Yapılan açıklamanın tamamı şu şekilde:

YAZIKLAR OLSUN

Yıllardır ülkedeki ekonomik sıkıntılara çözüm arayan İSAD, elektrikler ile ilgili yaşanan kepazelikte halkın yaşam kalitesini elinden alan ve onları klan toplumu düzeyinde yaşamaya iten başta sendikalar olmak üzere sorumluluğu bulunan herkese yazıklar olsun demektedir.

Yakın geçmişte yaşanan panda mi krizi ve arkasından gelen döviz hareketlerinde iyice kan kaybeden ekonomik yapının Türkiye’mizde yaşanan depremin ardından dibe vurması ile beraber tüm siyasilerin bütçe denkleştirmesi için kaynak aradığı bir süreçte reva görülen bu durum hangi vicdan ile açıklanabilir.  

Evinde yaşlı ve hastası olan, oksijene bağımlı yaşam mücadelesi veren insanların ölümü gerçekleştiği taktir de sorumlu olan kişiler gece yastığa baş koyduklarında rahat uyuyabilecek midir? Siparişlerini yetiştiremeyip cezaya düşen esnafın veya malı bozulup atmak zorunda kalan esnafın zararını kim ödeyecek. Sınav haftasında sınava çalışamayacak çocukların kaderleriyle oynamak bu kadar ucuz mudur?  Bu ve buna benzer örnekleri elbette çoğaltabiliriz. Bizim aklımızın almadığı bir insanın kendi ülkesine bile bile bunları nasıl yapabildiğidir. Daha da vahimi bazı muhalif siyasetçilerin bu durumdan rant çıkarmaya çalışmasıdır. Bir kez daha yazıklar olsun.

Bütün bunlar olurken İŞAD olarak bizlerin anlamakta zorlandığımız şey ise toplum olarak nasıl bu hale geldiğimizdir. Oysa daha babalarımızın dedelerimizin döneminde Rum’a karşı varoluş mücadelesi veren bu toplumun, herkesin bildiği ve hoşgörü beslediği bir toplumdan ne zamandan beri körler sağırlar durumuna geldiğimizdir. Övündüğümüz demokrasimiz bu mudur? Devleti yönetenler karar alma süreçlerinde ilgili kurumları neden dinleme nezaketi göstermez? Amaç bu toplumu daha müreffeh kılmak ise demokratik değerlerin yaşatılması ise toplumu krizlerden ve sorunlardan uzak tutmak ise gelişmiş toplumlar düzeyine çıkmak ise neden imtina edilmektedir. Peki ya sendikalar? Halkın desteğini alamayacakları eylemlerinin yaşama şansı olmadığını bilmiyorlar mı? Elbette biliyorlar. O zaman bu neyin hırsı? Kimi cezalandırıyorlar? Bu güne kadar milleti yerli yersiz sokağa döktüler de ne oldu? Baraj mı yapılmadı? Pandemi hastanesi mi yapılmadı? Külliye mi yapılmadı? Belediye reformumu yapılmadı? Yollar mı yapılmadı? …. mı yapılmadı?

İŞAD olarak bizler tarafları bir kez daha aklıselime davet ediyoruz. Kıbrıs Türküne yakışır bir demokrasi anlayışı içerisinde tarafların bir arada çalışmasını önemsediğimizi ifade ediyoruz. Halka mal olmayacak hiçbir eylemin kuru gürültüden öteye gidemeyeceğini sonucunda toplum olarak hep beraber zarar göreceğimizi ifade ediyoruz. Yaşanan bu sıkıntıyla beraber zor durumda olan esnafın emeğinin çöp olmaması gerektiğinin altını bir kez daha çiziyoruz. Bu duruma sebep verenlerin halktan özür dilemeleri gerektiğine inanıyor, takdiri Kıbrıs Türk Halkına bırakıyoruz.

Saygılarımızla.