Poroşenko, ülkenin güneydoğusundaki hem sanayi kenti hem de liman kenti olan ve ordu birliklerinin kontrolündeki Mariupol'a iş ziyaretinde bulundu. Mariupol'a düzenlediği iş ziyareti sırasında gazetecilere açıklama yapan Poroşenko, son 4 günde bin 200'den fazla esir ve rehinelerin kurtarılmasını sağladıklarını kaydederek, son olarak da 20 Ukraynalı askerin serbest bırakıldığını dile getirdi.

Petro Poroşenko, Minsk'te imzalanan protokolün çok önemli 12 maddeden oluştuğunu kaydederek, "Bizim iki şeye ihtiyacımız var: lütfen askerinizi toparlayınız, sınırları kapatınız ve biz kendimiz her şeyde anlaşırız" ifadesini kullandı.

Poroşenko, Ukrayna Ordusu'nun devleti savunacağını ve bir parça Ukrayna toprağını dahi vermeyeceğini vurguladı. Poroşenko, pazar günü ayrılıkçıların çemberinde kalan ve teslim olmayan 33 askerin çemberden çıkarıldığını hatırlatarak, bugün onlar da görüşeceğini dile getirdi.

Devlet Başkanı Poroşenko, Mariupol'un çevresindeki savunma yapıtlarının önemine değinerek, bugün kentin savunması için yapılan her şeyin Mariupol'a ve ülkeye çok gerekli olduğunu kaydetti. Poroşenko, "Biz, kenti savunmamız lazım ve savunmaya destek olacak yapıtları da inşa etmemiz gerekir. Biz, ateşkesin iğrenç bir şekilde ihlal edilmesine de hazırlıklı olmamız lazım" ifadesini kullandı.

Mariupol'a yaptığı ziyaretin zamanının belli olması üzerine düşmanın bu saatte kontrol noktalarını topa tuttuğunu kaydeden Poroşenko, bunun üzerine korumalarının güvenlik endişesinden dolayı ziyaretini yarıda kesmesini önermesine rağmen, ziyaretini yarıda bırakmadığını dile getirdi. Poroşenko, "Ben, özellikle şu anda onlardan korkmadığımızı göstermemiz gerektiği için bu ziyaretin gerekli olduğunu söyledim. 'İşte böyle bir zaman Devlet Başkanının yeri burada Mariupol'da' dedim" ifadesine yer verdi.

Poroşenko, söz konusu ziyaretine ilişkin sosyal paylaşım ağında yaptığı açıklamada, "Benim, Mariupol'a geleceği vakitten daha erken olan saat 13.30'da geleceğimin ilan edilmesinin ardından, bu saatte bizim kontrol noktalarımıza ateş açıldı. Korkacaklar, diye sandılar. Hiç kimse, onlardan korkmuyor" ifadesini kullandı.

Petro Poroşenko'nun, Mariupol'daki temasları çerçevesinde, kenti sakinleri ve kentin savunmasında yer alan askerlerle bir araya gelmesi bekleniyor.

Ülkenin güneydoğusundaki Mariupol, hem sanayi kenti hem de liman kenti olması bakımından önem taşıyor. Kent ayrıca, Rusya sınırı ile Kırım arasındaki kara bağlantı yolu üzerinde bulunuyor.

Ülkenin doğusunda taraflar arasında ateşkes ilan edilmesine rağmen son dönemde Mariupol yakınlarında ayrılıkçılar ile ordu birlikleri arasında çatışmalar meydana geliyor. Ayrılıkçıların olası saldırısına karşı hükümet güçleri de Mariupol civarında yoğunlaşmış bulunuyor.

