Günümüz koşullarına yön verecek, dünya siyasetini ve sistemini takip eden, ekonomi, tarım-hayvancılık, spor, turizm, teknoloji, ekonomi alanlarında kendini yetiştirmiş, kendi yaşadığı yeri iyi tanıyan, en az bir alanda uzman olan siyasi yapı gelecek. Ben buna inanıyorum. 
Bu siyasi sınıf, değişim aşamasında.
Yerel yönetimlerden, genel yönetime kadar buna ihtiyacımız var.
Sisteme ayak uyduran ve bu siyasi hırsa sahip olan kişi veya kişiler değişimi desteklemek zorundadır. Ve en önemlisi bu değişimin kaçınılmaz olduğunu kabul etmek zorundadırlar.
Günün gerektirdiği siyasi ehliyete sahip olmayan her yönetici, bizi geriye götürecektir. Yaşayarak görüyoruz.
Bilinçli ve kendini yetiştirmiş olan gençlerimiz sadece elini değil, vücudunu taşın altına koymak zorundadır. Bu siyasi yenilik, beraberinde köklü değişimi getirecektir.
Susmak çözüm değildir, karnımızdan konuşma dönemi bitmiştir. 
Okumak, öğrenmek, üretmek ve gelişmek zorundayız. Tembellik bizim doğamızda olmadığı gibi, bizden sonra gelecek olanlara da miras kalmamalıdır.
Bölge futbol takımlarımıza, belediyemize, muhtarlıklarımıza, sivil toplum örgütlerine, okullarımıza, sağlık ocaklarımıza, köy karakollarımıza, itfaiye istasyonlarımıza, her bir değerimize sahip çıkarak, üstüne ne koyacağımıza karar vererek, çalışmalıyız. Biri on yapmak içi çalışacağız. Bunu destekleyen bir yapı için de, mücadele etmek zorundayız. 
Yeni bir siyasi sınıf, yönetme iradesine adım atmıştır. Bu yeterli değildir, kalıcı olarak çoğalmak zorundadır. Bu yapının, yerelden genele taşınması gerekmektedir.
Önce sağlam bir irade ortaya koyacağız ve yaşadığımız memleketi, bölgemizi, köylerimizi, mahallemizi, sokaklarımızı seveceğiz.
Unutmayın! Her şey sevmekle başlar.
Güneşin Doğduğu Yerden, Herkese Selam Olsun.