Özlem Çimendal
Canlanması ve eski tarihi dokusuna kavuşabilmesi amacıyla bazı yerleri için projeler üretilen ancak bazı bölgeleri de dikkate alınmayan Surlariçi’nin hali içler acısı… Bir yanda günden güne sanatçıların katkılarıyla renklenen duvarlarının yarattığı ve turistlerin ilgisini çeken Surlariçi varken, diğer tarafta ise yıkık dökük görüntüsü ve hayati tehlike saçan binaların içler acısı hali.
Bina yıkıldı, demirle sabitlediler
Arasta ve Selimiye meydanını birleştiren köşedeki tarihi yorgun binanın yıkılmaya yüz tutmuş ve yoldan geçen birinin her an kafasına çökecek görüntüsü turistleri de şaşkınlık içerisinde bıraktı.
Ayrıca boydan boya çatlayan çatı ve duvarlar turistler tarafından da görüntülenmesinin yanı sıra yoldan geçenler için de tehlike saçar nitelikte.
Sabitlenen demirler de tehlike saçıyor
Alınan önlemle duvarların yıkılmaması için sabitleme işlemi yapılırken, bu sabitlemenin de sağlıklı olmadığı, destek alınan demirlerin ağırlığa dayanamayarak yerinden sökülmüş görüntüsü ile de görülüyor.
Turistler de şaşkınlıklarını gizleyemedi
Her gün yüzlerce turistin gelip geçtiği tarihi sokaklarda yer alan binaların bakımsız ve virane görüntüsü karşısında turistler de şaşkınlıklarını gizleyemezken, çevre esnafı da Surlariçi’ne yeteri kadar ilginin gösterilmediğini dile getirdi.
Yollar köstebek yuvası
Yolların da köstebek yuvasına döndüğünden şikayet eden Arasta esnafı, yolda açılan çukurların isyan boyutuna geldiğinden yakındı. Yağmur yağdığında göle dönen büyük çukurlar için yetkililerin herhangi bir adım atmadığını da savunan bölge esnafı, çevrenin bakımsız yıkık dökük görüntüsünün yanı sıra yolların da çukurlarla dolu ve tehlike saçtığını dile getirdi.
