Eniz Orakcıoğlu

Göç, Kimlik ve Hak Çalışmaları Merkezi Direktörü Mine Yücel, Toplumda artan suç oranlarını değerlendirerek, göçün ve modernleşmenin suçu artıran etkenler olduğunu vurguladı. Anketlerle ortaya çıkan Toplumun siyasilere ve siyasete olan güvensizliği ile Ombudsmana artan güvenden de bahseden Yücel, toplumun beklentileri olduğunu söyledi.

“Sınır kontrolleri detaylı yapılmıyor”

Yücel, Yeni Bakış’a suç oranlarındaki artışı değerlendirerek, “2012 yılında bizim Göç, Kimlik ve Hak Çalışmaları Merkezi olarak ‘Suç Raporu’ diye yayınladığımız bir çalışmamız mevcuttur ki, orada detaylı olarak bu konuyu irdelemiştik. İlk başta suç oranlarındaki artışta nüfusun önemi ön planda olup, dıştan gelen nüfusun etkisi ve çok fazla sınır kontrollerini yapmayı beceremediğimiz, hatta detaylı kontroller yapmadığımız bir ortama da suçluların çok kolay girip, çıktığı bir yapının suç artışına etken olduğunu söylemek mümkün” dedi.

“Ganimet kültürü içselleştirildi”

Suç artışlarında diğer bir başlığın Ganimet Kültürü olduğunu belirten Yücel, “Toplumun yaşadığı ve birazda artık içselleştirdiği bir ganimet kültürü olayı mevcuttur. Bu noktada da kolay gelir sağlama amacı ile yozlaşmaların ortaya çıkmasından bahsedilmekte. Yine bu konuda kimlikle ilgili birkaç çalışmamda ortaya çıkardığım, anomi toplumu dediğimiz bir toplumun ortaya çıkmasıdır ki geleneksel toplumlar modern topluma geçerken ayıp, utanç gibi değerlerinden arınıp, modern toplumun gerektirdiği hukuksal değerleri almaması ile birlikte yozlaşma ve arada kalmışlık durumu da suça sebebiyet verebiliyor. Buna bağlı olarak toplumumuzun sosyolojik açıdan yapısının da bu şekilde olduğunu söylemek mümkün” şeklinde konuştu.

“Yolsuzluk çok ciddi boyutlarda”

Hızlı göç aldığımızı vurgulayan Yücel, “Türkiye’nin yapısı ortada, gerek Türkiye’den, gerek dış ülkelerden gelen göç ve çok da baş edilemeyen sınır kontrolleri ülkemizde bu suç ortamını yaratıyor. Bunların yanında ülkemiz genelinde yolsuzluk çok ciddi boyutlara varmış durumda, yolsuzlukla baş etmesi gereken bazı kesimlerin de maalesef bu suç işlerinde rol oynadığını görmemiz de hem bizleri üzmekte hem de toplumu yolsuzluk yönünde teşvik etmektedir. Kısacası Yasa koyucu ve uygulayıcıların yolsuzluklara karıştığı yönündeki kamuoyu ile medyadaki tartışmalar ve yapılan mülakatlar yolsuzluğun çok ciddi boyutlarda olduğunu göstermekte. Toplumun algısı ölçüldüğünde de yolsuzluğun gerçekten küçümsenemeyecek bir boyutta olduğu düşünülüyor” diye konuştu.

“En güvenilen birey Ombudsman”

Yücel, sözlerine şu şekilde devam etti; Son dönemlerde yapılan güven anketlerinde yeni atanan Ombudsman Emine Dizdarlı en güvenilen birey olması,yargıya olan güven toplumun suçları önlemeye yönelik beklentilerinin olduğunu göstermekte. Özellikle siyasette olan yozlaşma bu kurumlar ve Ombudsman tarafından temizlenmesi bekleniyor. Bu bağlamda Güney Kıbrıs’a bakıldığında son zamanlarda yolsuzlukların çok ciddi üzerine gidilmeye başlandığını görmekteyiz ve çok önemli şahısların da hapis cezası veya görevden uzaklaştırılma cezası aldığını biliyoruz. Bizde ise maalesef henüz bu uygulanmıyor ve yolsuzlukların tam olarak üzerine gidilemiyor.”

“Siyasete ve siyasilere güven giderek azalmakta”

Yine her 3 ayda bir tekrarlanan toplumsal araştırmalarda ve çalışmalarda siyasete ve siyasilere olan güvenin giderek düştüğünü söyleyen Yücel, “Bu ay içerisinde yapılan çalışmada ve çok yakında açıklanacak bir araştırmamız da gözlemlerimiz siyasete ve siyasilere düşüş trendinin devam ettiği yönündedir.