Deniz Abidin / Özlem Çimendal
Bir zamanlar hayvancılık yaparak geçimini sağlayan Vadili Köyü’nde bugünlerde genç nüfus sayısı hızla düşerken, vatandaş geçimini köy dışında başka işlerde çalışarak sağlamaya çalışıyor. Yeni Bakış’ın ziyaret ettiği Vadili Köyü sakinleri, köyün altyapısının olmadığını, köyde yapılacak çok iş olmasına rağmen belediye başkanı dahil siyasilerin ilgi göstermediğini belirtiyor. Alım gücü her geçen gün düşen vatandaş, ekonomik zorlukların getirdiği sıkıntıyla boğuşurken, siyasilerin sadece kendi ceplerini düşündüğünü, 10 kuruş verirken, 50 kuruş aldıklarını söyledi.
Vatandaş ne dedi?
Mehmet Çakır:“Köy patates tarlası gibi”
“Köyün içi patates tarlası gibi. Altyapımız bozuk. 1974 yılında köy nasılsa şimdi de aynı. Siyasilerin köyle alakaları yok. Kimse bizimle ilgilenmiyor. Seçimden seçime hatırlanıyoruz. Kanalizasyon sistemimiz yok. Bazı sokaklar yapıldı, bazıları öylece bırakıldı. Belediye başkanından memnun değiliz. Köye yatırım yapmıyor”
Hüseyin Çanakçı:“Son zamanda köy dışında çalışan sayısı arttı”
“Belediye başkanından daha çok ilgi alaka bekliyoruz. Birinci dönem iyi çalışırdı, ancak bu dönem işlere devam etmedi. Altyapımız yok. Yollar yıllar önce nasılsa şimdi de aynı şekilde. Hiçbir düzelme yok. Zamanında çok söyledik. Yapılacak çok iş var. Başkana soruyoruz, bize cevap vermiyor. Hayvancılıkla uğraşıyoruz, ancak son zamanda köy dışında çalışan sayısı arttı”
Ramazan Aktaş:“Devlet 10 kuruş veriyor, 50 kuruş alıyor”
“Kıbrıs sorununun çözümleneceğinden yana bir umudum yok. Anlaşma olmayacak, çok uzak. Devlet 10 kuruş veriyor, 50 kuruş alıyor. Pahalılık aldı başını gidiyor. Siyasiler sadece kendi cebini düşünüyor. Halkı düşünen yok. Alım gücümüz düştü. Hayvancılık da zorlaştı”
Hasan Dağlı:“Üretim için teşvik yok”
“Köyümüz yıllar önce nasılsa aynı. Üretim için hiç teşvik yok. Hayvancılık yapanların durumu ortada. Gençler sağda solda az paraya çalışıyor. Vatandaşın yaşamını kolaylaştıracak bir icraat göremiyoruz. İdare etmekten başka çare yok. Siyasilerden kim gelse aynı. Vatandaşın da artık oluruna bırakmaktan başka çaresi yok”
