BAŞBAKAN YARDIMCILIĞI VE DIŞİŞLERİ BAKANLIĞI İSRAİL VE ABD’Yİ KINADI

Başbakan Yardımcılığı ve Dışişleri Bakanlığı, Gazze’de yaşanan olaylardan dolayı Amerika Birleşik Devletleri (ABD) ve İsrail’i kınadı.

Başbakan Yardımcılığı ve Dışişleri Bakanlığı’ndan yapılan yazılı açıklamada, “ABD, uluslararası hukuk ve uyuşmazlıkların barışçıl yöntemlerle çözülmesi gereği hilafına Arap-İsrail savaşlarına benzer şekilde barışı tehlikeye atan yeni bir vahim hataya imza atmıştır. Dünyanın gözü önünde, insanların yaşam hakkını elinden alan bu olaylara sebebiyet vermesi nedeniyle ABD’yi ve sivillere karşı orantısız silahlı güç kullanmaktan çekinmeyen İsrail devletini kınıyoruz” denildi. 

Açıklamada, Filistin topraklarında, Filistin halkının haklarını ve hassasiyetlerini yok sayarak yaratılmak istenen oldu-bittiler sonucunda ortaya çıkan can kayıplarından derin üzüntü duyulduğu da dile getirildi.

“KKTC olarak, gerek bu bölgede gerekse dünyanın herhangi bir yerinde uzun yıllardır devam etmekte olan bu türden uluslararası uyuşmazlıklarla ilgili olarak şiddeti tetikleyecek yaklaşımlardan uzak durulması gereğini ve uyuşmazlık taraflarının barışçıl bir diyalogla sorunları aşmaya çalışmaları ihtiyacını yeniden hatırlatırız” denilen açıklamada, “Bu vesileyle başta BM ve AB olmak üzere uluslararası örgütleri ve uluslararası toplumu bu vahim gelişmelere karşı tedbir almak için harekete geçmeye davet ediyoruz” ifadesi kullanıldı.

FİLİSTİN HALKINA DESTEK

İslam İşbirliği Teşkilatı’nın Türkiye’nin çağrısı üzerine olağanüstü toplanacak olmasını önemli olduğu kaydedilen açıklamada, “Toplantıda KKTC olarak yerimizi alıp Filistin halkı ile dayanışmamızı ortaya koyarak uluslararası toplumun bir parçası olma irademizi bir kez daha göstereceğiz” denildi.

ETKİN BİR GARANTİ SİSTEMİ

Açıklamada “Sivillere karşı yaşanan bu şiddet olayları, bir toplumun var olabilmesi açısından güvenliğin aslında halen en önemli unsurlardan birisi olduğunu bir kez daha hepimize göstermiştir. Bu bağlamda Kıbrıs Türk Halkının, güvenliğini sağlayacak etkili bir garanti sistemini neden talep ediyor olduğunu anlamakta zorlanan ya da anlamak istemeyenlerin Filistin’de yaşananları dikkatle izlemesinde yarar görüyoruz” ifadeleri kullanıldı.

* * * 

KSP: “İSRAİL DEVLETİNİN VAHŞETİNİ ŞİDDETLE KINIYORUZ”

Kıbrıs Sosyalist Partisi (KSP), İsrail’in  Filistin halkına yönelik saldırılarını şiddetle kınadığını açıkladı.

KSP Merkez Komitesi’nden yapılan açıklamada, “Kendini, dünya barışının koruyucusu olarak lanse eden, Kıbrıs'ta barış yapılması için uğraştığı iddia edilen ABD emperyalizmi, Kudüs’ü İsrail’in başkenti ilan ederek ve elçiliğini Kudüs’e taşıyarak yeni bir provokasyona girişti” ifadeleri yer aldı.

“Kıbrıs Sosyalist Partisi olarak Siyonist faşist İsrail yönetiminin bu vahşetini şiddetle kınıyoruz” denilen açıklamada, “vahşetin durması için  tüm sendikalar ve devrimci demokratik örgütlerin  derhal tepki koyması gerektiği” vurgulandı.

Açıklamada, Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile Türkiye hükümetinin ABD’nin provokasyonuna karşı aldığı tavrın  “laf ebeliğinden” öteye gidemediği de iddia edildi.

