Hristodulidis’in kafa karışıklığı ve ayarsız politikaları…

Rum Yönetimi’nin tutarsız ve dengesiz politikaları ara vermeden devam ediyor…

Sanıyorum ki Rum Lider Hristodulidis’in son zamanlarda sinirleri oldukça bozuk…

Rum Liderliği, Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’ni ekonomik anlamda köşeye sıkıştırmak için “Mülkiyet” konusu üzerinden mahalle baskılarına devam ederken, diğer taraftan “Masaya oturalım” diyerek müzakere çağrılarında bulunuyor…

Ama bununla kalmıyor, Hristodulidis’in kafa karışıklığı devam ediyor…

2026 yılında Avrupa Birliği'nin (AB) dönem başkanlığını yapacak olan Hristodulidis, Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a bölge liderlerinin katılacağı bir zirveye davet yapacağını söylüyor…

Ve diyor ki; “Coğrafya'yı değiştiremezsiniz - Türkiye, daima komşumuz olacak... Sayın Erdoğan, bölgedeki gelişmeleri görüşmek üzere bu zirveye elbette davet edilecektir”

Biz tabi bu haberin şaşkınlığını üzerimizden atamadan, Yunan medyası, Rum Liderliğinin ikiyüzlülüğünü ortaya çıkardı…

Yunan basında yer alan habere göre; GKRY'nin Daimi Birleşmiş Milletler Temsilcisi Maria Michael'in bir mektup göndererek Türkiye'yi BM'ye şikâyet ettiğini ortaya çıktı… 

30 Haziran 2025 tarihli mektupta Michael, Türkiye'nin GKRY'ne yönelik "ihlallerini" sıraladı.

Mektupta, "Türk ordusu 989 kez hava sahasını ve 45 kez de deniz kıta sahanlığını ihlal etti. Bunların 264'ü İHA'larla oldu" ifadesi yer aldı.

Bir dengesizlik, bir ruhsal bozukluktur gidiyor…

50 senedir değişmeyen bu ayarsız tutum bugün daha değişmemiş durumdadır…

Sürekli KKTC’yi atlatarak Türkiye ile doğrudan temas çabaları içerisine giren Rum Liderliği, diğer taraftan da Türkiye’yi şikâyet ediyor…

Tabi Hristodulidis’in bu tutarsız davranışları Rum halkında da çok ciddi rahatsızlık yaratmış durumda…

Özellikle Hristodulidis’in İsrail-İran Savaşında taraf olması ve Kıbrıs adasını açık hedef haline getirmesi, vatandaşları tarafından çok ciddi tepkilerle karşılandı…

Tam kamuoyunu bunu sindirmeye çalışırken, Güney Kıbrıs bir de Yahudi istilası ile karşı karşıya kaldı ve diğer bir cephede yeni bir tartışma başladı…

Şimdi de üstüne Erdoğan’a yapılan davet ve ardından Türkiye’yi BM’ye şikayet etmiş olması kamuoyunda ve muhalefet kanadında “Tutarsız” bir politika olarak yorumlanıyor…

Rum Yönetimi 16-17 Temmuz’da New York’ta gerçekleşecek olan Gayri Resmi zirve günü yaklaştıkça ipin ucunu iyice kaçırmaya başladı…

Gelen bazı duyumlara ve iddialara göre, Rum Yönetimi’nin izlediği bu politikalar Birleşmiş Milletler kanadında da ciddi bir rahatsızlık boyutuna ulaşmış durumda…

New York görüşmelerine kameralar önünde olmasa da Rum Liderliği’ne bu yaptıkları sorulacaktır…

Rum Yönetimi artık nerede durması gerektiğini bilmelidir…

“Hak” adı altında Kıbrıslı Türklerin haklarını “Gasp” emeye daha fazla devam etmemeli…

Uluslararası camia bu şımarıklığa “Dur” demelidir…

 

{ "vars": { "account": "G-2P5695J8JB" }, "triggers": { "trackPageview": { "on": "visible", "request": "pageview" } } }