Dünya kurulduğundan beri hak ve batıl savaşı her daim var olmuştur. Bunun nedenlerine çok da girmek istemiyorum ama insanoğlu, büyük bir imtihandan geçtiği ve bu sınav ya hakkın ya da şeytanın yolunda yürümenin olduğu iki yoldan geçmektedir.
Türkiye son 20 yılda gerçekten büyük atılımlarla ve büyük projelerle büyük bir değişime uğramıştır. Tabi çevremizde de yani komşu ülkelerde de bir ateş çemberinin oluşumunu da herkes çok iyi bilip algılamaktadır.
Türkiye’nin bu gelişmesi, büyümesi ve küresel bir güç haline gelmesi pek tabii ki küresel güçlerin ve batının hoşuna gitmemektedir. Bu yükselişi gören ve çalışmalarını her daim 30 yıl, 50 yıl, 70 yıl ileriyi görecek şekilde planlayan bir batı, Türkiye’nin güçleneceğini ve bölgesinde ve hatta ve hatta dünyada süper güç olmasını engellemek için elinden geleni yapmaktadır.
Halkıyla, askeriyle, çoluğuyla çocuğuyla, yaşlısıyla, kadınıyla, erkeğiyle tam bir ordu olan bu necip milletin savaşla yenilemeyeceğini anlayan batı, içteki işbirlikçileri ve satılmışların eliyle kontrol altına alınmaya çalışılmıştır.
Hatırlayın; kapatma davası, askerin muhtırası, PKK’nın hortlaması, Fetö terör örgütünün ortaya çıkması, darbe girişimi, ekonomimizle oynamaları aklımıza gelen en önemli olaylardan birkaçıdır.
Evet, kabul etmek lazım gerçekten çok sıkıntılı, problemli günlerden geçiyoruz. 6 Şubat‘ta meydana gelen Kahramanmaraş merkezli depremlerle birlikte sıkıntılarımız kat ve kat artmıştır. Rabbim tüm felaketlerden Ümmet-i Muhammed-i de bizleri korusun diyorum.
Tabi bu kadir şinas millet yine her şeyi ayağa kaldırmak için canla başla uğraşması da bildiğim kadarıyla dünyanın hiçbir yerinde olmayacak kadar olağanüstü bir durumdur. Deprem felaketinde hakka yürüyen tüm ölmüşlerimize rahmet yaralılarımıza acil şifalar diliyorum.
Değerli gönüldaşlarım; inanın ki birçok sebeple, birçok olayın vuku bulmasıyla üzerimizdeki yapılan ayak oyunlarının farkında olmamız gerekir. Ben kendim Talip Sancar olarak 2015 seçimlerinde o dönemin birkaç yöneticisine de kızmamdan dolayı Saadet Partisi’nden Samsun milletvekili olarak aday olmuştum. 
Şunun altını çizerek söylemek istiyorum davam, duygu ve düşüncelerim milli görüş anlamını hala gütmekteyim ama inanın ki olay çok farklı… İnanın ki ülkemiz parçalanmak, yerle yeksan edilmek durumundadır. O yüzden bu seçimlere çok dikkat edilmeli. Bu seçimlerde hakkın yanında duranların kazanacağı bir seçim olması gerekmektedir. 
Gelin ülke olarak, millet olarak elbirliğiyle batıyı yerle yeksan edelim. O yüzden oyumuzu mutlaka ama mutlaka Recep Tayyip Erdoğan’dan yana kullanalım. Bu kötü günler elbet geçer, Türk devleti 2000 yıllık devlet anlayışı olan bir millettir. Benim yaşım 47, bu yaşıma kadar çok büyük sıkıntılar, büyük badireler atlattık. İnşallah bunu da atlatacağız ama sabırla, metanetle, akılla bunu atlatabileceğimizi, nefsani duyguları bir kenara bırakmamız gerektiğini iyi anlamamız gerekiyor.
Rabbim her daim hakka tutup kaldıranlardan, batılın bozguna uğradığını görenlerden eylesin. Aksi durumda yapılan onca hizmet, yapılan o kadar yatırım, yapılan o kadar eser heba olmaması gerekiyor.
Her daim bu necip milletin yalnız kendisi değil, İslam dünyasının beklentileri doğrultusunda hareket etmemiz çok ama çok önemlidir. Tabi gerek savunma sanayisinde, gerek yerli otomobil ve gerekse diğer çok büyük önemli projelerin sekteye uğraması bu ülkeye yapılabilecek en büyük haksızlıktır.
Hakka inanan ve hakkı her daim tutup kaldıran bu hür ve bağımsız millet 14 Mayıs’ta da gereğini yapacaktır.
Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti 
Talip Sancar