* * * 

SOL HAREKET: “İSRAİL’İN FİLİSTİN HALKINA YÖNELİK SALDIRILARI NAZİ FAŞİZMİNDEN FARKSIZ”

Sol Hareket,  İsrail'in Filistin halkına yönelik saldırıları ve uygulamalarının   Nazi faşizminden farksız olduğunu belirtti.

Sol Hareket adına açıklama yapan Abdullah Korkmazhan,  İsrail'in Kudüs'ü başkent yapma girişimi ve “emperyalist” ABD'nin elçiliğini Kudüs'e taşımasının, üstelik  bunu   Filistinliler için 'Büyük Felaket' olarak tanımlanan Nakba'nın yıl dönümünde yapmasının  tam anlamıyla bir provokasyon olduğunu kaydetti.

Korkmazhan, Birleşmiş Milletler ve bir çok devletin  Filistin'de yaşanan katliama gözlerini kapatarak,  İsrail devletinin işlediği suçlara meşru zemin sağladığını ifade etti.

Korkmazhan, “Filistin'de yaşanan katliam ile aynı saatlerde kıyılarımıza vuran mülteci cesetlerinin failleri de Ortadoğu'yu kan gölüne çeviren emperyalist barbarlardır. Irak, Suriye ve diğer bölge ülkelerinde emperyalizmin eli ile yürütülen vekalet savaşları ve doğrudan saldırılar nedeniyle, ülkelerini, evlerini ve ailelerini terk etmek zorunda kalan insanlar, ne yazık Akdeniz'de boğularak ve çeşitli şekillerde can vermektedir” dedi.

Sol Hareket olarak  emperyalizmi lanetlediklerini vurgulayan Korkmazhan,  İsrail’e karşı  direnen Filistin halkı ve emperyalizme karşı direnen bölge halklarına dayanışma belirtti.

Korkmazhan, her türlü emperyalist saldırganlığa son verilmesini,”Siyonist” İsrail’in saldırılarını durdurmasını, işgal ettiği topraklardan şartsız geri çekilmesini ve Filistin’in özgürlüğünün önündeki engellerin kaldırmasını talep etti.

* * * 

MDP, İSRAİL SALDIRILARINI KINADI

Milliyetçi Demokrasi Partisi (MDP), İsrail’in Filistin halkına yönelik saldırılarını kınadı.

MDP Başkanı Genel Başkanı Buray Büsküvütçü yaptığı yazılı açıklamada, “İsrail’in Gazze’de Müslüman Filistinlilere karşı başlatmış olduğu soykırım girişimini lanetliyoruz” ifadelerini kullandı.

Büsküvütçü, “Filistinli Müslümanların emperyalist güçler tarafından acımasızca katledilmesine göz yummanın kendini insan olarak tanımlayabilen hiç kimse için mümkün olamayacağını” belirtti.

Büsküvütçü, ABD’nin büyükelçiliğini Kudüs’e taşıması ve Kudüs’ü İsrail’in başkenti olarak ilan etmeye çalışmasının  İslam dünyasının kabullenebileceği bir durum olmadığını kaydetti.

* * * 

DİN İŞLERİ BAŞKANI ATALAY, TÜM İNSANLARI HER TÜRLÜ ZULMÜN DURDURULMASI İÇİN EYLEME GEÇMEYE DAVET ETTİ

Din İşleri Başkanı Talip Atalay, Filistin’de gerçekleşen katliamı sadece kınama/lanetleme ile geçiştirmeyi reddederek, daha ötesine geçerek, sorumluluğunun farkında, vicdan sahibi tüm insanları başta yaşam hakkına kasteden, hiçleştiren her türlü zulmün durdurulması için eyleme geçmeye davet etti.

Atalay, Filistin’de dün gerçekleştirilen katliamda hayatını kaybedenlere Allah’tan rahmet, yaralılara acil şifa, acılı ailelerine de sabırlar diledi.

