Merhaba sevgili okurlar,
Bugünkü köşe yazımda bazen beden bilgeliği olarak da tanımlanan sezgisel beslenmeden bahsetmek istedim. Sezgisel beslenme; fizyolojik olarak açlık-tokluk sinyallerine güvenmeye dayalı yemek yemeyi sağlayan bir yaklaşımdır ve uygulanabilmesi için 10 ilke çerçevesinde oluşturulmuştur. Bu yaklaşım; kişinin besin-zihin-beden arasında sağlıklı bir ilişki kurabilmesini ve geliştirmesini amaçlamıştır. Bu amacın nedeni doğuştan var olan bilgeliğimizi bize hatırlatmaktır. Bu bilgiye örnek verecek olursak; bebekleri düşünün. Bebekler doyduklarında yiyecekleri yemek istemediklerinden dolayı kabul etmezler ve kendilerinden uzaklaştırırlar. Yani bebekler neyi isteyip neyi istemediklerini bilirler. Bu bilgeliğe doğuştan sahiptirler. Ancak yaş aldıkça çevresel ve duygusal etmenlerden etkilenerek fiziksel olarak açlık-tokluk sinyallerimizin farkında olamayabiliriz.
Peki, 10 temel ilkesi nedir? Kısaca söz edelim.
1.Diyet fikrini unutun: Sezgisel beslenmenin ilk prensibi diyet fikrini unutmanızdır. Normal beslenme şekline uyum sağlamak için, temel hedef bedenimizin açlık-tokluk sinyallerine kulak vermenizdir.
2.Açlık hissinize saygı duyun: Açlık hissi düşmanınız değil, tam tersine, bedenimizin beslenmeye ihtiyaç duyduğunu gösteren doğal biyolojik bir işarettir. Bu sinyalleri es geçtiğiniz zaman bir sonraki öğününüzü daha fazla yemek yiyerek geçirebilirsiniz. Bu nedenle ihtiyacınız kadar ve ihtiyacınız anda yemek yemeniz hem daha az yemenize hem de açlığınıza duyduğunuz saygıyı artıracaktır.
3.Yiyeceklerle barışın: Sezgisel beslenmenin üçüncü temel ilkesi ise besinlere karşı koyulan yanlış etiketlerden kurtulmanızdan geçiyor. Çünkü kötü ya da yanlış olarak sınıflandırdığınız besinler, beyninizde o besinlere karşı bir çekim gücü oluşturmaktadır. 4.Diyeti anımsatan tüm tabuları yıkın: Üçüncü ilkede var olan sınıflandırma aşaması, dördüncü ilkede de çok önemlidir. Yanlış olarak etiketlendirdiğiniz ve diyeti çağrıştıran tüm tabuları unutmalısınız. Dikkat etmeniz gereken tek nokta bedenimizin hangi besini isteyip istemediğine odaklanmamızdır.
5.Tokluğunuzu hissedin: Size artık aç olmadığınızı söyleyen tokluk sinyallerinizi dinlemeye odaklanın ve doymaya başladığınız anda yemek yemeyi bırakın.
6.Yemek yemekten keyif alın: İstediğiniz bir yemeği tükettiğinizde alacağınız keyif, kendinizi memnun ve tatmin hissetmenizi sağlayarak daha az besin tüketmenize yol açacaktır.
7.Duygularla yiyecekleri kullanmadan başa çıkın: Kaygı, öfke gibi duygusal durumlarda yemek yemeye yönelmek çok normal ve doğal bir davranıştır. Ancak sezgisel beslenme her ne kadar da bedenimizden gelen sinyallere odaklanarak yemek yememizi önerse de, duygusal durumlarımızı baş edebilmek için yemek tüketmek yerine spor gibi başka alanlara yönelmemiz gerektiğini vurgulamaktadır.
8.Bedeninize saygı duyun: Sezgisel beslenme yaklaşımının ilkelerinden belki de en önemlisi, bedenine saygı duymaktan geçiyor. Bedeninizin herhangi bir kusurunu eleştirmek yerine bedeninizi kabullenin ve güzelliklerine odaklanın. Unutmayın siz her halinizle güzel ve değerlisiniz. 
9.Harekete geçin ve egzersiz yapın. Ruhsal ve fiziksel olarak farkı ve iyi hissedeceksiniz.
10.Kendinize iyi davranın: Sezgisel beslenmenin son ilkesi kendinize, bedeninize ve düşüncelerinize saygı duymak ve iyi davranmaktır. Kendi bedeninizi tanımaya özen gösterin ve ihtiyaçlarınıza kulak verin. Bu aşamalarda sağlıklı besinler tüketmeyi ihmal etmeyin ancak arada kaçamaklar yaparak size kendinizi iyi hissettiren besinleri tercih edebileceğinizi de unutmayın. Sezgisel beslenme ile hayatın keyfini çıkarın.
Haftaya yeni konular ile görüşmek dileğiyle.
Sevgiyle ve sağlıkla kalın.