Nijerya açıklarında 23 Ocak'ta korsanların saldırısına uğrayan ‘Mozart’ isimli gemiden Türkiye'nin girişimleriyle kurtarılan 15 gemiciden Halil Gülçür, önceki gün öğle saatlerinde hava yoluyla İstanbul’dan Adana’ya geldi. Mersin’in Tarsus ilçesinde yaşayan ailesi, Gülçür’ü Adana Havalimanı'nda karşıladı. Gülçür’ün eşi Zeynep Gülçür, eşine sarılarak gözyaşı döktü. Küçük kızları Beste ve oğulları Berke’ye sarılarak ağlayan Halil Gülçür’ün gözyaşlarını eşi Zeynep elleriyle sildi. Zeynep Gülçür, eşinin kurtarılması nedeniyle Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a teşekkür ederek, doğum gününde mutlu haberi aldığını ve Sevgililer Günü’nde de ona kavuştuğunu söyledi. Halil Gülçür, daha sonra ailesiyle birlikte Mersin’in Tarsus ilçesindeki evine gitti. Halil Gülçür, yaşadığı zorlu süreci ayrıntılarıyla anlattı.

"6-7 SAAT UĞRAŞTIKTAN SONRA BİZE ULAŞTILAR"

Olayın yaşandığı gün baskının farkına vardıkları an mürettebatla birlikte geminin toplanma bölüme saklandıklarını söyleyen Halil Gülçür, baskın yapan korsanların 10 dakika içinde yerlerini fark ettiğini fakat kapıları kapattıkları için içeriye giremediklerini söyledi. Yaklaşık 7 saat boyunca korsanların kapıyı açmak için uğraştığını dile getiren Gülçür, "İçeri girdiler. O acı anlar yaşandı. Sonra bizi tekneye aldılar. Adaya benzeyen bir yere götürdüler. 21 gün boyunca orada kaldık. Sonraki süreçte devletimiz sağ olsun gerekli girişimler başlatılmış. Bu sıkıntıyı bitirdiler. Bizim durumumuzla ilgilenen Sayın Cumhurbaşkanımız ve Dışişleri Bakanımız başta olmak üzere herkese teşekkür ediyorum. Evimdeyim, çocuklarıma kavuştuğum için çok mutluyum” dedi.

"ŞİDDETE UĞRAR MIYIZ KORKUSU OLDU"

Rehin alındıklarında başlarında durmak üzere görevlendirmiş 9 korsan bulunduğunu kaydeden Gülçür, fazla şiddet görmedikleri için şanslı olduklarını söyledi. Korsanların neredeyse hepsinde silah olduğunu belirten Gülçür, "21 gün boyunca ailemizle hiç görüştürmediler. Serbest bırakıldıktan sonra Nijerya Büyükelçiliği’ne getirilince ailemizin sesini duyabildik. Kurtulacağımıza inanıyorduk ama o stresle tabi ki bazı korkular yaşadık. ‘Korsanlar pazarlık olursa ne tavır sergilerler? Ne düşünüyorlar? Ne konuşuyorlar?’ gibi sorular kafamızı kurcaladı. Şiddete uğrar mıyız korkusu yaşadık. Çünkü kaçırıldığımız an kötü şeyler yaşadık. Bize ulaştıklarında anında silah seslerini duyduk. Arkadaşımız yanımızda öldü. Allah rahmet eylesin. Diyecek bir şey yok. Şükür olsun evimdeyim” dedi.