Din İşleri Başkanı Talip Atalay yaptığı yazılı açıklamada,ABD'nin Tel Aviv Büyükelçiliği'ni Kudüs'e taşıması ve İsrail askerlerinin Gazze sınırında bu kararı protesto eden silahsız 60’a yakın Filistinli Müslümanı dünyanın gözlerinin önünde acımasızca katledip binlercesini yaralamasının kendilerini tarifsiz üzüntüye sevk ettiğini söyledi.

“ZULÜM KİME, NEREDE VE NE ZAMAN YAPILIRSA YAPILSIN ZULÜMDÜR”

En kötüsünün de böylesine acımasız bir katliamın ve öncesinde de benzerlerinin, defalarca benzer acılar yaşamış bir milletin çocuklarınca kurulan devlet tarafından gerçekleştirilmesi olduğunu belirten Atalay, “Filistinlileri katletmeyi adeta kendisine hak gören İsrail Devleti'nin bu vahşi tutumu, aynı zamanda tarih boyunca haksız olarak katledilen Musevilerin hatıralarını da kirletmektedir. Zulüm kime, nerede ve ne zaman yapılırsa yapılsın zulümdür, mazlumların çocuklarından dahi olsa zalim de zalimdir” dedi.

Müslümanların, inancı, etnisitesi, coğrafyası ne olursa olsun masum bir insanı katledenin tüm insanlığı katletmiş gibi olacağı İlahi kaidesine uyarak, masumun yanında olmak ve zalim için dahi adaleti istemekle yükümlü olduğunu ifade eden Atalay, “Söylem bazında, barış, insan hak ve özgürlükleri ve demokrasi gibi değerleri tekelinde gören, bu tepeden bakış açısıyla özgürlük ve medeniyet getirme iddiasında bulunan dünya, özgürleştirme iddiasıyla girdikleri coğrafyalarda bugün varılan sonuçları iyi analiz etmeli ve buralarda yok olan ve olmakta olan hayatların sorumluğunu da almalıdır” ifadelerini kullandı.

Atalay, dünyadaki güç sahiplerinin, gözleri önünde gerçekleşen dünkü katliam ve benzerlerini üzüntü, kınama ve sözlü lanetleme gibi durumu asla iyileştirme yönünde değiştirmeyen söylemlerle geçiştirdiğini belirterek, barış ve temel insan haklarının korunmasına neredeyse hiç katkısı olmayan bu düzeydeki tepkilerin, defalarca tecrübe edildiği, zulmü engellemediği gibi, adeta devamına kapı aralamaya dolaylı katkı sağladığını vurguladı.

Dünyanın neresinde olursa olsun, yaşanan her türlü insanlık dramının en büyük sorumlularının, bunlara doğrudan yol veren, gücü varken müdahale etmeyen irili ufaklı güç sahipleri olduğunu dile getiren Atalay, kötülüğe karşı üzerine düşeni yapmayan her insanın olaydan ayrıca sorumlu olduğunu söyledi.

Atalay, “Cesetleri dağlarda, çöllerde, denizlerde kaybolan, sahillere vuran ve neredeyse ölümleri kanıksanan, başta kendi coğrafyamız olmak üzere, savaş, zulüm ve yokluk mağdurlarının her birisinin de sorumluluğu tek tek hepimizindir” dedi.

* * *

KTÖS: “ORTADOĞU’DA YAŞANAN KIYIMIN SORUMLULARINI LANETLİYORUZ”

Kıbrıs Türk Öğretmenler Sendikası (KTÖS), dünyada barışın önemini vurgulayarak, Ortadoğu’da yaşanan kıyımın sorumlularını lanetlediğini bildirdi.

KTÖS Genel Sekreteri Şener Elcil, yazılı açıklamasında, Amerikan emperyalizmi ve işbirlikçi taşeronların doymak bilmez kapitalist açlığı adına dünyayı yok oluşa sürükleyen, insanlık değerlerini yok eden politikaları sonucu Ortadoğu’nun adeta bir cehennem ateşine dönüştüğünü kaydetti.

Amerikan işgali ile felaket yaşamaya devam eden Afganistan ve Irak yanında Suriye’de devam eden vahşete, dün Filistin’deki katliamların da eklendiğini belirten Elcil, ABD’nin çok uluslu tekellerinin Ortadoğu’daki enerji kaynaklarını sömürmek ve silah ticareti ile daha çok zenginleşmek adına bölgede yaşayan halkları birbirine düşüren faaliyetlerinin bu savaşların temel nedenleri olduğunu ifade etti.

