Duygu Alan

Sosyal Riskleri Önleme Vakfı’nın merkez ofisinin yer aldığı, uzun yıllar “Kadın Sığınma Evi” olarak da hizmet veren bina, Sağlık Bakanlığı’nın baskısı sonucu dün itibari ile boşaltıldı.

Vakıf, merkez binanın hemen yan tarafında faaliyet gösteren “Sosyal Riskleri Önleme Vakfı Okul Öncesi Eğitim Merkezi”nin bir odasına taşınırken “Kadın Sığınma Evi”ne ait olan ve halen ihtiyacı olan kadınlar tarafından kullanılan eşyalar ise mecburiyetten elden çıkarıldı.

Poliklinik olacak

Sağlık Bakanlığı’ndan konuya ilişkin Havadis’e yapılan açıklamada, binanın bakanlığa ait olduğu belirtildi ve binanın ihtiyaç üzerine Trenyolu Polikliniği ile birleştirileceği belirtildi.

Sağlık Bakanlığı, açıklamasında, Trenyolu Polikliniği ile birleştirilecek olan binaya 6 branş doktoru ve laboratuar aktarılacağını, röntgen cihazı konacağını kaydetti.

Dana: Tenyolu Polikliniği’ni genişleteceğiz

Sağlık Bakanlığı Müsteşarı Kemal Deniz Dana, Sosyal Riskleri Önleme Vakfı’nın merkez ofisinin de bulunduğu ve dün itibari ile boşaltılan binanın Trenyolu Polikliniği’ne ek bina olarak yeniden dizayn edileceğini belirtti.

Kemal Deniz Dana, “Bina Sağlık Bakanlığı’na aittir. Bakanlığımız Trenyolu Polikliniği’ni büyütme adına bir karar aldı ve bu amaç doğrultusunda Sosyal Riskleri Önleme Vakfı’ndan binanın bir kısmını boşaltması talep edildi. Hiçbir sorun yaşanmadan da bina boşaltıldı. Bina Trenyolu Polikliniği ile birleştirilecek ve oraya 6 branş doktoru ve laboratuar aktarılacak, röntgen cihazı konacak. Hedefimiz Tenyolu Polikliniği’ni gece 24.00’a kadar ve hafta sonları açık tutmak” diye konuştu.

“Vakıf için de yer ayırdık”

Kemal Deniz Dana, Sosyal Riskleri Önleme Vakfı’nın kapanmadığını, ancak vakfın faaliyetlerini bundan böyle yan binada sürdüreceğini kaydetti.

Dana, “Vakfın da faaliyetlerini sürdürebilmesi için toplantı salonu, bir oda ve kreş olarak kullanılan binayı kendilerine ayırdık. Bina bizim olmasına rağmen vakfın yürüttüğü hizmetleri halkın uzağına götürmek istemedik ve vakfın faaliyetlerini de desteklemek adına onlara da bir bölüm ayırdık” dedi.

Düzgün: Büyük hayal kırıklığı

Sosyal Riskleri Önleme Vakfı Başkanı Hatice Düzgün, vakfın bir toplum destek ve eğitim merkezi olduğunu ve bu güne kadar yüzlerce kişiye, onlarca da aileye psikolojik danışmanlık hizmeti, onlarca çocuğa ve gence de eğitim dersleri ile İngilizce ve bilgisayar dersleri içeren etüt programları verildiğini kaydetti.

Düzgün, vakıfta maddi durumu iyi olmayan çok sayıda kadına sürekli olarak eğitim, sağlık, zaruri ihtiyaçlar ve harçlık yardımları da yapıldığını vakfın, uzun bir dönem de “Kadın Sığınma Evi” ile onlarca kadına ve beraberindeki onlarca çocuğa yuva olduğunu belirtti.

Düzgün, Temmuz ayında “Kadın Sığınma Evi”nin faaliyetlerine son verildiğini ancak vakfın, halen daha onlarca kadının gıda, giyecek, eğitim ve çocuğunun kreş ihtiyaçlarını karşıladığını, bir kadının ise kalacak başka bir yeri olmadığı için halen daha vakıfta yaşadığını söyledi.

“Burası 5 yılda 298 kadın, yüzlerce de çocuk barındırdı ve ne Çalışma Bakanlığı ne de Sağlık Bakanlığı bunu dikkate almadı ve sonuçta burayı kapattı” diyen Düzgün, halen onlarca kadın ve çocuğun birçok temel ihtiyacının karşılandığı binanın vakıftan alınmasının büyük bir hayal kırıklığı ve motivasyon bozukluğuna neden olduğunu kaydetti.

“Gelen giden bakan baskı yaptı”

Hatice Düzgün, Sosyal Riskleri Önleme Vakfı’nın yıllardır faaliyet gösterdiği binanın Sağlık Bakanlığı’na ait olduğunu ve son birkaç yıldır bu binanın boşaltılması istemi ile bakanlıktan sürekli baskı yapıldığını kaydetti.

Düzgün, şunları söyledi: “Birkaç senedir bu binadan çıkmamızı istiyorlar. Gelen giden bakan bu hususta baskı yaptı. Mevcut hükümet edenler de kesin tavır koydular ve binayı boşaltmamızı istediler. Eşyaları kendileri salonun ortasına çekip salonda tadilata başladılar. Biz buranın bir kadın ve çocuk kapısı olduğunu, buradan halen onlarca kadın ve çocuğun gıda, kıyafet yardımı aldığını, psikolojik destek verildiğini belirttiğimiz halde başka yerleri olmadığını söylediler ve bu binayı hastane yapacaklarını söyleyip binadan çıkmamızı istediler. Aslında binanın tümünü alacaklardı ama Sosyal Riskleri Önleme Vakfı bünyesinde faaliyet gösteren Okul Öncesi Eğitim Merkezi’nde çokça çocuk var, o yüzden binanın o bölümünü almadılar. Ancak çok küçük bir sorun yaşadığımız anda orayı da boşaltacaklarından eminim. Çünkü sığınma evinde de öyle olmuştu.”