Habere göre İngiliz Yüksek Komiseri Stephen Lillie’nin daha önceden gazeteye verdiği demeçte var olan başarı olasılıklarının artırılması için hazırlık yapılması gerektiğini söylediğine işaret edilerek, Crans Montana’dan bir yıl sonra yeni bir süreç için alanın olup olmadığı sorusuna yanıt veren Mavroyannis, ne yeni bir sürece inandığını, ne de bunu olası gördüğünü söyledi.

Lillie’nin söylediklerini, “çözüm için her türlü olanağın harcanması ve ısrar edilmesi gerekliliğinin altının çizilmesi” olarak yorumladığını söyleyen Mavroyannis, son beş yıllık sürecin metninin, daha önce görülmemiş “baştan var olmuş” niteliğiyle, çok büyük ve hiç olmadığı kadar önemli olduğunu vurguladı.

Mont Pelerin ve Crans Montana’daki görüşmelerden, ele alınan konulardan, Kıbrıslı Türklerle iç boyutların, Türkiye ile dış boyutların görüşülmesinden söz eden Mavroyannis, “Bunu çöpe mi atacağız?” sorusunu sordu.

Türkiye’nin bunu çöpe atmayı istediğini iddia eden Mavroyannis, Türkiye’nin, belirsiz vaatler vererek her zaman almak istediğini iddia etti.

Kendilerinin, müzakerelerin kaldığı yerden devam etmesinde ısrarcı olduklarını ifade eden Mavroyannis, mantık ve özünde değil ancak metot ve şekilde ayarlama olabileceğinden söz etti.

Kıbrıs’taki BM Barış Gücü’nün varlığının tam olarak kaldırılmasını isteyen güçlerin olup olmadığının sorulması üzerine bunu ihtimal dışı bırakmayanların olduğunu belirten Mavroyannis, BM’nin adadaki rolünün önemine vurgu yaptı.

Kendilerinin de ayarlama, reform, değişiklik yapılmasının gerekliliği konusunda hemfikir olduklarından söz eden Mavroyannis, tüm bu tartışmaların, Genel Sekreter’in reform çerçevesine dahil edilmesiyle, akılcı bir şekilde göğüslenebileceğini savundu.

“İşin özünde altı ay sonra UNFICYP’in olmayacağını söylüyorlar. Yeşil Hat ne olacak?” sorusu üzerine birçok ciddi soru işaretlerinin olduğunu söyleyen Mavroyannis, kendilerine göre, Barış Gücü’nün tamamen gerekli ve son derece arzu edilir olduğunu ifade etti.

Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis’in, BM Genel Sekreteri Antonio Guteres’in Kıbrıs sorunuyla ilgili geçici olarak atadığı danışmanı Jane Holl Lute ile yaptığı görüşmeyle ilgili ayrıntı vermekten kaçınan Mavroyannis, görüşmenin içeriği değil de, dayandığı perspektif hakkında konuşabileceğini belirtti.

Lute’un ne sürece, ne de belirli özlü konulara odaklandığını ifade eden Mavroyannis, Lute’un, Kıbrıs sorununda çözüme ulaşılıp ulaşılamayacağı ve bunun nasıl olacağını saptamak istediğini söyledi.