Ercan Havalimanı işletme haklarının devrini alan T&T şirketinin ortaklarından Terminal Yapı, “T&T şirketinin en başından başlanarak; ihale şartnamesi, ekleri, şirket ana sözleşmesi ve tüzükleri dahil ihale sürecinin tüm aşamalarının denetlenmesini” istedi. 

Terminal Yapı, Ercan’da her şeyin yasal mevzuat, ihale şartnamesi ve tüzüklere uygun bir şekilde yürümesi sağlanana kadar gerekirse kayyum atanmasını da istedi.

Terminal Yapı, “Ercan’daki özelleştirme ihalesinde murat edilen ile bugün gelinen durum arasında ciddi farklar bulunduğunu” belirterek, Terminal Yapı olarak bu durumdan ve şirketin ismi ile yetkinliğinin kullanmasından rahatsız olduklarını, Kıbrıs Türk halkının da Ercan’ın bu şekilde kullandırılmasından rahatsız olması gerektiğini savundu.

Terminal Yapı Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Cenk Coşkun yazılı açıklamasında, Ercan Havalimanı’ndaki gelişmelerle ilgili aylardır uyarı yaptıklarını belirterek, Ercan işletme haklarının devri ile ilgili hem hukuki hem mali hem de teknik olarak endişelerinin en üst düzeyde olduğunu bildirdi. 

Coşkun, T&T şirketindeki ortaklıktan “ihale şartnamesine uyulmadığı” için dışlandıklarını, ancak şirketin isim ve teknik yeterliliğinin ihalede olmasına rağmen, mali ve idari gelişmeleri bilmediklerini, uzmanlıkları olan teknik konularda söz sahibi olmadıklarını kaydetti.

Ercan’daki olumsuzlukların bir parçası olmanın kendilerini rahatsız ettiğini belirten Coşkun, “Biz ismimizin ve yetkinliğimizin kullanılmasından rahatsızız. Kıbrıslı Türkler de Ercan’ın bu şekilde kullandırılmasından rahatsız olsun “dedi. 
Coşkun, kendi tespitlerine göre ihale şartnamesine ve eklerine temelden ayrılıklar olduğunu, bunu yetkililere aktardıklarını, bunu tespit etmek, düzeltmek ve Kıbrıs Türk halkının mağduriyetini giderip koruma altına almanın idarenin görevi olduğunu vurguladı.

İhalenin en başından yeniden denetlenmesini istediklerini, gerekirse de durum düzelene kadar Ercan’a kayyum atanmasını desteklediklerini ifade eden Coşkun, denetimin yapılması ve halkın bilgilendirilmesinin de şart olduğunu kaydetti.

İdarenin havalimanı ile ilgili yönetmelik hazırlamasının öncelikli adım olacağını ifade eden Coşkun, denetlemenin de standardının belirlenmesi gerektiğini, mali ve idari denetlemenin idare tarafından mevcut yasalar ve yetkiler üzerinden yapılacağını, ancak gündeme gelen denetlemenin; inşaat ve işletmenin verilen standartlara uygun yapılıp yapılmayacağının denetlenmesi olduğunu belirtti.

Coşkun, idarenin; ihale şartlarının yerine getirilmesi ile ilgili gerekli denetim mekanizmasını kurması gerektiğini ifade ederek, Ercan’da ortaklar arasındaki sıkıntı ile ilgili takınılan tutumun da ihalenin selameti açısından doğru ve adil bir yaklaşım biçimi olmadığını kaydetti.

İhale şartnamesi ve eklerine uygun hareket etme zorunluluğu bulunduğunu belirten Coşkun, işin ihale, yapım ve işletme süresince bunun dikkate alınması durumunda yaşanan problemlerin ivedilikle çözüleceğine inanç belirtti.

Cenk Coşkun, Terminal Yapının uzmanlığının; uluslar arası standartlarda havaalanı yapma ve işletme olduğunu belirterek, T&T şirketinde yer alma sebeplerinin de ihale şartlarının en önemli kısmı olan teknik yeterlilik sahibi olmalarını gösterdi.

Coşkun, “Biz yoksak T&T’de yoktur” diyerek, yetkililerin bu durumu neden görmezlikten geldiğini ve neden bu sorunu çözüp T&T’yi ihale şartnamesine ve eklerine uygun hale getirilmediğini sordu.

Terminal Yapı’nın teknik kapasitesi, bilgi ve tecrübesi varken, bu şirketin “yok” gibi davranıldığını ve şirketin milyonlarca Euro’sunun “denetim yönetimi olmadan denetim için harcandığını” savunan Coşkun, şunları kaydetti:

“Terminal Yapı olarak Ercan ihalesinin en başından başlanarak görevli şirket olan T&T’nin tüm idari, mali ve teknik konularda denetimi yapılmış ve her türlü problemden arındırılmış bir şekilde geleceğe güvenle bakan ve sadece yatırım ve işletme konuları ile anılan bir şirket olması gerektiğine inanıyor ve ilgilileri göreve çağırıyoruz.

Terminal Yapının hakkını sonuna kadar savunmaya devam edeceğiz. Ercan’da ortaya koyduğumuz mücadele, hakkının yendiğini düşündüğümüz Kıbrıslı Türkler için de önemli bir zemindir.”