Daha fazla uyuyun. Yeni bir araştırma uykunun rüya görülmeyen bölümündeki senkronize beyin dalgalarının, beyinde bulunan toksinlerin temizlenmesinde çok kilit bir rol oynadığını gösterdi

Boston Üniversitesi'nden bilim insanları uykunun beynin toksinlerden temizlenmesindeki rolü üzerine yaptığı araştırmalarda Alzheimer hastalığının tedavisinde önemli rol oynayabilecek bir bulguya ulaştı. Boston Üniversitesi'ndeki laboratuvarlarda özellikle uykunun REM (Rapid Eye Movement) ya da daha anlaşılır şekliyle rüya görülen kısmı üzerine yoğunlaşan bilim insanı Laura Lewis ve ekibi, asıl sürprizle REM dışı uykuda karşılaştı. Ekibin ulaştığı bulgular bir makaleyle Science dergisinde yayınlandı. Bilim insanları, çalışmanın sonuçlarının (Alzheimer, Parkinson, Prion, motor nöron, huntington, SCA, SMA gibi) nörodejeneratif hastalıkların tedavisi ve önlenmesinde kullanılabileceğini düşünüyor.  

Wired Science dergisine göre 2013 yılında başlayan araştırma, ilk olarak fareler üzerinde yapıldı. Fareler üzerinde yapılan araştırmada, uyku sırasında Alzheimer hastalığına katkıda bulabilecek beta amiloid gibi toksinlerin temizlendiği belirlendi.

Araştırmacılar, bu toksinlerin nasıl temizlendiğini ve bu işlemin neden sadece uykuda gerçekleştiğini merak ettiler. Bilim insanları, beyin etrafındaki berrak, suya benzer bir sıvı olan omurilik sıvısının toksiklerin temizlenmesinden sorumlu olduğunu düşündüler. Toksinleri neyin temizlediğini bulmak için bilim insanları, araştırmayı genişlettiler.

Çalışmaya katılan insanlar, MRI makinesinde uzanmak ve uyumak zorunda kaldılar. Gerçekçi uyku döngüleri elde etmek için araştırmacılar, testleri gece yarısı yapmak zorunda kaldılar. Katılımcılara bir EEG başlığı takıldı. Bu başlık ile katılımcıların beyinlerindeki elektrik akımları kayıt altına alındı. MRI ile katılımcıların uykuları sırasında beyinlerindeki oksijen ve omurilik sıvısı ölçüldü. 

Araştırma sırasında, REM dışı uyku sırasında, beyindeki omurilik sıvısının büyük ve yavaş dalgalarının beynin üzerini kapladığı tespit edildi. REM dışı uyku sırasında nöronlar senkronize olmaya, aynı anda açılıp kapanmaya başlar. Nöronların hepsi anlık olarak çalışmayı bıraktığında fazla oksijene ihtiyaç yoktur. Bu da beynin daha az oksijen yakmasını sağlar. Ancak Lewis ve ekibi, omurilik sıvısının arta kalan boşluğu acele ile doldurduğunu gözlemledi.

2013 yılında, fareler üzerinde yapılan araştırmaya katılan bilim insanı Maiken Nedergaard, fareler üzerinde yapılan araştırmanın sonuçlarının insanlar için yapılacak çalışmaya ışık tuttuğunu açıkladı.

Nedergaard, uyanıkken nöronların da aynı anda kapanmayacaklarını açıkladı. Bu yüzden beynin kan seviyesinin, omurilik sıvısı dalgalarının beyinde dolaşmasına izin verecek kadar düşmeyeceğini de sözlerine ekledi.

Bugüne kadar Alzheimer gibi hastalıklarda ümit veren ilaçların hemen hemen hepsi klinik deneylerde başarısız oldu. Maiken Nedergaard, yeni araştırma sayesinde belirli bir maddenin artırılması yerine omurilik sıvısının miktarını artırmaya çalışabileceklerini söyledi.