Elcil, faşist diktatörlüğün en güzel örnekleri olan ülkelerin, ABD Başkanı Trump’tan talimat alarak bu kıyıma ortak olduklarını ifade ederek, kıyılara vuran cesetlerin de Filistin’de katledilen insanların da, bölgede devam eden savaşların da sorumlusunun, uluslararası tekellerin kuklası ABD Başkanı Donald Trump ve onunla işbirliği yapan diktatörler olduğunu iddia etti.

* * *

BKP GENEL BAŞKANI İZCAN, İSRAİL’İN GERÇEKLEŞTİRDİĞİ KATLİAMI KINAYIP LANETLEDİ

Birleşik Kıbrıs Partisi Genel Başkanı İzzet İzcan, İsrail devletinin, Gazze- İsrail sınırında masum ve silahsız sivil Filistin halkına karşı gerçekleştirdiği katliamı şiddetle kınayıp lanetlediklerini belirtti.

İzcan yaptığı yazılı açıklamada, “30 Mart tarihinden bu yana toplam 104 sivilin, İsrail askerleri tarafından öldürülmesi, dünya için utanç tablosudur” diyerek, Amerika Birleşik Devletleri’nin Tel Aviv’deki ABD Büyükelçiliğini Kudüs’e taşıma kararının İsrail’i cesaretlendirerek, katliamın zeminini oluşturduğunu söyledi.

“ABD Başkanı Donalt Trump’ın dakikalar önce attığı tweet’te ‘İsrail için büyük gün. Tebrikler’ ifadelerini kullanması, katliamların arkasında kimin olduğunu açıkça göstermektedir” diyen İzcan, Anglo Amerika emperyalizminin tek amacının ülkeleri bölüp parçalayarak, sömürmek ve işgallerini sürdürmek olduğunu ifade etti.

* * *

DIŞ BASIN BİRLİĞİ İSRAİL’İ KINADI

Dış Basın Birliği, İsrail’i Gazze-İsrail sınırında Filistinlilere düzenlediği saldırıdan dolayı kınadı.

Dış Basın Birliği’nden yapılan yazılı açıklamada, ABD’nin Büyükelçiliğini Kudüs’e taşımasıyla bölgeye yeni “kin ve nefret  tohumları” ekildiğini, mevcut kaos ortamını pekiştirdiğini, silahsız bir şekilde gösteri yapan onlarca Filistinlinin İsrail askerlerince katledilmesine yol açtığını kaydetti.

Açıklamada, “Bölge insanlarının  daha fazla zarar görmemesi,  dünyada hukuk ve adalet gibi kavramlara olan inancın daha fazla zedelenmemesi ve bölgenin daha büyük , daha  kötü olaylara sürüklenmemesi için ABD – İsrail ikilisini mevcut tutum ve kararlarını değiştirmeye davet ediyor, yaşanan insanlık dışı saldırıyı esefle kınıyoruz” denildi.

* * *

TİCARET ODASI İSRAİL’İ KINADI

Kıbrıs Türk Ticaret Odası, Filistin’de yaşanan olayları, İsrail askerlerinin göstericilere ateş ile karşılık vererek çok sayıda insanın ölümüne ve binlerce insanın yaralanmasına yol açmasını şiddetle kınadı.

Oda’dan yapılan yazılı açıklamada, “Bu gelişmelerde rol oynayan bütün devlet adamlarını, daha soğukkanlı ve bilinçli olarak terörün kaynaklarını kurutmaya; doğal kaynakları küresel refahın gelişmesi için hakça kullanmayı müzakereler yolu ile temin etmeye çağırırız” denildi.

Orta Doğu’da yaşanan kanlı çatışmalar ve bunların sonucu olarak ortaya çıkan insanlık dramlarının herkesi  derinden yaraladığı vurgulanan açıklamada, “Bu çatışmalar, gelecekte daha huzurlu ve daha refah yaşama umutlarını da yok etmekte, bölge halklarının genç kuşaklarını umutsuzluğa düşürürken, terörizmin tuzağına itmektedir” vurgusu yapıldı.

