Fransa Cumhurbaşkanı Fançois Hollande, "Kıbrıs'ta bilinen parametreler temelinde siyasi bir çözüm bulunması için yapılan tüm girişimlerin desteklenmesi lazım. İlgili tüm taraflar çözüm için çaba göstermeli. Bu çatışma yeterince uzun sürdü" dedi.
Atina'yı ziyaret eden Hollande, Yunanistan Başbakanı Aleksis Çipras ile yaptığı görüşmesinin ardından düzenlenen ortak basın toplantısında, sığınmacı krizi ve Kıbrıs konusuna değindi.
SIĞINMACI KRİZİ
Yunanistan’ın sığınmacılar konusunda Avrupa'nın sorumluluğuyla ilgili büyük ağırlık üstlendiğini ifade eden Hollande, AB'nin, AB Sınır Muhafaza Birimi Frontex'in Ege'deki varlığını güçlendirerek Yunanistan'ı desteklemeye devam edeceğini belirtti.
Hollande, sığınmacı sorunun sadece Yunanistan'ı değil tüm Avrupa ülkelerini ilgilendiren bir sorun olduğunu belirterek, Brüksel'de gerçekleştirilen son AB Zirvesi'nde bu konuda belirli bir plan benimsendiğini ve bu planın uygulanması gerektiğini kaydetti.
Hollande, şöyle dedi:
"Sığınmacı sorunu tüm Avrupa ülkeleri arasında dayanışma gerektiren bir meseledir. Bunun yanı sıra, AB ışında bulunan ve çok sayıda göçmen kabul eden ülkelerle de işbirliği yapılarak anlaşmalar imzalanması lazım. Örneğin Türkiye, son zirve toplantısında bir faaliyet planı benimsedik ve bu uygulanmalı. Türkiye, yükümlülüklerini yerine getirmek ve kendi sınırlarını kontrol etmek durumundadır. Tabi ki, Türkiye'ye sığınmacıları kabul etmesi, beslemesi, onlara çalışma imkânı sağlaması ve birilerinin Yunanistan'a kadar gelmelerinin engellenmesi için Türkiye'de kabul merkezleri oluşturulması konusunda yardımcı olmamız ve ekonomik açıdan desteklememiz lazım."
Suriye'de, Başar Esat rejiminin ülke nüfusuna saldırarak yeni mülteciler yarattığını belirten Hollande, AB'nin Suriye'de siyasi bir çözüm istediğini ancak, Esed'in her halükarda iktidardan gitmesi gerektiğini kaydetti.
Hollande, Suriye'de sorunu Esed'in yarattığını ve ülkedeki soruna çözüm önerecek durumda olmadığını ifade ederek şunları kaydetti:
"Burada siyasi çözüm olmalı. Ancak, ön koşul olarak, Esed rejimi sürekli çözüm öneremez. Sorunu bu rejim yaratıyor. Esed rejiminin yeni mülteciler yaratan nüfusa saldırıları durdurması lazım. Diyalog istiyoruz ancak, açık temeller ve hedeflerle. DAEŞ ile, terörle mücadele edilmeli. Bölgedeki tüm ülkelerin katkılarına dayanan siyasi bir süreç gerekli. Bu konuda siyasi diyalog sürecini destekliyoruz ancak, Başar Esed Suriye'de her halükarda iktidarda kalamaz"
KIBRIS MÜZAKERELERİNE DESTEK
Kıbrıs konusuna değinen Hollande, Fransa'nın, Ada'nın yeniden birleşmesine yönelik yeniden başlatılan toplumlar arası görüşmeleri desteklediğini belirtti.
Güney Kıbrıs Rum Yönetimi lideri Nikos Anastasiadis'in bu konuda "çok iyi" tekliflerde bulunduğunu ifade eden Hollande, "Kıbrıs'ta bilinen parametreler temelinde siyasi bir çözüm bulunması için yapılan tüm girişimlerin desteklenmesi lazım. İlgili tüm taraflar çözüm için çaba göstermeli. Bu çatışma yeterince uzun sürdü" dedi.
SON DİNAMİK KAYBOLMAMALI
Yunanistan Başbakanı Çipras ise, Hollande ile olan görüşmede Türkiye'nin AB perspektifinin desteklenmesi yönünde görüş birliğine vardıklarını belirterek, bu konudaki desteğin samimi kurallar ilişkisi ve AB müktesebatı çerçevesinde, ilkelerden taviz vermeden gerçekleşmesi gerektiğini söyledi.
Sığınmacı meselesine değinen Çipras, AB'nin bir bütün olarak bu konuda Türkiye ile yapacağı anlaşmaların özlü ve sonuç verici olması gerektiğini kaydetti.
Almanya Başbakanı Angela Merkel'in Türkiye ziyaretinin ikili ilişkiler kapsamında yapılan "anlaşılır ve kabul edilir bir ziyaret" olduğunu ifade eden Çipras, "Ancak, AB bir bütün olarak Türkiye ile anlaşıyor. İnanıyoruz ki, bu anlaşma özlü ve sonuç verici olmalı" dedi.
Çipras, Avrupa'nın sığınmacı kriziyle mücadelede sadece cepheyi Yunan adalarından Türkiye kıyılarına çekmekle başarılı olacağını iddia etti.
Başbakan Çipras, şöyle dedi:
"Sığınmacı krizinde cepheyi Yunan adalarından Türkiye kıyılarına çekmeyi başarırsak ve Avrupa'ya yerleşmeleri Yunan adalarından ve başka Avrupa ülkelerinden değil, Türkiye kıyılarından yapılmasını sağlarsak, o zaman bugünkü olduğu şekliyle başa çıkmamız mümkün olmayan muazzam göçmen akınlarıyla başa çıkma ve azaltma umudumuz olabilir. Bu yönde, Türkiye ile AB arasında güven oluşturan adımlara karşı olumluyuz."
Çipras, Kıbrıs sorunuyla ilgili olarak da, Ada'daki sorunun çözümüne yönelik toplumlar arası görüşmeleri desteklediğini ve bu konuda son zamanda elde edilen dinamiğin kaybolmaması gerektiğini belirtti.
Ada'daki sorunun "Yunanistan'ın milli bir sorunu olduğunu ve aynı zamanda uluslararası bir mesele olduğunu" ifade eden Çipras, "BM kararları temelinde, tüm Kıbrıs halkı için adil ve kalıcı, garantörlere değil, güven oluşturmaya dayalı bir çözüm için, toplumlar arası görüşmelerde oluşan dinamik kaybolmamalı. Kıbrıs'ta çözüm, Ada halkının yeniden kendi kaderinden sorumlu olması için, Ada'nın kuzey bölümünde uzun yıllardır süren işgalin sona erdirilmesi ve yabancı güçlerin geri çekilmesinden geçmektedir" diye konuştu.
