönteminin başarılı sonuç vermeyeceğini vurguladı.

İnternet sitelerinde ya da farklı alanlarda tıp açısında bilimselliği kanıtlanmamış saç çıkaracağı iddiasıyla çeşitli ürünler satıldığını öne süren Yalçın, bu durumu "umut tacirliği" olarak değerlendirdi.

Tıp alanının çözüm bulamadığı yerde bu tür vakaların sık sık yaşandığına işaret eden Başak Yalçın, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Bilimsel açıdan yararı kanıtlanmayan hiçbir ürünün saça olumlu etkisi olamaz. Eğer saç dökülmelerine bir çözüm bulunacaksa, geri döndürmek mümkün olacaksa bunu yapacak olan da tıp bilimidir. Ciddi paralar harcanıyor, karşı taraf da haksız çok para kazanıyor. Tıp biliminin önerdiklerinden daha üstün düzeyde saç çıkartma yöntemi mümkün değil. Farklı yöntemlerle karşımıza çıkan 'umut tacirlerine' fırsat verilmemeli."

Bitkisel ilaçların kullanılmasını da doğru bulmayan Yalçın, bitkileri çok masum kabul edip, bunları her alanda kullanmak isteyen başka bir "umut tacirleri" olduğunu belirtti.

İlaçların kökenini de bitkilerin oluşturduğunu ancak belli dozlara getirilip, yan etkilerinden arındırıldığını, belli düzen içinde etkinliklerinin aktif hale getirildiğini anlatan Yalçın, şunları söyledi:

"Bitkilerin herhangi bir nedenle ilaç ya da dışarıdan sürülmesi yöntemine biz hekimler tamamen karşıyız. Bitkiler çok da masum değil, son derece ölümcül olabilir, sakatlık verebilir. İçinde ne olduğu bilinmeyen hatta bilinip ama etkisinin tıp alanında bilimselliği kanıtlanmayan ürünlerin ağızdan yutulmasını ya da deriye sürülmesini önermiyorum. Dökülen saçlarınızı 'umut tacirleri' çıkaramaz."

Yalçın, insanların başına bilimselliği kanıtlanmamış ürünler nedeniyle herhangi bir şey geldiğinde haklarını arayabilecekleri bir durumun söz konusu olmadığını da vurguladı. (AA)