Açıklamada, şunlar kaydedildi:

“Zengin petrol ve doğal gaz kaynaklarına sahip Orta Doğu’da, enerji kaynaklarını kontrol etmek amacıyla sürdürülen mücadele içinde, başta yaşam hakkı olmak üzere temel insan haklarının bu kadar pervasızca çiğnemesi, bu kaynaklar kullanılarak ulaşılacağı varsayılan daha müreffeh bir yaşam için de büyük bir tehdit oluşturmaktadır. Görüyoruz ki köktencilik ve terör, sadece Orta Doğu için değil, bütün dünya için ciddi bir tehdit haline gelmiştir. Köktenciliğe ve teröre şiddetin dozunu artırarak yanıt vermek, tam anlamı ile kısır bir döngü yaratmaktan başka bir anlam taşımaz ve insanlık için daha büyük bir tehdit oluşturur.

Bu bağlamda dün, Filistin’de yaşanan olayları, İsrail askerlerinin göstericilere ateş ile karşılık vererek çok sayıda insanın ölümüne ve binlerce insanın yaralanmasına yol açmasını şiddetle kınarız. Bu gelişmelerde rol oynayan bütün devlet adamlarını, daha soğuk kanlı ve bilinçli olarak terörün kaynaklarını kurutmaya; doğal kaynakları küresel refahın gelişmesi için hakça kullanmayı müzakereler yolu ile temin etmeye çağırırız.”

* * *

DAÜ-SEN: “ABD VE İSRAİL’İ KINIYOR, SAYIN REKTÖR’Ü HATASINI DÜZELTMEYE DAVET EDİYORUZ”

DAÜ-SEN, DAÜ Rektörü Prof. Dr. Necdet Osam’ın İsrail'in Gazze Şeridi'nde işlediği katliam ile ilgili yapmış olduğu açıklamada, "Ayrıca şunu da belirtmek isterim ki, okulumuzda herhangi bir İsrailli öğrenci yoktur başvuruları da kabul edilmeyecektir” dediğini belirterek Osam’ı eleştirdi.

DAÜ-SEN yaptığı açıklamada, Filistin’de yaşanmakta olan insanlık dramının ve vahşetin kendilerini derinden üzdüğünü belirterek, bu katliama sebep olan ve yapan ABD ve İsrail yönetimlerini şiddetle kınadığını belirtti.

Halkların kardeşliğinin suçsuz, günahsız insanları dışlamakla sağlanmayacağını hatırlatan 
DAÜ-SEN,  İsrail hükümetinin yapmış olduğu vahşeti tüm İsrail halkına mal etmenin büyük bir hata olduğunu söyledi.

DAÜ-SEN, “Barışın, insanlığın dini, dili, ırkı, rengi, milliyeti olmaz Sayın Rektör. Unutulmamalıdır ki İsrail'de barış için mücadele veren binlerce insan vardır. Önemli olan insanlıktır. Bir katliama suçsuz insanları cezalandırarak karşılık veremezsiniz. Hem de bir bilim yuvasında” dedi.

DAÜ-SEN, Rektör’den yapmış olduğu bu üzücü açıklamayı derhal düzeltmesini beklediklerini belirterek, DAÜ’nün kapılarının ve kucağının öğrenciler arasında hiçbir ayırım yapmadan herkese açık olduğunu kaydetti.

* * *

GÜÇ-SEN, FİLİSTİN HALKINA YAPILAN SALDIRIYI KINADI

Gümrük Çalışanları Sendikası (Güç-Sen), “Filistin halkına yapılan orantısız saldırıyı” kınadı.

Güç-Sen Başkanı Derviş Dağman yaptığı yazılı açıklamada, ülkenin  de içinde olduğu Akdeniz’in  ceset yatağı haline döndüğünü,  kıyılara, 7 yaşından 70 yaşına kadar masum insan bedenlerinin  vurmakta olduğunu, Irak’tan Suriye’ye milyonlarca insanın  öldüğünü, öldürüldüğünü,  şimdi de Filistin’de masum halkın üzerine ateş açılarak 60’tan fazla insan öldürüldüğünü kaydetti.

