Suna Erden

İnsan Hücre, Doku ve Organ Nakliyle İlgili Kuraları Düzenleyen Yasa’nın hayata geçirilmesi ve insanların orga bağışı konusunda daha duyarlı olması ile beyin ölümü gerçekleşen üç kişinin organları bağışlandı. İş kazası sonucu ağır yaralanan ve beyin ölümü gerçekleşen 34 yaşındaki Soner Çolak’ın organlarının bağışlanması ile başlayan bilinç, beyin ölümü gerçekleşen 43 yaşındaki Zeliha Çavuşoğlu’nun organlarının bağışlanması ile devam etti. Son olarak ise trafik kazası sonucu yaşamını yitiren 14 yaşındaki Mehmet Topal’ın organları bağışlandı. Üç kişiden alınan kalpler, KKTC’de kalp hastalıkları oranının çok yüksek olmasına rağmen Türkiye’ye gönderilerek oradaki hastalara takıldı. Lefkoşa Dr. Burhan Nalbantoğlu Hastanesi’nde görevli Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı Operatör Dr. Ozan Emiroğlu, yapay kalple yaşayan 3 hasta olduğunu, bu hastaların nakil beklediğini, şimdiye kadar bağışlanan 3 kalbin mevcut hastalara uymadığı için Türkiye’ye gönderildiğini söyledi. Star Kıbrıs’a konuşan Emiroğlu, ülkede birincil ölüm nedeninin kalp hastalıkları olduğunu ifade etti ve çağrıda bulundu. Emiroğlu, “Kalp yetmezliği olan ve artık ilaç tedavisine yanıt vermeyen hasta varsa, kayıtlarının alınıp listeye konabilmesi ve biran önce tedavilerinin yapılabilmesi için en kısa sürede Kalp ve Damar Cerrahisi Kliniğine başvurması gerekmektedir” dedi. 

EN ÇOK BU HASTALIKTAN ÖLÜYORUZ 

Ozan Emiroğlu, tüm dünyada kalp ve damar sistemine bağlı ölümlerin ilk sırada yer aldığını, bunu kötü huylu tümörler ve solunum yolu hastalıklarının takip ettiğini ifade ederek, gelişmiş batılı ülkelerde kalp ve damar hastalıklarından ölümlerde azalma eğilimi olduğunu, gelişmekte olan ülkelerde ise ölümlerin arttığını ifade etti. KKTC’de de birincil ölüm nedeninin Kalp ve Damar hastalıkları olduğunu kaydeden Emiroğlu, kalp ve damar sisteminden kaynaklanan ölümlerin önemli bir bölümünü ise kalp yetmezliği olduğunu kaydetti. 

AVRUPA’DAN DAHA YÜKSEK 

Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı Operatör Dr. Ozan Emiroğlu sözlerini şöyle sürdürdü: “Kalp yetmezliği kısaca; kalbin vücuttaki organlara pompalaması gereken kanı yeterince pompalayamaması olarak tarif edilebilir. Sol ve sağ kalp yetmezliği olarak ikiye ayrılabilir. Avrupa ülkelerinde görülme sıklığı yüzde 2-3 olmasına rağmen, ülkemizde görülme sıklığı ile ilgili yapılmış bir çalışma bulunmamaktadır. Ancak bizim genel olarak pratikte gördüğümüz, KKTC de bu oranın daha yüksek olduğudur.” 

KALP YETMEZLİĞİ DİĞER ORGANLARA DA ZARAR VERİYOR 

Emiroğlu, hastaneye yatan hastaların önemli bir bölümünde kalp yetmezliği bulunduğunu ifade ederek, “Ayaklarda şişlik, nefes darlığı, erken yorulma gibi yakınmalarda ilk akla gelmesi gereken tanı kalp yetersizliğidir. Kalp yetmezliğinde en önemli nokta, bu hasta grubunun tedavisinde geç kalındığı zaman, kanın vücuda yeterince kanı pompalayamamasından dolayı, vücudun diğer organlarının da zarar görmesidir. Tedavide geç kalmış hastalarda oluşan bir diğer sorun da, sadece sol kalp yetmezliği olan hastaların, doğru zamanda tedavi edilmediğinde, sol kalp yetmezliğine sağ kalp yetmezliğinin de eklenmesidir. Bu nedenle kalp yetmezliği olan hastalar yakın takipte olmalı ve geç olmadan müdahale edilmelidir” dedi. 

