“Terbiye!” ve “Ahlak!” yoksunluğu…

Bahar Sancar yazdı...

Hafta sonunda merhum kurucu liderimiz Rauf Raif Denktaş’a hakaretler dizilmiş bir paçavranın varlığından, oğlu Serdar Denktaş’ın sosyal medyada yaptığı paylaşımla haberimiz oldu…

Tüm ülke ayağa kalktı…

Bu paçavranın içeriği hakkında bir bilgim olmasa da ön kapağı ve “Sözde” yazarın sosyal medya paylaşımları, içeriğini az çok tahmin etmeye olanak tanıyor…

Nerelerden nemalandığı belli olan bu zat, “Düşünce Özürlüğü” kavramına sığınarak, kurucu liderimize bu şekilde hakaretler sıralayamaz, küfür edemez, bir toplumun sinir uçları ile oynayamaz!

Daha önceki yazılarımda da dile getirdiğim gibi düşünce özgürlüğü demek size bir başkasına küfür ya da hakaret etme hakkını vermez…

Kaldı ki bu paçavra içerisinde yazanlar zaten değil özgürlük, düşünce bile değildir…

Uzaklardan gazel okuyan ve sosyal medyada atıp tutmaya devam ederek içindeki nefreti ve hazımsızlığı kusmaya devam eden bu kişi için devlet bir an önce harekete geçmelidir!

Söz konusu içerikler sadece halkı kin ve düşmanlığa sevk etmiyor, bir toplumun sinir uçları ile de oynayarak varoluş mücadelesine de ağır hakaretler içeriyor!

“Dümbük”lüğü artık kimlerden ve hangi ağa babalarından öğrendiyse ve nema musluklarını az çok tahmin ettiğimiz bu hainlerin yaptıkları cezasız kalmamalıdır!

Merhum Raif Denktaş sadece Kıbrıs Türkünün toplum lideri değildir…

Babasıdır… Arkadaşıdır… Dostudur… Başını yasladığı omuz, gölgesinde dinlendiği ağacıdır…

Denktaş, sadece bu topraklar üzerinde mücadele vermemiştir. Tarihi Birleşmiş Milletler konuşması ile tüm dünyaya da ayar çekmiştir!

Devlet kuran son Türk’tür…

İlham kaynağıdır…

….

Merhum Denktaş, akıl izan yoksunu, “Had”, “Terbiye” ve “Ahlak” kavramlarından nasibini almamış mesnetsiz “Dümbük!”lerin söylemleri ile alçalmaz…

 Tam tersine yaptıkları ve icraatlarıyla, bu topluma katkılarının daha da değer kazanmasıyla yücelir…

Kıbrıslı Türklere yıllardır zulüm eden Rum zihniyeti, böyle maşaları da kendilerine yol arkadaşı ederek akıllarınca Kıbrıslı Türkleri bölmek, beyinlerini yıkamak istiyor…

Anlatılanlar gerçek tarih değilmiş!

Kendi uydurdukları ve Rum tarih kitaplarından aldıkları alıntılarla kendilerince tarihi yeniden şekillendirmeye çalışan bu “Dümbük” ve ayak takımları, ne bu ada üzerinde yaşananları ne de Kıbrıslı Türklerin gördüğü zulümleri unutturamaz!

Tarihin şahitleri bugün daha hayattadır!

Siz Rum işbirlikçileriniz ile uydurduğunuz çirkefin içinde boğulabilirsiniz!

Bu “Dümbük” ve yardakçıları her neredeyseler en kısa sürede yakalanmalı ve adaletin karşısına çıkarılarak cezalandırılmalıdır!

Kıbrıs Türkünün vicdanı ve Merhum Denktaş’ın ruhu ancak bu şekilde huzur bulacaktır…

{ "vars": { "account": "G-2P5695J8JB" }, "triggers": { "trackPageview": { "on": "visible", "request": "pageview" } } }