Terörizmin dini dili ve ırkı  olmadığını ve hepsini toptan lanetlediklerini kaydeden Dağman, yıllarca varoluş mücadelesi veren Kıbrıs Türk halkının  mazlum milletlerin yanında  olmaya devam edeceğini ifade etti.

Dağman, “Sendikamız Güç-Sen de, komşumuz Ortadoğu halklarına yapılan bu zulmü kınarken; sağduyu sahibi tüm insanlara barış çağrısını yineler. Filistin halkına yapılan bu orantısız saldırıyı şiddetle kınarız” ifadelerini kullandı.

* * *

KTOEÖS: ”ABD İLE İSRAİL’İN YAPTIKLARININ HİTLER’İNKİNDEN BİR FARKI YOK”

Kıbrıs Türk Orta Eğitim Öğretmenler Sendikası (KTOEÖS),  “ABD’nin  işbirlikçisi İsrail ile birlikte Filistin’de yaptığı hamle ile çok sayıda insanın ölümüne, binlercesinin yaralanmasına neden olmasının, Nazi Almanya’sında Hitler’in yaptıklarından hiçbir farkı olmadığını” belirtti.

KTOEÖS Başkanı Selma Eylem yaptığı yazılı açıklamada, emperyalist ülkelerin, temel insan haklarını yok sayarak Ortadoğu’daki petrol ve doğalgaz kaynaklarını kontrol etme kavgasının  bölgede, Akdeniz’de ve tüm dünyada büyük bir tehdit oluşturduğunu vurguladı.

Eylem, “Ortadoğu’da yaratılan ve binlerce kişinin yaşam hakkının elinden alındığı çıkar savaşını, İsrail devletinin Filistinlilere yönelik zulmünü ve katliamını şiddetle kınıyor, bölgedeki doğal kaynakların tüm dünyanın yararına, eşit ve adil bir şekilde kullanılabilmesi için şiddet ve teröre son verilerek, insanlığın kendi ırkını katletmesini bırakıp “Barış” sağlanması çağrımızı yineliyoruz” ifadelerini kullandı.

* * *

DİN GÖREVLİLERİ SENDİKASI, İSAİL’İ LANETLEDİ

Din Görevlileri Sendikası, Gazze sınırında 60'dan fazla sivili katleden, 3 bine yakın masumu yaralayan İsrail'i şiddetle lanetlediğini belirtti. 

Din Görevlileri Sendikası Başkanı Süleyman Çakır yaptığı yazılı açıklamada, “ABD'nin bizleri şaşırtmayan, bu taraflı ve Filistinli mazlumları yok sayan tahrik edici tutumu özelde Ortadoğu'yu, genelde bütün dünyayı daha istikrarsız bir yer haline getirmekten başka bir işe yaramayacaktır” dedi. 

ABD, İsrail ve Arap Birliği’ne eleştirilerde bulunan Çakır, bütün bu bulanıklıklar içerisinde ortaya berrak bir şekilde çıkan tek ülkenin Anavatan Türkiye, gür sedasıyla ses veren tek halkın da Türk halkı olduğunu söyledi. 

Diğer Müslüman ülkelerden ve dünyada yaşayan Müslümanlardan ses çıkmamasını da eleştiren 
Çakır, şöyle devam etti: 

“Bu duygu ve düşüncelerle, Gazze’de şehit olan Filistinli kardeşlerimize Allah’tan rahmet, Ramazan iklimine adım attığımız bu günlerde, Filistinli kardeşlerimizi bir parçamız gibi hissetmeye devam edebilmeyi Yüce Rabbimden bizlere her daim nasip etmesini diler, Mübarek Ramazan ayında zalimleri Kadir-i Mutlak olan Yüce Allah'a havale ederim.”

* * *

MECLİS BAŞKAN YARDIMCISI TÖRE: ”FİLİSTİN HALKINA SOYKIRIMI GÖRDÜKÇE TÜRKİYE’NİN ETKİN VE FİİLİ GARANTİSİNE DAHA ÇOK İHTİYACIMIZ OLDUĞU ORTAYA ÇIKAR”

Cumhuriyet Meclisi Başkan Yardımcısı Zorlu Töre, “Filistin halkına yapılan soykırımı gördükçe Kıbrıs’ta Türkiye’nin etkin ve fiili garantisine daha çok ihtiyacımız olduğu ortaya çıkar” dedi.

