Son günlerde Körfez bölgesinde meydana gelen şiddetli yağışlar, Umman, BAE ve Bahreyn'de hayatı olumsuz etkiledi.

Basra Körfezi'nde nadir görülen sağanak dalgasının 3 gün devam etmesi sonucu birkaç ülkede oluşan sel felaketleri, can kayıplarının yanı sıra büyük maddi hasarlara yol açtı.

Umman haber ajansı ONA'nın haberine göre, sel felaketinde 21 kişi yaşamını yitirdi. Arama kurtarma çalışmaları kapsamında bin 630 kişi kurtarıldı, 630'dan fazla kişi tahliye edildi.

Endonezya'da 6,1 büyüklüğünde deprem Endonezya'da 6,1 büyüklüğünde deprem

Ülkede 14 Nisan'dan bu yana devam eden şiddetli yağış ve kuvvetli rüzgarın etkisi sona erdi.

Tarım Bakanlığı, sel riskine karşı kurulan 49 barajda 179 milyon metreküp suyun tutulduğunu açıkladı.

Son 75 yılın en yüksek yağış miktarının kayda geçtiği BAE'nin Abu Dabi ve Dubai kentleri başta olmak üzere önceki gün çeşitli bölgelerinde de yaşanan şiddetli yağış hayatı olumsuz etkiledi.

BAE'de askıya alınan hava trafiği kademeli olarak normale dönmeye başladı.

Bahreyn resmi ajansı BNA'da yer alan haberde, ülkede etkili olan şiddetli yağışlardan sonra hasar tespit ve vatandaşların zararlarını karşılama çalışmalarının sürdüğü belirtildi.

Bahreyn Meteoroloji Müdürlüğü, 15-16 Nisan tarihlerinde ülkede gök gürültülü şiddetli yağışların etkili olduğunu duyurdu.

Umman, BAE ve Bahreyn'de yağışın azalmasına rağmen ülkelerdeki yerel ekipler, selin yol açtığı hasarı ve yansımalarını gidermek için çalışmalar yürütüyor.

İklim değişikliğinin bir sonucu olarak değerlendirilen Körfez bölgesindeki şiddetli yağışların tekrarlanmasından endişe ediliyor.

- Yağışların dolaylı ve dolaysız sebepleri

Abu Dabi Çevre Ağı Başkanı İmad Saad, AA muhabirine yaptığı açıklamada, Körfez bölgesinde günlerce etkili olan şiddetli yağışların doğrudan ve dolaylı sebeplerine ilişkin değerlendirmede bulundu.

Saad, yerdeki yüksek sıcaklık derecesiyle birlikte Hint Okyanusu'ndan nemli hava kütlesinin gelmesinin yağışların doğrudan etkilerinden biri olduğunu söyledi.

Çevre Ağı olarak daha çok dolaylı sebeplerle ilgilendiklerine işaret eden Saad, "Yağışların dolaylı sebebi de iklim değişikliği. Bu nedenle de dünyadaki yağış haritasında 10 yıldan beri hızlı değişimler görülüyor." dedi.

- Kuraklık, sel ve fırtına felaketleri

Dünyadaki mevcut tatlı suların 1400 milyon kilometreküp olduğunu aktaran Saad, "Bu miktar sabittir ne artar ne de azalır. Yani iklim değişikliğinin etkisi sadece bu suların farklı bölgelere olan dağılımıyla ilgili." diye konuştu.

Çevre ve iklim değişikliği alanında uzman Saad, iklim değişikliği ve yağış alan bölgelerle ilgili şunları kaydetti:

"İklim değişikliğine bağlı olarak gelecekte yağış alan bölgeler de değişir. Bu dünyadaki kara alanın üçte ikisini kapsayabilir. Dolayısıyla iklim değişikliğiyle oluşacak kuraklık, sel ve fırtına felaketlerinin, 3 milyarı aşkın insanın hayatını etkileyebileceği tahmin ediliyor. Halihazırda var olan iklim değişikliği dünyadaki tüm ülkelere uzanıyor ve bunun etkisinden kurtulacak bir ülke yok. Tabii her ülkenin iklim değişikliğinden etkilenmesi farklı oranda olacaktır."

Arap coğrafyasının küresel ısınma veya sera gazlarının atmosfere emisyonundan etkilenmesinin yüzde 5 oranı aşamayacağını belirten Saad, Çin haritasının ise tek başına küresel ısınma veya sera gazlarının atmosfere emisyonundan etkisinin yüzde 33 oranında olacağını aktardı.

- İklim değişikliği dünyadaki tüm ülkeleri etkiliyor

Saad, gelişmekte olan ülkeler ile Arap ülkelerinin aralarında bulunduğu "savunmasız ülkelerin", iklim değişikliğine sebep olan ülkelerden daha fazla küresel ısınmadan etkilendiğinin altını çizdi.

Birleşmiş Milletler (BM) Genel Sekreteri Antonio Guterres'in "İklim değişikliği attığımız adımlardan daha hızlı. Sanayi devrimi öncesine dönebilmemiz için yeterli zamanımız olmadığı için çabalarımızı artırmalıyız." ifadelerini anımsatan Saad, eskiden insanların yılda 4 mevsimi ayırt edebildiği ancak şu anda dünyadaki "iklim kaosu" sebebiyle mevsimlerin birbirine karıştığını ifade etti.

Dünya genelindeki iklim sisteminde bir problem olduğuna ve bunun belli bir ülke veya bölgeyle ilgili olmadığına dikkati çeken Saad, örneğin son günlerde BAE ve Umman'da sel felaketlerine yol açan sağanak hava dalgasının etkisini Yemen'de de gösterdiğini söyledi.

İklim değişikliği etkilerinin dünyadaki tüm ülkelerde görüldüğünü dile getiren Saad, bundan olumsuz etkilenmeyen bir ülkenin olmadığını vurguladı.

- "İklim değişikliği var olan bir şey ve gelecek için bir tehlike"

Körfez bölgesinde birkaç gün süren sağanak hava dalgasıyla ilgili belirtiler ihtimaline de değinen Saad, "İklim değişikliği var olan bir şey ve gelecek için bir tehlike. Guterres'in dediği gibi küresel ısınma çağı sona erdi, bunun yerine küresel kaynama çağı başladı ve herkes de bedel ödeyecek." ifadelerini kullandı.

İklim değişikliğinin sonuçlarından bir olarak Körfez bölgesindeki sağanak dalgasının istisnai bir durum olmadığını belirten Saad, BAE ve Umman'da bir günde düşen yağış miktarı bakımından istisnai olduğunu kaydetti.

BAE'de normal yıllık ortalamasına göre bir günde 100 milimetre yağış düştüğü ancak söz konusu sağanak dalgasında bir günde 254,8 milimetre yağışın düştüğünü, bunun 75 yıldan beri bir ilk olduğunu aktaran Saad, oldukça yüksek olan yağış miktarına rağmen altyapı şebekesinin bunu 24 saatte giderebilecek düzeyde olduğunu ifade etti.