Üst Kademe Yöneticiliği Yapan Kamu Görevlilerinin Atanması Hakkında (Değişiklik) Yasa Tasarısı Cumhuriyet Meclisi Genel Kurulu’nda ele alındı.

Raporu okumasının ardından konuşan İdari kamu ve Sağlık İşleri Komitesi Başkanı Jale Refik Rogers, ilgili yasayla yıllardır kanayan bir yara halini alan müşavirliği ortadan kaldırmak adına bugün büyük bir fırsat yakalandığına işaret etti.

Tasarı üzerinde söz alan UBP milletvekili Menteş Gündüz ise UBP’nin de müşavirliğin kaldırılmasını istediğini ancak önceden elde edilen hakların kimsenin elinden alınamayacağını anlattı.

Yasanın henüz geçmediğini ve hükümetin atadığı kişilerin de elde ettiği hakların ellerinden alınmasının anayasının 8. Maddesine göre aykırı olduğunu belirten Gündüz, “biz kişilerle değil, sistemle uğraşmak isteriz. Bu yasa geçtiği gün artık müşavir yaratılmayacak” dedi.

Yasalardaki düzenlemelerde bulunan eksikliklerden dolayı kaos yaşanacağını ifade eden Menteş Gündüz, bir önceki yasayla verilen haklara yeni bir yasayla halel getirilmesini eleştirdi.

Gündüz, yasanın Anayasa Mahkemesi’ne aykırı olup olmadığına sadece Anayasa Mahkemesi’nin karar verbileceğini belirterek, “bir hafta daha konuşabilseydik bu yasa oybirliği ile geçebilirdi” dedi.

YDP Milletvekili Erhan Arıklı da, müşavirliğin kaldırılmasının tüm siyasi partiler tarafından seeçim döneminde verilen bir söz olduğunu hatırlatarak, “bu yasa 3 tür memuru ilgilendiriyor. Birincisi bundan önceki müşavir statüsünü kazananlar. Bu insanların evlerinde oturup maaş alması toplumu yaralıyor” dedi.

Haziran ortalarında müşavirlik statüsü kazanbilecek olanların yasa geçtikten sonra mağdur olacağını belirten Arıklı, yasanın anayasa mahkemesinden döneceğini söyledi.

Arıklı, “Siz eğer müşavirliği tarihe gömmek istiyorsanız bundan sonrası için yaparsınız. sırf 15-16 kişiyi cezalandırılalım diye yola çıkarsanız bu da Anayasa Mahkemesinden dönerse yanlış yaparsınız. Gelin bu hatadan dönün” dedi.

Arıklı bu haliyle gelmesi halinde bu yasaya onay vermelerinin mümkün olmadığını dile getirdi

UBP milletvekili Özdemir Berova da, komite aşamasında önerilerinin kabul görmediğini ifade ederek, en azından barem aralıklarının daraltılması yönünde yaptıkları önerinin reddedildiğini kaydetti.

Berova, “bu yapılan yasal değişiklikle müşavir yaratılmayacak kavramı kesinlikle doğru bir kavram değildir ve yeni yapılacak atamalar görevden alındıkları zaman fiili müşavirler yaratılacak. Kadro fazlası olacaklar ve dolaşacaklar. Gizli müşavirlik yaratıyorsunuz” dedi.

Yasa tasarısının yeterince tartışılmadığını belirten Berova, önce teşkilat yasalarının yapılması gerektiğini kaydetti.

Berova, yasa tasarısını ucube olarak nitelendirerek, hükümeti kamuoyunu müşavirliği kaldırdık diye kandırmaya çalışmakla suçladı.

Özdemir Berova, yasa tasarısının kamuda yeni bir ucube yaratmamak adına geri çekilmesini talep etti.

UBP milletvekili Olgun Amcaoğlu da, kamunun çalışma sistemi içine pimi çekilmiş bir bomba bırakılmaya çalışıldığını kaydederek, komite aşamasında tasarının yeterince tartışılmasına fırsat verilmemesini ve önerilerinin kabul görmemesini eleştirdi.

UBP milletvekili Nazım Çavuşoğlu da, bu yasanın değişmemesi halinde Maliye Bakanlığı’na binecek yükün daha az olacağını söyledi.

Toplumda bundan sonra atanacak kişiler müşavir olamayacakmış gibi bir algı yaratıldığını ancak bunun doğru olmadığını belirten Çavuşoğlu, yapılmak istenenin sınırsız şekilde atama yapmak olduğunu dile getirdi.