Meclis Başkan Yardımcısı Töre yazılı açıklamasında, Filistin halkına karşı yürütülen katliamın yıllardır soykırım olarak devam ettiğini belirterek, bu soykırımın destekleyicileri ve kışkırtıcıları arasında başta ABD olmak üzere AB’nin güçlü ülkelerinin de yer aldığını kaydetti.

“Amerika’ya dur diyecek yeni bir dünya düzeni mutlaka oluşmalıdır” diyen Töre, Türkiye Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “Dünya beşten daha büyüktür” ifadesinin gerçeğin ifadesi olduğunu kaydetti.
Emperyalizmin, sömürgeciliğin ve soykırımların kol gezdiği Doğu Akdeniz’de ve Orta Doğu’da Kıbrıs Türk halkının en büyük güvencesinin Türkiye ve Türk ordusu olduğunu vurgulayan Töre, Kıbrıs Türk halkının tek taraflı müdahale hakkını ortadan kaldıracak yeni bir garanti sistemini asla kabul etmeyeceğini ifade etti.

Cumhuriyet Meclisi’nin Türkiye’nin etkin ve fiili garantisinin sulandırılmasına ve etkisiz hale getirilmesine müsaade etmeyeceğini ifade eden Töre, Guterres çerçevesini Cumhuriyet Meclisi’nde tartışmak mecburiyetinde olduklarını belirtti.

Töre, “Cumhuriyet Meclisi’nden yetki almadan Türkiye’nin müdahale hakkını ortadan kaldıracak Guterres çerçevesini ‘stratejik anlaşma olarak imzalayalım’ diyen Cumhurbaşkanı Akıncı’nın yanlış yolda olduğunu” da ifade etti.

* * *

GÜRCAFER: “ABD VE İSRAİL YÖNETİMLERİNİ KINIYORUM”

Kıbrıs Türk İnşaat Müteahhitleri Birliği Başkanı Cafer Gürcafer, Gazze’de yaşananları kınadı. 

Gürcafer, yaptığı yazılı açıklamada, İsrail Güvenlik güçlerinin Filistin halkına yönelik acımasızca saldırıları sonucu onlarca kişinin hayatını kaybettiği, binlerce kişinin ise yaralandığına işaret ederek, şunları ifade etti:

“Bilinmelidir ki, Filistin sorunu çözülmeden Ortadoğu'da yaşanan sorunların çözümlenmesi mümkün değildir.

ABD’nin büyükelçiliğini Tel Aviv’den Kudüs’e taşıma kararı gibi Ortadoğu halkları arasında çatışma yaratmaya dönük provakatif hamleleri şiddetle kınar, bu hamleleri sergileyenlerin tıpkı Necip Fazıl’ın dediği gibi, ‘kendi yumurtalarını pişirmek için dünyayı ateşe vermekten çekinmeyenler’ olduğunu vurgularım.”

* * *

KTMMOB BAŞKANI AYSAL: “GAZZE’DE YAŞANAN KATLİAMI KINIYORUZ”

Kıbrıs Türk Mühendis Ve Mimarlar Odaları Birliği (KTMMOB) Genel Başkanı Seran Aysal, Gazze’de 60’dan fazla insanın hayatını kaybettiği olayları kınadı. 

Yazılı bir açıklama yapan Aysal, ABD'nin İsrail Büyükelçiliği'ni Tel Aviv'den Kudüs'e taşıması esnasında pazartesi günü açılışı protesto etmek isteyen silahsız Filistinlilere karşı İsrail güvenlik güçleri tarafından ateş açıldığını, 60’dan fazla insanın hayatını kaybettiğini anımsatarak “Bu açık bir insanlık suçudur. Bu olaylar Ortadoğu’da kalıcı bir barışa ulaşılmasına dair umutları tükenme noktasına getirmiştir” ifadelerini kullandı. 
Aysal, ABD ve İsrail yönetimlerinin sorumlu olduğu bu gelişmelerin tüm dünyayı endişelendirdiğini, kendi halklarından dahi tepkiler yükseldiğini belirtti. 

