Kadına şiddet bir eğitim sorunudur!

Kadına şiddet bir kültür meselesidir!

Kadına şiddet bir insanlık utancıdır!

-*-*-

Bir ülkede, bir coğrafyada eğitim, kültür ve insanlık eğer “arızalıysa”, dün sabahtan itibaren insanda “insanlık” bırakmayan o iğrenç görüntüler çok kolay yaşanır!

Ve pisliğin biri, yerde yatan kadının başına, Mesut Özil’in futbol topuna vuramadığı sertlikte tekme sallar…

-*-*-

Şiddetin her türü de zaten eğitim, kültür ve insanlık eksikliğiyle alakalıdır ama kadına ya da çocuğa uygulandığında, “uygulayana verilecek cezayı” tartışmamız şarttır!

-*-*-

Eminim herkes, Türkiye’nin Samsun ili Canik ilçesinde 5 yaşındaki çocuğunun önünde eski eşini öldüresiye döven İbrahim Zarap’ı izledi…

Bunlar izlediklerimiz…

Bakalım izleyemediğimiz alanlarda neler yaşandı, yaşanıyor!

Zarap denen “kişi”, "adam öldürmeye teşebbüs" suçundan tutuklanmış…

-*-*-

İbrahim Zarap'ın polise verdiği ilk ifadesinde, "Kızımı teslim ederken bana, 'Sana bir daha kızı göstermeyeceğim' gibi şeyler söyledi. Bir anda gözüm döndü ve sinir krizi geçirmişim. O yüzden böyle yaptım. Olaydan sonra çevredekiler beni darp etti. Eğer kimlikleri tespit edilebilirse hepsinden şikayetçi olacağım" dediği öğrenildi…

-*-*-

Mağdur da oldu pislik!

Çevredikleri kendisini darp etmiş!

-*-*-

Demokrasi…

Modernite…

Çağdaşlık…

Bravo!

Ne güzel şeyler!

-*-*-

Yıllardır söylerim; özellikle çocuklara ve kadına; yaşlılara, engelli bireylere uygulanan şiddetin cezasını “demokrasi, çağdaşlık, modernite” içerisinde aramak, doğru değildir…

-*-*-

Yani net olarak söyleyeyim; bu görüntülerden sonra, İbrahim Zarap’ın tutuklanmasına, aylarca, yıllarca süren mahkemede, kadının ne kadar kötü biri olduğunu anlatıp durmasına ve yaptığı şeyi haklı çıkarmaya ya da “masum”laştırmaya çalışmasına izin verilmemeli…

-*-*-

Efendim alköllüydü, uyuşturucu tesiri altındaydı, ruhsal sıkıntısı vardı, kadın O’na sövdüydü, ayrı olmalarına rağmen kadının erkek arkadaşının olmasını hazmedememişti…

Bunlar nedir?

Bunların tümü, hatta bu şerefsiz pisliğin mahkemeye takım elbiseyle gelmiş olması bile alacağı cezayı hafifletecektir!

-*-*-

Ne mi yapmak lazım?

Abi, abla, olay gayet basit!

Görüntüler şov değildir!

Görüntüler bu tür manyakların çoğalmasını adeta teşvik eden Türk dizi filmlerinden alınmamıştır!

Adam “kendimi kaybettim dövdüm” demiştir!

-*-*-

Asacaksın kardeşim!

Eveeeeet, Serhat bu tür suçlarda “ıslahı” kabul etmiyor!

Bana kimse “anan mı baban mı?” diye ayırım yaptıramaz!

Ama büyük konuşmam, babamı, bu şerefsizin eski karısına yaptığı durumda, anneme el kaldırırken görsem tereddütsüz öldürürüm!

Anlaşamıyor musunuz?

Kavga mı ediyorsunuz?

Çok mu geçim sıkıntınız var?

İdam cezasının olmamasını emreden “modern demokrasi ve modern yaşamı” o zaman savunursunuz, ayrılırsınız, boşanırsınız!

-*-*-

Modernite!

Çağdaş toplum!

Eğitim!

Islah!

Demokrasi!

Yargılanma hakkı!

Geçiniz!

Hepsini geçiniz!

-*-*-

Kardeşim, bunun nesini ıslah edeceksin?

Bunun nesini topluma kazandıracaksın!

Buna eğitim hakkı, demokrasi verilmemeli!

Anında infaz!

Anında asılacak!

-*-*-

Bu nasıl bir ruh halidir?

Kendinden fiziken güçsüz bir kadına, orantısız denilen o hayvani gücünden kullanacak, yere düşürecek, kafasına da beş yaşındaki çocuğunun önünde tekme atacak ve ben de alıp O’nu hapishanede eğiteceğim; Allah göstermesin, çeşitli hafifletici sebepler veya ne bileyim tutuksuz yargılama gerekçeleri ile de salıvereceğim?

-*-*-

Bana dilediğinizi söyleyebilirsiniz!

Bu adam topluma yeniden kazandırılma gibi bir hakka sahip olmamalı!

-*-*-

Efendim, idam cezası artık yoktur…

Modern medeniyetler, Türkiye’yi veya KKTC’yi daha da dışlar!

Öyle mi diyorsunuz?

İşinize geldiğinde öyle demiyorsunuz ama!

Burada da demeyin!

Burada da deyin ki, “Varsın AB bizi almasın, hiç istemesin, ama bird aha hiç bir Zarap, bir kadına bunu yapamasın!”…

-*-*-

Modernite, demokrasi, çağdaşlık, bu tür manyakları ıslah etmeye çalışmak değildir…

-*-*-

Haaaaa, biraz yumuşayayım yazının sonlarına doğru…

Kadını korumak da tek başına bu tür “erkek”leri asmak olmamalıdır!

-*-*-

Eğitim…

Kadını eğiteceksiniz; bu duruma asla düşmesin; “kocamdır, sever de döver de”den vazgeçsin!

-*-*-

Kadını susturmak ve kendini korumasını öğretmek yerine erkeği de eğiteceksin...

“... Yaparsın sen paşam... Yakışır oğluma... Sen erkeksin... Delikanlısın olur...” demeyeceksin...

Dersen, sonucu Zarap’tır!

-*-*-

Ve son bir söz...

Dün bir sosyal paylaşımda dikkatimi çekti ve çok hoşuma gitti:

Bırakın aya gitmeyi, oğlunuzu eğitin!

Ama önce Zarap’ı ve Zarap’ları affetmeyin sakın!