Merhaba sevgili okurlar.. Bu hafta ki köşe yazımda sizlere skolyoz(omurga eğriliği) hakkında bilgiler vererek, erken dönemdeki teşhisinin öneminden bahsedeceğim…
Genel anlamda skolyoz, omurganın eğriliği ve kendi çevresinde dönmesini ifade eder.Bu anomali doğuştan olabileceği gibi sonradan da gelişebilir.
Skolyoz toplumda %2-4 oranında, kısmen sık olarak görülen bir deformitedir. Kadınlarda, erkeklere göre görülme sıklığı 8-10 kata kadar çıkmaktadır.
10-16 YAŞ ARALIĞINDA SIK GÖRÜLÜYOR
Erken dönemde önlem almak ve tedaviye başlamak önem taşımaktadır. Skolyoz etyolojidi ve eğriliğin sınıfına göre sınıflandırılmaktadır.
Bunlar arasında en sık görüleni, hızlı büyümenin olduğu ergenlik dönemindeki “adolesan idiopatik skolyoz” denilen tipidir. Bu skolyoz tipinde altta yatan bir sebep bulunmamaktadır ve 10-16 yaş aralığında sıklıkla görülmektedir. Hızlı büyümenin olduğu bu dönemde tespit edilen skolyozun yakından takip edilmesi ve gerekirse tedavi edilmesi gerekir çünkü büyümeyle birlikte skolyozda da artışlar sık görülmektedir.
Skolyoz, kız çocuklarında erkek çocuklara oranla daha sık görülmektedir. Bireyin durumuna göre cerrahi tedavi veya konservatif tedavi uygulanmaktadır. Konservatif tedavinin bir ekip işi olduğu asla unutulmamalıdır.  Bu süreçte, uzman doktor, fizyoterapist ve aile bir takım olarak çalışmalıdır.


SKOLYOZ NASIL TEDAVİ EDİLİR?
Skolyoz her ne kadar sık görülen bir problem olsa da, cerrahi tedaviye ihtiyaç ancak %10’luk bölümünde görülmektedir. Ergenlik döneminde tespit edilen skolyozlarda hızı artış olabileceği için yakın takip gereklidir. 
25 derece altındaki skolyozda ergenlik dönemi bitene kadar 3-6 aylık rontgen takipleri gereklidir. Bu dönemde yapılan yüzme, sportif faaliyetler ve fizik tedavi egzersizleri oldukça önemlidir. 
25-45 derece arasında korse kullanımı önerilmektedir. Korse kullanımı sırasında da yine egzersiz programlarının takibi tedavide önemli yer tutmaktadır. 
45 derecenin üzerindeki skolyozda cerrahi tedavi gerekebilir. Bu tedavi yöntemlerinin sınırları keskin değildir ve hastadan hastaya farklılık gösterebilir.

SKOLYOZ VE FİZYOTERAPİ
Skolyozlu bireyi değerlendirirken yaşı,skolyoz derecesi, postürü(duruşu), genel sağlık durumu ve radyografik ( röntgen) sonuçları mutlaka sorgulanmalı ve incelenmelidir. Bu kapsamlı değerlendirmeler sonrasında kişiye özgü tedavi planı oluşturulmalıdır.
Skolyozun konservatif tedavisinde kişinin durumuna göre korse tedavisi, solunum egzersizleri, elektrik stimülasyonu, postür(duruş) , germe ve stabilizasyon egzersizlerine yer verilmektedir.
Günümüze kadar skolyoz tedavisi için bir çok method geliştirilmiştir. En çok uygulanan üç boyutlu tedavi stratejileri arasında Schroth, SEAS ve FITS’i sayabiliriz.  Genel anlamda uygulanan üç boyutlu skolyoz rehabilitasyonu ; düzeltme patternleri ile kombine edilen bireysel egzersizlerden oluşmaktadır.

Çocuğunuzu zaman zaman kontrol edin!!
Anne-babaların hızlı büyüme dönemindeki çocuklarını sık olarak kontrol etmesi gerektiğini belirterek “Skolyozda omuz ve bel asimetrisi, öne eğilince sırt veya belin bir tarafında oluşan kabarıklık gibi klinik bulguları vardır. Her ne kadar, skolyozu başlatan sebep bilinmese de skolyozun nasıl ilerlediğinin biyomekanik temelleri aydınlatılmıştır. Bu nedenle çocukları zaman zaman kontrol etmekte fayda var. Eğer şüpheli bir durum varsa mutlaka hekime vakit geçirmeden danışmak gerekiyor.

Sağlıklı haftalar dilerim… 
Uzm. Fzt. Gülay AKINSEL