Çavuşoğlu, emeklilik maaşı ve emeklilik ikramiyesi hesaplaması bakımından getirilmek istenen yasayla mevcut yasa arasında fark bulunmadığını kaydetti.

UBP Milletvekili Ersin Tatar da, yasanın çok önemli olduğunu ancak aceleye getirildiğini belirtti ve bunu yerel seçime bağladı.

Tasarının Kamu Reformu ile birlikte ele alınması gerektiğini ifade eden Tatar, hükümet değişikliği olduğunda tüm müdürlerin değişmesinin doğru olmadığını üçlü kararname sisteminin daraltılması gerektiğini söyledi.

Tatar, önemli olanın müşavirlerin yerine geri gitmesi değil, etkin çalışmalarının sağlanması olduğunu belirtti

UBP milletvekili Hasan Taçoy da, müşavirliğin 1994 tarihinde DP-CTP hükümeti döneminde başladığına işaret ederek, “kurumsal aklı ortadan kaldırdılar. Ondan sonra gelen iktidarların da 3’lü kararnemelerle atamalar yapmasını doğurdular” dedi.

Müşavirliğin sadece kamu görevlileri yasasının tamamamen değiştirilmesiyle kaldırılabileceğini vurgulayan Taçoy, tasarının yasalaşmasıyla müşavirliğin kalkacağını, bu sefer de vekaleten göreve getirilmelerin başlayacağını ve bunun da yeni sorunlar doğuracağını kaydetti.

Taçoy, “hükümetin yapmış olduğu dışarıya şirin gözükmek için atılmış bir adımdır” dedi.

Eleştirileri yanıtlayan Başbakan Tufan Erhürman ise son zamanlarda söylediği cümlelerin değiştirildiğini söyledi.

Kendisinin hiçbir zaman 8 maddeden birinin anayasaya aykırı olduğu ve onu da kimsenin anayasa mahkemesine götürmeyeceği şeklinde bir cümlesinin bulunmadığını ifade eden Erhürman, Başsavcılığın sadece kendilerinin atadığı 7 kişinin bu yasaya tabi olması önerisine ilişkin anayasaya aykırılık ihtimalinden söz ettiğini belirtti.

Başbakan, söylediği şeyin de “bu maddenin değiştirilebileceği” olduğunu söyledi.

Tufan Erhürman, “amaç bizim dönemimizde atanan 7 kişinin devletin üzerine bir yük getirmemesiydi. Başka B planımız da var” dedi.

Erhürman, kazanılmış hakla ilgili olarak ısrarla bazı iddialar yapılmaya devam edildiğini de ifade ederek, anayasa mahkemesinin bir kararına işaret etti ve kazanılmış hak konusunun yönetim hukukuna ilişkin olduğunu, memuriyette her türlü yasal değişikliğin kişiyi etkileyebileceğini ve kazanılmış hak iddia edilemeyeceğini söyledi.

Kazanılmış hak olması için beklenti olmaktan çıkmış olması gerektiğini vurgulayan Başbakan, “burada kazanılmış hak teorisini tartışmayalım ama haklı beklenti teorisini tartışabiliriz. Zaten yasada yapılanlar da haklı beklentinin korunduğunu ” dedi.

Esas amaçlarının devletin maliyesine yeni külfet bindirmemek olduğunu anımsatan Erhürman, “yeni birşey getirildiğinde hep yeni gelecek karışıklıklardan bahsediliyor. Mevcut durumdaki karışıklıklardan bahseden yok. Sanki karmaşa yok da bu yasayla karmaşa yaratılıyor şeklindeki söylemleri anlamakta zorlanıyorum. Bu çarpık yapı maliyenin üzerine yük üstüne yük bindiriyor” dedi.

Erhürman, bu yasa tasarısının kendilerinin yeni müşavir yaratmama amacını taşıdığını, müşavirliğin tamamen kaldırılmasının ise kamu reformu ile olabileceğini vurguladı.

Maliye Bakanı Serdar Denktaş da, ortaya konan yeni yaklaşımın bambaşka ve daha iyi birşey yaratabileceğini belirterek, bu şansın ve talebin olumlu karşılanması gerektiğini söyledi.

Denktaş, çalışmak isteyen müşavirlere sunacakaları fiziki ortam eksikliğine dikkat çekerek, denetim eksikliğinden bahsetti ve bu yönde atılabilecek adımları anlattı.

Yetki ve sorumluluk verildiği müddetçe görevlerini en iyi şekilde yaptıklarını ifade eden Denktaş, “anayasa mahkemesi ne karar verirse boynumuz kıldan ince” dedi.

