Alithia’nın haberine göre görev süresi biten ve Ada’dan ayrılmaya hazırlanan Spehar dün Lefkoşa’nın Rum kesiminde düzenlenen “Economist” konferansında yaptığı konuşmada, “toprağa dair yeni olgular yaratılması ve 2017’den beri müzakere yapılmaması nedeniyle büyük bir endişe olduğunu, fiili durumun durağan olmadığını” belirtti. “İki tarafın tezleri arasındaki mesafenin açılmakta olduğuna” işaret ederek son aylarda olumsuz açıklamalar yapıldığını, yardımcı olmayan söylemler kullanıldığını ve gerek tarafların kendi içlerinde gerek taraflar arasında siyasi kutuplaşmanın arttığını” ekledi. Spehar, “Zorluklara rağmen çabalar devam etmeli” dedi ve Genel Sekreter Antonio Guterres’in “vazgeçmeyeceğini” söylediğini fakat Temmuz 2017’den beri özlü müzakere yapılmadığını ve Genel Sekreter’in, “Ada’da oluşan yeni olgular ortadayken, barış prosedürünün akıbetinden endişe duyduğunu” anlattı. “Yapılan son anketlere göre çoğu çözüm arzu ediyor olmalarına karşın bunun başarılabileceğine inanan Kıbrıslı Türklerin ve Kıbrıslı Rumların gittikçe azaldığını, çoğunluğun dikkatini başka yönlere yönelttiğini” belirtti. Elizabeth Spehar, “Kıbrıs sorununun, komşuların, özellikle de iki garantörün, Türkiye ve Yunanistan’ın rollerinin çok önemli olduğu geniş bir jeopolitik çerçeveye hapsolduğu bir sır değil” diye konuştu. Genel Sekreter’in bütün tarafları gerilimi artırabilecek ve müzakerelerin yeniden başlaması çabalarını rayından çıkarabilecek eylemlerden kaçınmaya çağırdığını hatırlatan Spehar, resmî müzakereciler haricinde yerel aktörlerin yani kadınların, gençliğin, ekonomik unsurların ve sivil toplum örgütlerinin prosedüre dahil olması gerektiğini söyledi.