Doğuş Özokutan Çiftçioğlu
Garantiler konusunda sadece Cumhurbaşkanı’nın değil TC Dışişleri Bakanlığı’nın söylediklerini de göz önünde bulundurmak gerektiğini söyleyen Çeler, TC Dışişleri Bakanı’nın “müzakereler günümüze uyarlanabilir” dediğini ifade etti.
Durum böyleyken Cumhurbaşkanı ya da Cumhurbaşkanı Sözcüsü’nün Kıbrıslı Türkleri yok etmeye çalışıyormuş gibi konuşmaya gerek olmadığını dile getirdi.
Şu anda Suriye’ye müdahale eden ülkelere işaret eden Çeler, “Bu ülkeler garantör müdür ki müdahale ediyor” diye sordu.
Geçmiş acıların bir daha yaşanmaması için çalışmakla yükümlü olunduğunu dile getiren Çeler, geçmişte yaşananlar mutlaka yine yaşanacakmış gibi konuşmanın kimseye bir şey kazandırmayacağını söyledi.
Her iki tarafın da hassas olduğu noktalarda iki tarafın da güvende hissedeceği bir anlaşma yapılması gerektiğini dile getiren Çeler, aksi halde anlaşılamayacağını anlattı.
Masada harita yokken bu konuda konuşmanın yanlış olduğunu anlatan Çeler, Annan Planı döneminden farklı bir dönemde olunduğuna işaret etti.
Konuşmasına Mustafa Kemal Atatürk’ün Anzaklı anne babalara gönderdiği mektubu okuyarak son veren Çeler, farazi düşüncelerden milliyetçi konuşmalardan vazgeçilerek barış için çalışmaya başlamak gerektiğini ifade etti.