KTMMOB olarak Gazze’de yaşanan katliamı kınadıklarını belirten Aysal, Kıbrıs Türk ve Kıbrıs Rum liderlikleri başta olmak üzere tüm dünya ülkelerini, ABD ve İsrail devletlerinin çıkarları uğruna tesis etmeyi amaçladığı ayrışma ve savaş ortamına alet olmayarak, her koşulda barışı hedeflemeye ve bu uğurda yapılabilecek tüm girişimleri yapmaya davet etti.

* * *

GÜRCAFER: “ABD VE İSRAİL YÖNETİMLERİNİ KINIYORUM”

Kıbrıs Türk İnşaat Müteahhitleri Birliği Başkanı Cafer Gürcafer, Gazze’de yaşananları kınadı. 

Gürcafer, yaptığı yazılı açıklamada, İsrail Güvenlik güçlerinin Filistin halkına yönelik acımasızca saldırıları sonucu onlarca kişinin hayatını kaybettiği, binlerce kişinin ise yaralandığına işaret ederek, şunları ifade etti:

“Bilinmelidir ki, Filistin sorunu çözülmeden Ortadoğu'da yaşanan sorunların çözümlenmesi mümkün değildir.

ABD’nin büyükelçiliğini Tel Aviv’den Kudüs’e taşıma kararı gibi Ortadoğu halkları arasında çatışma yaratmaya dönük provakatif hamleleri şiddetle kınar, bu hamleleri sergileyenlerin tıpkı Necip Fazıl’ın dediği gibi, ‘kendi yumurtalarını pişirmek için dünyayı ateşe vermekten çekinmeyenler’ olduğunu vurgularım.”

* * *

KIBTES, İSRAİL’İ KINADI

Kıbrıs Türk Eğitimciler Sendikası, İsrail’in Filistin halkına yönelik saldırılarını kınadı. 

Kıbrıs Türk Eğitimciler Sendikası Başkanı Bilal Akbayır yaptığı yazılı açıklamada, “asırlarca huzur içinde yaşayan ve yaşaması gereken, özel bir mekân olan Kudüs’ün, kendini bilmez kan emiciler tarafından kan gölüne çevrilmesi asla ve asla kabul edilemez” dedi.

Akbayır, katliama ve vahşete karşı kamuoyunu seyirci kalmamaya çağırarak, tüm sivil toplum örgütlerini birlikte ses yükseltmeye davet etti. 

Filistin halkını en iyi anlayacak olanın Kıbrıs Türk halkı olduğuna işaret eden Akbayır, “Filistin'de yaşanan bu insanlık dışı vahşet ve katliamı kınıyor, Filistin coğrafyasının bir gün huzurun ve güvenin mekanı olacağı günlerin gelmesini tüm insanlık adına temenni ediyoruz” dedi. 

* * *

KTAMS, İSRAİL’İN FİLİSTİN HALKINA YÖNELİK İNSANLIK DIŞI SALDIRILARINI KINADI

Kıbrıs Türk Amme Memurları Sendikası Başkanı Güven Bengihan, İsrail’in Filistin halkına yönelik insanlık dışı saldırılarını şiddetle kınadıklarını belirtti.

Bengihan yaptığı yazılı açıklamada, ABD'nin büyükelçiliğini Kudüs'e taşıma kararını tüm hukuk dışılığa ve tepkilere rağmen uygulamasının, Kudüs'ü İsrail'in başkenti olarak tanıma girişiminin, başta Kudüs olmak üzere tüm bölgede büyük bir infiale neden olduğunu kaydetti.

“ABD’nin de desteğini alan İsrail'in yaşlı, genç, kadın çocuk demeden katliamlarına devam etmesiyle masum Filistinlilerin ölümü ve yaralanmasıyla sonuçlanan bu eylemleri lanetliyoruz” diyen Bengihan,  ülkelerini, evlerini ve ailelerini terk etmek zorunda kalan mülteci cesetlerinin kıyılara vurmasıyla yaşanan insanlık dramının ve yangın yerine dönen Ortadoğu’daki savaşların sona ermesini de diledi.

* * *