İŞAD Başkanı Enver Mamülcü, “Önce “Reçete Yolsuzluğu” ardından “Sahte diploma skandalı” sistemsizliğin sistem olduğu bir ülkede herkes her şeyi yapmayı kendine hak görüyor. Elektronik devletin hayata geçmemesi yasa dışı faaliyetlere yol açıyor. Bir denetim ve verinin oluşması ve planlanması bu tür olayların önüne geçer. Tapu ve Araç kayıt dairelerinde de çok ciddi yolsuzluk var. Bugün galerilere bakın. Her yer galeri dolu. Bu araçlar buraya geliyor ama bizim nüfusumuz belli. Bu araçlar nereye gidiyor? Bu konuda çok büyük dönen paralar söz konusu. Bunun da araştırılması gerekiyor. Bugün gelinen noktada bu sahteliklerin ortaya çıkmasının nedeni elektronik devlete geçilmemesidir.
“HALKIN SİVİL TOPLUM ÖRGÜTLERİ İLE BİRLİKTE AYAKLANMASI GEREKİRDİ”
Şuanda bir “Temiz eller operasyonu” yürütüldüğünü söyleyen Mamülcü, iktidar ve muhalefet partilerinin nitelikli ve yeterli düzeyde olmadığını söyledi. Mamülcü, “Eğer iktidar ve muhalefet birlikte çalışsaydı bu infialler yaşanmayacaktı. Artık bu işlerin temizlenmesi ve şeffaf bir şekilde tüm işlerin yürütülmesi gerekir. Eğer halk gerçek anlamda iyi bir gelecek istiyorsa ülke içindeki anlayışı değiştirmek için sivil toplum örgütleriyle birlikte ayaklanması gerekirdi. Ancak sivil toplum örgütleri bastırılıyor ve sindirilerek susturuldu. Sivil toplum örgütleri ve halkımızın kahve konuşmaları dışında kolektif bir çalışma yapma gücünü gösterebiliyor mu? Bunun bir rotasyon ve planla ile tepki gösterilecek bir boyuta gelmesi lazım. Sivil toplum örgütlülüğünce gücü bir noktaya toplayarak artık yeter noktası geldi de geçiyor” dedi.
“E-DEVLETE GEÇMEMEMİZ BÜYÜK BİR KARTELİN İŞLERİNİ KOLAYCA YÜRÜTMESİNİ SAĞLIYOR”
E-Devlet sisteminin hayati önem taşıdığına dikkat çeken Mamülcü, “Artık tüm kurum ve kuruluşlarımız da elektronik ortamda verilen toplanması ve şeffaf bir şekilde bu işlerin yürütülmesi gerekir. Bütün devlet dairelerinde yolsuzluk vardır. Elektronik devlete geçilirse bunlar yapılamayacak. İkincisi “Nereden buldun yasası” olmadığı sürece sıkıntı yaşamaya devam edeceğiz. Elektronik olarak da ciddi sıkıntılar var bankacılık sisteminde. Neden denetim altına alınmaktan korkuyorsun? Teknoloji ve dijitalleşme geliştikçe hayatın daha kolay olduğu bütün dünyada görülüyor. Ancak bizim elektronik devlete geçmememiz büyük bir kartelin işlerini kolayca yürütmesini sağlıyor. Bir yerden başlanması ve bir yerden denetim olması gerekir. Bu çağdaş anlayışın artık ülkemizde olması gerekir. Aksi halde daha büyük şeylerle karşı karşıya kalacağız. Bu yaşananlar buz dağının sadece görünen kısmı. Görünmeyen kısmına da geçeceğiz” şeklinde konuştu.
“TÜRKİYE O KADAR YANLIŞ POLİTİKALAR İÇERİSİNDE YER ALDI Kİ KKTC BU YANLIŞ POLİTİKALARIN BEDELİNİ ÖDÜYOR”
Ülkede çok ciddi bir ekonomik kriz yaşandığını söyleyen Mamülcü, “Esas sorunumuz geçinme. Topraklarımızı satıyor ve topraklarımızı elden çıkartıyoruz. Çünkü bunlardan gelir elde edemiyoruz. Plansızlık neticesinde ortaya çıkan kriz herkesin çöküşüne neden oldu. Yıllardır burada bir sistemin ve ekonomik modelin olması gerektiğini söylüyoruz. Yıllardır Tayvan modelini anlattık. Ybaancı nüfusun kontrolsüz bir şekilde artmasıyla artık ülkede azınlık hakine gelen bir toplum olduk. Çağımıza uygun bir dinamik oluşturmamız gerekir. Yıllarca Türkiye ve KKTC yanlış politikalarla yönetildi. Türkiye o kadar yanlış politikalar içerisinde yer aldı ki KKTC bu yanlış politikaların bedelini ödüyor. Yeni bir ekonomik model için biz raporlarımızı sunduk. Sistemin değişmesiyle umuyorum ki bu politikalar hayata geçer. 2-3 milletvekilli partilerle Bakanlar Kurulu içinde çalışmak çok yanlıştır. Birleştirilmiş parlamenter sistemle birlikte başkanlık sistemine geçilmesi gerekir. Dünya çok hızlı değişiyor. Verilecek kararlarda geç kalındığında anlamsız kalıyor. Kuvvetler ayrılığını gözeten bir sistemin bir an önce hayata geçmesi gerekir. Aynı yöntemle farklı sonuç elde edilmez” dedi.
