Altınöz, İstanbul'da kız teknik lisesinde eğitim görürken, ikinci sınıfta ablasıyla resim bölümünü seçti. Ancak babalarıyla görüşen öğretmenleri, Çiğdem Altınöz'ü daha başarılı olacağına inandıkları çocuk gelişimi ve eğitimi bölümüne kaydetti.
Altınöz'ün "bir eve iki ressam fazla" denilerek dilekçesi işleme konulmadı.
Ailesini ve öğretmenlerini mahcup etmemek için çok çalışan Altınöz, okulunu dereceyle bitirdi. Özel ve devlet okullarında bir dönem öğretmenlik yapan Altınöz, eşi ve babasının, "evde kal çocuklarına bak" demesi üzerine mesleğini bırakmak zorunda kaldı.
55 yaşında hayalini gerçekleştirdi
Altınöz, yıllar sonra çalışmaya karar verince muhasebe eğitimi aldı. Bir şirkette muhasebe müdürlüğüne kadar yükselen Altınöz, eşinden ayrıldıktan ve emekli olduktan sonra 55 yaşında hayalinin peşine düştü.
Oldukça yetenekli olan Altınöz, internetten ve kitaplardan öğrendiği bilgileri yeteneğiyle birleştirmeyi başardı.
Tarihi dizilerin karakterlerini çizdi
Alzaymır hastası annesi ve down sendromlu kızıyla Antalya'nın Aksu ilçesinde yaşamını sürdüren Altınöz, resim yaparak ruhunu dinlendirdiğini düşünüyor.
İlk olarak portre çalışmaları yapan Altınöz, "Diriliş Ertuğrul" dizisinde 5 sezon boyunca rol alan tüm oyuncuların resmini yaptı. Altınöz, daha sonra Türk tarihini anlatan diğer diziler "Kuruluş Osman" ve son olarak da "Uyanış: Büyük Selçuklu" dizisinin oyuncularının portrelerini çizdi.
Türk tarihindeki kadın başlıklarını da çizdiği özel bir koleksiyon hazırlayan Altınöz, son olarak ise Allah'ın 99'un adını çiçek motifleriyle süslediği çalışmasına devam ediyor.
"Resim yaparak ruhuma şifa bulmaya başladım"
Salyangozlar gibi peşinde iz bırakma fikrini çocuk yaşta hayat felsefesi olarak benimsediğini aktaran Altınöz, bunu da yapacağı resimlerle gerçekleştirebileceğine inandığını dile getirdi.
Okul yıllarında hayalini gerçekleştiremediğini, ablasına bu fırsatın tanındığını anlatan Altınöz, ilerleyen yıllarda ablasının resim bölümünü bitirmesine rağmen mesleğini yapmadığını, Almanya'ya gittiğini söyledi.
Emekliliğinin ardından hiçbir şey için geç kalmadığını düşünerek hayalinin peşinden gittiğini belirten Altınöz, şöyle konuştu:
"İçimdeki duyguları bir şekilde ifade etmek istedim. Resim yaparak ruhuma şifa bulmaya başladım. Savaş mağduru çocukların yüzlerini çizerek çektikleri acılara dikkati çekmeye çalıştım. Resim yaparak ruhumu besliyorum. Resim benim için bir aşk, yapamadan duramıyorum. Maddi durumum olsa sergi de açacaktım. Destek verilirse bu hayalimi de gerçeğe dönüştüreceğim. Özel sergi salonlarının istediği ücretleri ödeyemem. Kirada oturuyorum, sadece emekli maaşım var. Yaptığım resimleri sosyal medyada paylaşıyorum. Orada çok sayıda kişi takip ediyor. Benim sergim internet sergisi, açık sergi gibi bir şey oluyor."
