Politis ve diğer gazeteler, Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis’in New York’tan dönüşünde dün ilk basın açıklamasını yaptığını ve açıklamasında Güney Kıbrıs’ın sözde MEB’inde yer alan 9’uncu parseldeki “Onasagora” doğal gaz yatağında yeterli doğal gaz bulunmadığı yönünde yapılan tespitleri değerlendirdiğini yazdılar.

Habere göre Anastasiadis, “Onasagora” yatağındaki ilk bulgular sebebiyle “hayal kırıklığına veya yanılgılara düşülmemesi gerektiğini” belirterek Norveç’teki doğal gaz sürecini örnek gösterdi.

Norveç’teki en büyük enerji kaynağının bulunabilmesi için aynı parselde dört sondaj yapılmasının gerektiğini ifade eden Anastasiadis, İsrail’in “Tamar” ve “Leviathan” yatakları için de ilk bulguların cesaret verici olmadığını savundu.

Bir gazetecinin, Güney Kıbrıs’ın doğal gaz sıvılaştırma kara terminali kurulması konusunda Rum hükümetinin planlarında değişikliğe mi gittiğini sorması üzerine ise Anastasiadis, Rum hükümetinin bu kararının “var olmaya devam ettiğini ancak bazı koşullara bağlı olduğunu” söyledi.

Anastasiadis, kara terminali kararı alındığında zengin doğal gaz yataklarının varlığına ilişkin bazı veri ve bilgilerin mevcut olduğunu hatırlatarak, bu kararın araştırmaların sonuçlarına bağlı olduğunu bir kez daha vurguladı.

NOBLE VE DELEK İSRAİL’DE SORUN YAŞIYOR

Öte yandan gazete bir diğer haberinde, Güney Kıbrıs’ın sözde MEB’inde de doğal gaz çıkarma çalışmalarında bulunan Amerikan Noble ve İsrailli Delek şirketlerinin, İsrail’in doğal gaz yataklarında yaptıkları araştırmalarla ilgili İsrail Rekabet Kurulu’nun “kartel araştırması başlatacağı” açıklamasıyla huzursuz olduklarını yazdı.

Gazete, İsrail Rekabet Kurulu’nun Noble ve Delek şirketlerinin İsrail doğal gazı araştırmalarında kartel oluşturup oluşturmadıkları yönünde araştırma başlatacağını açıkladığını ve bu açıklamanın İsrail’de gündeme oturduğunu belirtti.

Noble ve Delek şirketlerinin yaptıkları açıklamalarla İsrail Rekabet Kurulu’na sert tepki gösterdiklerini ifade eden gazete, bu karar ve İsrail’de yaşanan hükümet krizi sonrasında seçim sürecinin başlayacak olmasının durumu daha da karmaşık hale getirdiğini yazdı.

Haberde, İsrail’deki gelişmelerin Güney Kıbrıs’ı da etkileyebileceği ve Mısır’daki müşterileriyle İsrail’deki doğal gaz konusunda anlaşmaya varan iki şirketin bu planlarını uygulayamaması durumunda Güney Kıbrıs doğal gazına ağırlık verebileceği iddia edildi.