Serdar Denktaş, “işinin erbabı olan, işini yapan kişi neden görevden alınsın” ifadelerini kullandı.

Esas sıkıntının müşavir memur, işçi ve şoförler olduğunu belirten Denktaş, partisi iktidarda olmadığı için işe gelmeyenlerin isimlerinin amirleri tarafından bildirilmediği için işlem de yapılamadığını anlattı.

Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Kudret Özersay da,“bu ucube durumu biz yaratmadık” diye başladığı konuşmasında, bu durumu düzeltmek için attıkları adıma hükümet ortaklarının destek verdiğini belirtti.

40 senedir yanlış olan şeyi düzeltmek için atmaya çalıştıkları adıma karşılık sadece laf duyduklarını somut bir öneri göremediklerini kaydeden Özersay, müşavir memurlar sözüne karşılık muhalefetin gülümsemesini eleştirdi ve “güldüğümüzde geçiyor mu. Bu acı birşeydir bu ülke için. İnsanların devlete sahip çıkmasını istiyorsunuza ama devlet çöktü arkadaşlar. Ağlanacak durumumuza gülüyorsunuz. Birşey yapmak lazım. Hükümet getiriyor diye duraksamayın” dedi.

Kudret Özersay, müşavirliğin bir hak olmadığını, sadece görevden alındığında elde edilecek bir konum olduğunu hatırlatarak,kazanılmış hakkın ancak o anda oluşabileceğini vurguladı.

Başbakan Yardımcısı, “Haklı beklenti yok mu sayılmalıdır. Yok öyle birşey. Olabilecek mağduriyeti dikkate aldık. Ama ilginç olan bir yanda haklı beklenti var mağduriyet olacak diyorsunuz, haklı beklentiyi dikkate alacak bir değişikliği yapınca da gizli müşavirlik yarattınız dediniz. Burada bir samimiyet sorunu vardır” dedi.

“Tasarı yeterince tartışılmamış olsaydı 5 kez değişmezdi” diyen Özersay, tasarıya bakıldığında hakların korunduğunu ve haklı beklenti konusunda da gerekli önlemlerin alındığını söyledi.

Özersay, anayasaya aykırı denilen noktanın şimdiki hükümetin atadığı kişilerle ilgili olduğunu, bunu da “siz de müşavir yarattınız” eleştirilerinde bulunulmaması için yaptıklarını belirterek, “bu kısmı çıkarıp anayasaya aykırılık ihtimali bırakmayacağız ama siyasi kararlılığımızı devam ettirdiğimizi önümüzdeki süreçte göstereceğiz” dedi.

Görev yetki ve sorumlulukların belirtilmediğine ilişkin görüşler bulunduğunu belirten Özersay, görev yetki ve sorumlulukların yasada belirtildiğini, yasa tasarısında komisyon ve kurullarda görev yapacakların da görevlerinin belirlendiğini kaydetti.

Kudret Özersay, yasa değişikliğinin içinde var olan iki yıla yönelik maddenin, eleştiriler üzerine yasaya konulduğunu, önceki yasada da iki yıl düzenlemesi bulunduğunu ifade ederek, daha önce bu süre kabul edilebilirken şimdi neden kabul görmediğini ve eleştirildiğini anlayamadığını kaydetti.

Üçlü kararnamenin kapsamının daraltılması konusunda görüş birliği olduğunu belirten Özersay, sadece bu yasayı yapıp bırakmayacaklarını, bundan sonrasında yapılacak olanın kamu reformu olduğunu söyledi.

Özersay, “risk almadan değişim yapmak mümkün değil. İdaela olanı bekleyeceğiz diye 40 yıl daha bekleyeceksek hiçbir değişim yapamayız. Gelin cesaret gösterelim” dedi.

CTP milletvekili Biray Hamzaoğulları da, ülkede ganimet ve TC’den gelen paraları yeme sisteminin devam ettiğini söyledi.

Hamzaoğulları, Sosyal Sigortalar’da yapılan değişiklikler ve maddi kayıplar konusunda örnekler verdi.

Konuşmaların ardından Üst Kademe Yöneticiliği Yapan Kamu Görevlilerinin Atanması Hakkında (Değişiklik) Yasa Tasarısı oyçokluğu ile onaylandı.

Genel Kurul’da daha sonra Kamu Görevlileri Değişiklik Yasa Tasarısı ele alındı ve oyçokluğu ile onaylandı.