Geçtiğimiz gün Kıbrıs Türk Öğretmenler Sendikası (KTÖS) Genel Sekreteri Şener Elcil, Rum Yönetimi Ombudsmanı Maria Stylianou-Lottides ile çift uyruklulara Kıbrıs Cumhuriyeti vatandaşlığı verilmemesi konusunu görüştü. Görüşmede Kıbrıs’ta 1974’ten bu yana yaklaşık 17 bin karma evlilik yapıldığı ve bu evliliklerden doğan çocukların önemli bölümüne “Kıbrıs Cumhuriyeti” vatandaşlığı verilmediğini konusu gündeme taşındı.

Bu konuda CTP milletvekili adayı Uluslararası İlişkiler Uzmanı Mutlu Azgın, Haberal Kıbrıslı gazetesinden Candan Mert'e  yaptığı açıklamasında,“Karma evliliklerden doğan çocuklar konusunda siyasi yakınlığa göre hareket edildiği görüşüne katılıyor musunuz?” sorusuna yanıt vererek, değerlendirmelerde bulundu.

Azgın: "KTÖS'ün girişimini  destekliyorum"

Kıbrıs Türk Öğretmenler Sendikası(KTÖS)’nın girişimini desteklediğini belirten Mutlu Azgın, karma evliliklerden kaynaklı vatandaşlık hakkının bırakın verilmemesi, konu dahi edilmemesi gerektiğini ifade etti.

Annan Planı sürecinde karma evlilikler dışında toplam 42.500 kişilik bir listenin meşruiyet kazandığını anımsatan Uzman Mutlu Azgın, yakın dönem Kıbrıs müzakereleri yakınlaşma belgelerinde, 2016 yılı itibariyle toplam 220 bin KKTC vatandaşı konusunda mutabakat olduğunu kaydetti. Bu rakamın içinde çifte uyrukluların da olduğunun aşikar olduğuna dikkat çeken Uluslararası İlişkiler Uzmanı Mutlu Azgın, “Eğer bu bir prensipse ve bu prensip benimseniyorsa, neden şimdi değil?” dedi.

Özellikle karma evliliklerden kaynaklı mağduriyet yaşayan kişilerin bulunduğunu belirten Azgın, iç hukuku tüketerek meselenin Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi'ne götürülmesi gerektiğini aktardı. Bu sürecinuzun, meşakkatli ve pahalı bir süreç olacağını ve bu nedenle, maddi ve manevi dayanışmaya ihtiyacının bulunduğunu söyleyen Mutlu Azgın, Kıbrıs Cumhuriyeti’nin insan haklarına aykırı uygulamaları derhal sonlandırması gerektiğini de sözlerine ekledi. 

“En akıllıca yöntem mağdurların örgütlenmesi”

Federasyon hedefiyle uğraş veriliyorsa, her şeyden önce her iki tarafta da federal bilincin hakim olmasının şart olduğunu ifade eden Uluslararası İlişkiler Uzmanı Azgın, “Bu insanlarımızın derdi bizim derdimizdir.” dedi.

Kıbrıs müzakereleri ve Avrupa Konseyi nezdinde konuyla ilgili girişimlerinin bilindiğini dile getiren Azgın, bu konunun peşini bırakmayacaklarını aktardı. Yapılan bu girişimin, insan haklarını önemseyen tüm siyasal partiler ve sivil toplum kurumları tarafından desteklenmesi gerektiğinin altını çizen Mutlu Azgın, bu aşamada en akıllıca yöntemin, mağdurlarınher şeyden önce bir çatı altında örgütlenmesi, siyasal ve hukuksal açıdan en geniş toplumsal paydaşlarla birlikte yol haritası çizmesi olduğunu kaydetti.

Uzman Mutlu Azgın, çift uyrukluların mağduriyetinin, çözümü beklemeyecek kadar güncel ve meşru bir hak olduğunu ve mücadelenin hemen şimdi verilmesi gerektiğini ifade etti.

“Birçok konuda Kıbrıs Cumhuriyeti Anayasası ihlal ediliyor”

İnsanı insan olarak değil, belli bir grubun üyesi, belli bir politikanın aracısı olarak görmeye başlanıldığı anda, insanınhem kişiliksizleştirildiğini ve nihayetinde insansızlaştırıldığını kaydeden Mutlu Azgın, insanın o noktada ya bir grubun üyesi,ya da bir politikanın enstrümanı olduğunu belirtti.

Bu zihniyetin başkalaşması gerektiğini söyleyen Azgın, “Federal kültürde yeri olmayan bu ve benzeri bakış açılarından her iki toplum da uzaklaşmalıdır.” ifadelerini kullandı.

Kendisi ileaynı ilkokula gitmiş, teneke kutuyu ezerek çıplak ayakla top oynamış insanların her şeyden önce insan olduğunu belirten Mutlu Azgın, bu insanların aynı zamanda kendi arkadaşları olduğunu ve kendisinin ne hakkı varsa onların da olması gerektiğini savunurken, “Mağduriyetleri benim de mağduriyetim, dertleri benim de derdimdir.” dedi.

Azgın, kendilerinin federasyon istediklerini ancak hayatın her alanında federal değerler benimsenmezse, ‘teknik bir devlet yapılanmasını’ ifade eden federasyona ulaşmanın mümkün olmayacağını kaydetti. Birçok konuda Kıbrıs Cumhuriyeti Anayasası’nın ihlal edildiğini savunan Uzman Mutlu Azgın, bu konunun ihlal edilen konulardan yalnızca bir tanesi olduğunu dile getirdi.

“Geleceği barış içinde birlikte kuracağız”

Uluslararası İlişkiler Uzmanı Mutlu Azgın, istisnai vatandaşlıklar altında, çok farklı siyasi gerekçelerle verilen vatandaşlıkların, karma evlilikler veya Türkiyeli anne-babadan doğmuş ve ömrü hayatında Türkiye'ye dahi gitmemiş, gitse bile yabancı hissetmiş insanların karıştırılmaması gerektiğini aktardı. Geleceğin bu insanlar ile birlikte kurulacağını belirten Azgın, konuşmasında “Biz bu insanlarla beraber büyüdük, beraber ürettik ve bu toprakları beraber vatan bildik, vatan yaptık. Geleceği de birlikte kuracağız. Çeşitlilik içinde, barış içinde.” İfadelerine yer verdi.