Konuyla ilgili bilgiler veren Özel İmperial Hastanesi Gastroenteroloji Uzmanı Dr. Abdulhalim Baki, mideyi yoran gıdaların fazla tüketilmemesini öğütledi. Baki “Fazla tuz, turşu ve yiyeceklerin sıcak tüketimi , yağlı gıdalar, gazlı içecekler, yiyeceklerin dumanlı pişirilmesi, her gün içilen tuzlu ayran mide kanseri riskini 1.8, tuzlu tereyağı 1,5 , tuzlu çekirdek ise 1,3 kat artırıyor. Dumanda pişirilen gıdalar da mide için zararlı ve kanseröz olan nitrozaminler artmaktadır. Tıka basa yemek mide için Zaralıdır. Yyemek sonrası erken dönemde sindirim zorluğu, rahatsızlık hissi ve reflü şikayetlerinin artmasına neden olur ve şişmanlığı artırır. Pişirilen yemekler mümkünse taze yenilmeli, birkaç kez buzdolabına konulup çıkarıldıktan sonra yiyecekler üzerinde bakteri oluşumu ve besin zehirlenmesi tabloları olabilir. Mide içindeki salgı yüksek oranda asidiktir, asitli meyve suları bu oranları artırarak çeşitli şikayetlere ve mide hastalığı olanlarda şikayetlerin artmasına ve hastalığın ilerlemesine (ülser( neden olur. Sebze ve meyve tüketimi (C vitamini yoğun gıdalar) artırılmalı, Gerçek meyve suları içindeki C vitamini sayesinde mide için yararlıdır” dedi.

“Mide şikayetleri zaman zaman yediklerimize ve ya kısa süreli kullandığımız ilaçlara bağlı olarak ağrı, yanma, ekşime, şişkinlik, hazımsızlık şeklinde karşımıza çıkmaktadır” diyen Baki “Bu durumlar daha çok ortaya çıkan akut gastrik hasarlara bağlıdır, kendiliğinden veya kısa süreli asit baskılayıcı ilaç kullanımı, etken faktörden uzaklaşma ile kaybolurlar. Bazen bu nedenlerin yol açtığı şikayetler altta yatan hastalığın (gastrit, ülser, kanser gibi) uyuyan belirtilerini aktive edebilir. Geçici şikayetlerde; erken yaşlarda semptomatik tedavi uygundur. İleri yaşlarda dikaktli olup başka bulgular sorgulanmalı gerekir ise endoskopi tetkik önerilmelidir” şeklinde konuştu.

Bölgede en sık karşılaştıkları sorunlarla ilgili olarak ise Dr. Abdulhalim Baki, şunları söyledi: “Bölgemizde hastalar en sık karşımıza fonksiyonel( endoskopik olarak midede patoloji saptanamayan durumlar) mide barsak rahatsızlıkları ile baş vurmaktadırlar. Nedenleri beslenme alışkanlıklarındaki bozukluklar- kızartma dumanda pişirme, salamura, bayat beslenme, depresyon anksiyete gibi psikolojik rahatsızlıklardır. Endoskopik olarak tespit edilen helikobakter pilori gastrit ve çeşitli ilaçlara bağlı ( romatizmal ağrı kesiciler, aspirin çeşitli antibiyotikler) mide şikayetleri yaygındır, mide veya duodenum ülserleri, mide kanseri daha az görülen mide hastalıklarıdır. Mide ağrısı genellikle mide bölgesinde devamlı künt vasıfta, ezici, yemek ile geçen yemekten 1-2 saat sonra başlayan , asit baskılayıcı ile azalan gece uykudan uyandıran, erken doyma, hazımsızlık, ekşime, ileri devre ülserlerde bulantı, kusma kanama, beslenme bozukluğuna bağlı kilo kaybı gizli kanamaya bağlı kansızlık, halsizlik, bitkinlik bazen delinmeye bağlı şiddetli ağrı ve akut karın bulguları olabilir.”

Mide kanseri ile ilgili de uyarılarda bulunan Baki, açıklamalarını şöyle sürdürdü.

“Erken mide kanserinde özel bir belirti olmaz, hastada şişkinlik, ağrı, gaz, geğirti görülebilir. İlerlemiş mide kanserlerinde hastaların yarısında elle muayenede bir kitle hissedilir. Mide bölgesinde ağrı ve midenin ağırlaştığı hissi, iştahsızlık ve bunun sonucunda kilo kaybı görülmesi şiddetli ve kısa sürede ortaya çıkar. Yemekten sonra rahatsızlık hissi ve mide şişliği, bulantı, kusma, mide kanseri olan kişilerin büyük bir kısmında kansızlık da görülür. Yorgunluk, mideya da barsakta kanama olması gizli şekilde seyredebilir.”