Serhan Aktunç'un açıklaması şu şekilde; "Dün yorucu ve güzel bir gündü. 2011 yılından itibaren, Azerbaycan ile, turizm anlamında ilişkilerimiz durağan bir durumdaydı. Haziran ayında İstanbul'da Azeri yetkililer ile görüşmemizden sonra dün de, Azerbaycan Temsilcimiz sevgili Novber Vechi yardımları ile, Azerbaycan'daki turizm birlik başkanları, yöneticileri ve tur operatörleri ile çok verimli bir görüşme yaptık. Çok verimli derken, "sözde" değil, gerçekten verimli bir görüşme oldu. Sonuç odaklı, tarihli bir görüşme. Pandemi de izin verirse, Ağustos ayı içerisinde, Azerbaycan'ın turizm paydaşlarını, KKTC'de ağırlamayı, bizim Turizm paydaşlarımız ile buluşturmayı hedefledik. Yeni bir pazar, aynı dili konuştuğumuz, ekonomik olarak güçlenen, büyük ve önemli bir pazar. Yapılan bu girişimin, birbirleri ile gönül bağı olan, aynı milletten gelen, aynı dili konuşan insanlardan oluşmuş, bu iki devletin, turizm konusunda da, çok daha iyi duruma gelmesinin, toplumlarımızın daha iyi kaynaşması için büyük bir fırsat olduğunu düşünüyorum. Bunun yanında Türkiye Cumhuriyeti katkılarıyla turizm paydaşlarına bir hibe katkısı yapılıyor, bu katkının Bayram'dan önce ödenmesi için bugün de dahil hem Turizm Ve Çevre Bakanlığı muhasebe bölümünden arkadaşlar, hem de Maliye Bakanlığımızdan görevli arkadaşlar mesai yapıyorlar, ne kadar çok kişiye bayram öncesi bir ödeme yapılırsa, o kadar iyi olur. Umarım Merkez Bankamız da, Bankalar Birliği de, bu konuda aynı özveriyi gösterir ve bayram öncesi daha çok kişiye dokunulmuş olunur. Sonuç mu? Turizm ve Çevre Bakanlığı sürekli, meclisteki vekiller tarafından, "Turizm için plan yapılıyor mu? Ne yapılıyor?" diye sorularla karşı karşıya kalıyor. Evet yapılıyor ve devamı da gelecek. Eksiklikler var mı? Tabi ki var. Bu dönemde, bu şartlarda, tabi ki var. Bizlerin de eksiklikleri olabilir. Ama bir uğraş, bir gaile olduğundan kimsenin şüphesi olmasın. Yarın bu mevkilerde olmayacağız ama, yeni bir şey başlatırsak, taş üstüne taş bile koyarsak, ne mutlu bize."