ALEKSANDR ZAHARÇENKO: ''ÖZERKLİK DEĞİL, BAĞIMSIZLIK İSTİYORUZ''

Diğer taraftan Ukrayna'nın doğusunda ayrılıkçılar tarafından tek taraflı ilan edilen Donetsk ve Luhansk Halk Cumhuriyeti liderlerinden Aleksandr Zaharçenko, Rusya yanlısı ayrılıkçılarla ordu birlikleri arasında ilan edilen ateşkes konusunda ''Özerklik değil, bağımsızlık istiyoruz'' dedi.
Donetsk ve Luhansk illerini içine alan Donbas bölgesinin 2. Dünya Savaşı'nda Alman işgalinden kurtuluşunun 71. yıl dönümü dolayısıyla Leninski Komsomol Anıtı'nda düzenlenen törene, Stalingrad çarpışmalarına katılan gaziler de katıldı. Törene katılanların Rusya ve Donesk bayrakları taşıdıkları ve bağımsızlık sloganları attığı dikkati çekti.

Törende hazır bulunan Zaharçenko, gazetecilere yaptığı açıklamada, Ukrayna hükümeti ile yapılan ateşkes sonrasında esir askerlerin değişimini yaptıklarını belirterek, Ukrayna ordusunun elinde çok fazla ayrılıkçı asker bulunmadığını, komşusu ve yakınlarınca şikayet edilen veya protestolara katılan sivillerin çoğunlukta olduğunu kaydetti.

Önceliklerinin sivillerin serbest bırakılması olduğunu dile getiren Zaharçenko, ''Minsk'te anlaşma imzaladıktan sonra, bu şekilde yakalanan birçok kişi hakkında yakınlarından telefon aldım. Ukrayna ordusunun elinde yaklaşık 150 kişi buluyor. Bunların yarısından fazlası sivil, savaşçı değil" dedi.

Ukrayna'nın doğusunda Rusya yanlısı ayrılıkçılarla ordu birlikleri arasında ilan edilen ateşkese uyacakları konusunda büyük güvence verdiklerini ifade eden Zaharçenko, ''Ateşkese uyulması konusunda kesin talimatlar verdim ancak dün Mariupol ve Marinka civarında Rus yanlısı ayrılıkçılara ateş edildi. Biz ateşkese uyuyoruz ama karşı tarafın saldırıları sürüyor. Ukrayna Devlet Başkanı Petro Poroşenko ordusuna hakim olamıyorsa bunda bizim kabahatimiz ne" diye konuştu.

Ukrayna'nın doğusunda ayrılıkçılar tarafından tek taraflı ilan edilen Donetsk ve Luhansk Halk Cumhuriyeti liderlerinden Aleksandr Zaharçenko, önemli bir adımı attıkları ateşkes konusunda ise şunları kaydetti:

''Bizim çözüme yönelik adımımıza karşı, diğer taraftan da bir adım bekliyoruz. Biz özerklik değil, bağımsızlık istiyoruz. Minsk'te bunun için ateşkes imzaladık. Dünyada herkes bizim terörist olmadığımızı görüyor. Toprağımızda özgürce yaşamak istiyoruz. Ukrayna içinde özerklik istemiyoruz. Bu ateşkes sırasında Ukrayna ordusu boş durmayarak tahkimatını ve asker sayısını arttırıyor. Bunun farkındayız. Ukrayna'da önümüzdeki ay seçim yapılacak. Büyük partiler bizim üzerimizden propaganda yapıyor. Savaş yanlısı olan partiler, büyük partiler. Savaş karşıtı olan partilerin destekçileri ise az. Bunu anlıyorum. Oy toplamak için bizim seçmenlerimize vaatlerde buluyorlar. Bizi yok edeceklerini söyleyip, oy toplamaya çalışıyorlar.''

Belarus'un başkenti Minsk'te 5 Eylül'de bir araya gelen "Ukrayna-Rusya-AGİT" Üçlü Temas Grubu toplantısına katılan eski Ukrayna Devlet Başkanı Leonid Kuçma, Rusya'nın Kiev Büyükelçisi Mihail Zurabov, AGİT temsilcisi Heidi Tagliavini ile Ukrayna'nın doğusunda ayrılıkçılar tarafından tek taraflı ilan edilen Donetsk ve Luhansk Halk Cumhuriyeti liderleri Aleksandr Zaharçenko ve İgor Plotnitskiy arasında yapılan görüşmeler sonucunda, Ukrayna'nın doğusunda 5 Eylül itibarıyla ateşkes ve rehinelerin serbest bırakılması konusunda mutabakat sağlamıştı.