56w5q46546qw546q.jpg

ARTIK BİZDE DE GELİŞMİŞ TEDAVİ YÖNTEMLERİ VAR 

KKTC’de ölümlerde birinci sırada olan kalp ve damar hastalıklarının önlenmesi ve tedavisi için gerekli her türlü yatırım yapılmaya başlandığını ifade ederek sözlerini şöyle sürdürdü: “Bu ay içinde Kalp ve Damar Cerrahisi servisi, ameliyathanesi, yoğun bakımı ve havalandırma sistemleri tüm olarak bakımdan geçirilip yenilenmektedir. Fiziki şartları en iyi hale getirmekle beraber hastalarımızın sadece çok iyi donanımlı odalarla binalarla tedavi edilemeyeceğini bildiğimizden, tüm ekip dönüşümlü olarak yurtdışındaki, özellikle Avrupa’daki merkezlere gidip, oradan en güncel tedavileri adamıza taşıyıp uygulanmasını sağlamaktadır. Son aylarda gerçekleştirilen küçük kesi ile endoskopik mitral kapak değişimi ve angio yöntemiyle kasıktan girilerek uygulanan aort kapağı değişimini örnek olarak verebiliriz. “ 

BİNİN ÜZERİNDE AÇIK KALP AMELİYATI YAPTIK 

Kalp ve Damar Cerrahisi Uzmanı Operatör Dr. Ozan Emiroğlu, son dönem kalp yetmezliği olan hastalara dünyada en gelişmiş merkezlerde uygulanan tüm tedavilerin artık Lefkoşa Nalbantoğlu Devlet Hastanesi Kalp ve Damar Cerrahisi Kliniğinde de uygulanmaya başlandığını kaydetti. Emiroğlu, KKTC’deki ilk kurulan ve ilk açık kalp ameliyatının yapıldığı merkez olan Lefkoşa Nalbantoğlu Devlet Hastanesi Kalp ve Damar Cerrahisi Kliniği’nin ilk ameliyatın yapıldığı 2007 yılından itibaren 1000’in üzerinde açık kalp ameliyatı gerçekleştirdiğini söyledi. 

KALP NAKLİ YAPABİLECEK TÜM ALT YAPI VE EKİBE SAHİBİZ 

Kalp yetmezliği olan hastaların tedavisi kalp cerrahisinin en zor kısmını oluşturduğunu kaydeden Emiroğlu, bu hastalara ya ilaç tedavisi ya kalp destek cihazları takılması sureti ile tedavi şekli uygulandığını ifade ederek, uygulanan tüm yöntemlere rağmen son dönem kalp yetmezliği olan uygun hastalara ise kalp nakli yapıldığını söyledi. Emiroğlu, KKTC halkının organ bağışı konusunda modern ülkelerle yarışacak seviyede bilinçlenmeye başladığını, organ bağışının giderek istenilen seviyeye doğru geleceğini belirtti. Emiroğlu, şimdiye kadar 3 kalp bağışı olduğunu ancak KKTC’de kalp nakli bekleyen üç hastanın hiçbirine uymadığı için, bu kalplerin Türkiye’deki hastalara umut olduğunu ifade ederek, kalp nakli bekleyen 5 hastaya uygun kalp bulunana kadar yapay kalp takıldığını söyledi. Emiroğlu, “Kalp bekleyen üç yapay kalpli hastamız sağlıklı olarak yaşamlarına devam etmektedir. Kalp nakli bekleyen üç hastamıza uygun kalp bağışı yapılacağına ve başarılı operasyonlarla tedavilerinin tamamlanacağını inanıyoruz” dedi. Emiroğlu, “Kalp yetmezliği olan ve artık ilaç tedavisine yanıt vermeyen hasta varsa, kayıtlarının alınıp listeye konabilmesi ve biran önce tedavilerinin yapılabilmesi için en kısa sürede Kalp ve Damar Cerrahisi Kliniğine başvurması gerekmektedir” dedi.