Piers Morgan...

55 yaşında, İngiliz gazeteci...

ITV’de haftada üç gün sabah programı sunuyor...

Çok önemli bir meslektaş...

Geçenlerde, Nelson Mandela’dan bahsetti.

Ve dedi ki, “... Mandela, 18'i küçük 7x8 ayaklık bir beton hücrede olmak üzere,  27 yıl hapis yattı. İyimserliğini asla kaybetmedi ve dünyayı değiştirmek için dışarı çıktı. Mandela’nın mottosu şöyleydi:

‘Tamamlanana kadar, her zaman imkansız gibi görünüyor.’”

Ve Morgan akledi: “... Bu kanlı virüsü yeneceğiz. Zaman alabilir ve cesaret ister, ama yeneceğiz...”

-*-*-

Amerika’nın en eski haftalık dergisi The Nation, gazetecilik ve gazetelerle ilgili muhteşem bir analiz yayınladı ve halka çağrı yaparak, “Covid – 19 ile savaşmak mı istiyorsunuz? Yerel gazeteciliği destekleyin” dedi.

Aynı derginin başyazısında, “... Okuyucuyu coronavirüsün etkileri konusunda  bilgilendirmek bir kamu hizmetidir” dendi.

-*-*-

New York Valisi Andrew Cuomo “New Yorklular için doğru, zamanında bilgi almak ve medyanın rolü, hiçbir zaman bundan bu kadar önemli olmamıştı” dedi.

-*-*-

Washignton Post editörü Marty Baron’un  “gazetecilik” tanımı da çok önemliydi: “... (Gazetecilik) her zaman demokrasinin kalbindedir ama şimdi halk sağlığı için hayatidir”.

-*-*-

İngiltere’de ulusal gazeteler, 12 hafta herkesin kapısına bedava gazete dağıtmayı önermeye başladı. 12 hafta sonrasında ise dağıtım parası istenebileceğinin mesajları verildi.

Bu arada ülkedeki tüm gazete sahipleri ve yöneticileri ortak bir noktada buluşup, reklam veren şirketlere çağrı yaptı ve “şu anda İngiliz gazeteciliğinin önünü kesme değil, destekleme zamanıdır” dedi.

Reklamların devamı talep edildi.

-*-*-

Avrupa’da bir çok gazetecinin ya maaşları kesildi ya da bi rçoğu işten ayrılmak zorunda kaldı.

Brüksel'deki Gazetecileri Koruma Komitesi'nin (CPJ) önemli aktivistlerinden Tom Gibson, "Gazetecilerin işi çok zor olacak," dedi.

Gibson, bu kötü günlerde “Güvenilir ve yüksek kaliteli bilgilere erişimin sağlanmasında gazetecinin rolünün kritik olacağını" da sözlerine ekledi.

-*-*-

Bir çok AB ülkesinde işini kaybeden gazeteciler de dahil olmak üzere, on binlerce kişi, AB Komisyonu’nun toplam 100 milyar Euro’luk desteğinden faydalanacak. (Biz değil, Avrupalılar).

-*-*-

Danimarka Hükümeti, ülkedeki gazetelere 24 milyn Euro maddi destek verilmesini kararlaştırdı.

Güney Kıbrıs da gazete, radyo ve televizyon çalışanlarına destek programı açıkladı.

-*-*-

Ve Dünyaca ünlü İngiliz gazetesi The Guardian’ın uyarısı yerindeydi:

“... Sosyal medya, ama özellikle Facebook ve Twitter’da paylaşılan haberlerin, tehlikeli, yanlış haberler olduğunu reklam verenler çok iyi biliyorlar”...

-*-*-

Geçenlerde de yazmıştım:

“...KKTC’de önce Radikal adlı gazete yayınlarını durdurdu. Sonra coronavirüs kriziyle birlikte, Haberci, Kıbrıs Postası, Vatan, Haberal Kıbrıslı, Star, Volkan, Kıbrıs Manşet, Havadis ve Halkın Sesi, baskıdan vazgeçti; internet yayınlarıyla yaşamını sürdürüyor.

Cuma günü, Afrika, Yenidüzen, Kıbrıs, Diyalog, Haberatör, Detay, Yeni Bakış, Nacak ve Güneş basılmaya devam eden gazetelerimizdi.”

Dün Pazartesi’ydi...

Aydın Akkurt aradı; “artık Nacak da digitale geçti” dedi.

Nacak da basılmayacak.

-*-*-

Ötekiler ne kadar devam eder bilemiyoruz.

Bildiğimiz, devam edenlerin hemen tümünde personel masrafları kısılmak zorunda kalındı.

Yani, bir çok arkadaşımız durduruldu.

Basın – Sen ve Gazeteciler Birliği’nin bu konuda tedbir alınması gerektiği çağrısı, yerinde bir çağrıdır.

-*-*-

Her sektör çok zor durumdadır.

Gazeteler de bunlar arasında...

Efendim, 20 hatta 21 gazetemiz vardı.

Çok fazlaydı...

Bu yorum hem doğru hem yanlış...

Doğru, çünkü gerçekten büyük çoğunluğu, Marslılar tarafından çıkarılıyordu. Ve devlet bunu görmemezlikten geliyordu.

Yani şunu demek istiyorum; gazetelerin bir çoğu, sosyal güvenlikle hiç bir bağı olmayan, yasadışı çalışma koşulları ile bedava TAK haberleri, bazı uydurma yorumlar ve her türlü hırsızlığa açık yayıncılık politkası ile devam ediyordu.

Yanlış, çünkü kurunun yanında yaşlar da yandı, bi rçok kişi ekmeğini kaybetti.

-*-*-

Evet, artık hiç bir şey eskisi gibi olmayacak.

Bu yüzden, herşeyin eskisinden daha iyi başlaması adına, hem mevcut hükümet hem de muhalefetin, herkesin katılabileceği bir sanal ama ciddi tartışma platformunda görüşlerini ortaya koyması gerekiyor.

-*-*-

Bu ülkede artık kara para aklanmasın.

Vergi adaleti sağlansın.

Kadın satılmasın.

Köle çalıştırılmasın.

Adalet çok sağlam olsun.

Yasama, eleştirilemez hıza ulaşsın; yargı tartışma götürmez bağımsızlığa kavussun, yürütme talimat almasın.

Medya, özgür olsun.

-*-*-

Bir şekilde bu günlerin geçeceüi insancındayım.

Kıbrıslı affınıza sığınarak, “coronavirüsü ya atlatacağız ya da bize atlayacak!”...

Ama bir şekilde geçecek, gidecek.

-*-*-

Önemli olan yeni dönemi, sil baştan tasarlayabilmek...

Şimdiden başlamak lazım...

-*-*-

Daha dil, daha şeffaf, daha hesap verebilir, daha demokratik, daha bağımsız bir ülkemiz olacak mı olmayacak mı?

Buna da birlikte karar vermemiz için çok büyük bir fırsat yakalamış durumdayız!

Evet, gelin her şeyi konuşalım; Türkiye’yi de, Kıbrıs Cumhuriyeti’ni de!

Her ikisiyle ilişkimizin geleceğini de!

Ben her görüşe saygılıyım!

Siz de öyle olun, herkesi dinleyelim, dinleyin...

Sıfırdan başlayalım...

Başlamak zorunda kalacağız çünkü!