Suna Erden

Öğrenci sayısındaki artışla beraber kiralık evlere olan talebin artması kiralık ev fiyatlarını yukarı çekerken, dövizin yükselmesi ile birlikte ev fiyatları cep değil can yakıyor. Özellikle Girne bölgesinde kiralar neredeyse asgari ücrete denk geliyor 

Döviz artışı, bu yıl KKTC Üniversitelerine 11 bin 960 öğrenci yerleştirilmesi gibi etkenlerden dolayı kiralık ev fiyatları cep değil can yakıyor. Kiralık ev fiyatları bütçeleri yerle bir ederken, gazete ve internet ilanlarında derlenen verilere göre, Lefkoşa ve Girne’deki ev fiyatlar tavan yaptı. Başkent Lefkoşa’da 1+1 evler 250 sterlin, 2+1 ve 3+1 evler ise en az 350 sterlinden kiralanırken, Girne’de de 250 sterline 1+1 ev bulmak hayal oldu. Öğrenci sayısındaki artışla beraber evlere olan talebin artması Girne’yi kiralık ev açısından ülkenin en pahalı kenti haline getirdi. Mevcut 2+1 veya 3+1 evler 350 sterlin civarında kiralanırken, yeni yapılan lüks apartmanlarda 2+1 daireler 350, 3+1 daireler ise 350 ile 400 sterlin arasında fiyatlarla kiralanıyor. Şehir merkezlerinden uzaklaştıkça kira fiyatları bir nebze olsun düşse de bu kez de merkezden uzak oturanların ulaşım masrafları artıyor. 

"KİRALAR ASGARİ ÜCERET DENK" 

Sterlin kurunun, 4,3164 seviyesine yükseldiği son günlerde 300 Sterlin, bin 300 TL’ye tekabül ederken, 350 veya 400 sterlin kira ödeyenler için ise durum tam bir kâbusa dönüşüyor. Asgari ücretin bin 834 olduğu KKTC’de asgari ücrete denk kiralar “bu işin sonu ne olacak” dedirtiyor. Öte yandan yüksek ev kiralarına karşın ödenen emlak vergisi ise devede kulak kalıyor. KKTC en az emlak vergisi alan ülkelerden biri olurken, Ekonomist Ünal Akifler, öğrenci sayısının bu yıl oldukça arttığını, evlere talebin çoğaldığını, bu nedenle fiyatlara yansıdığını söyledi. Star Kıbrıs’a konuşan Akifler, “Günümüzde ev fiyatları korkunç durumdadır. Bu insafsızlık, vicdansızlıktır. Müşteri buldukça kiralık ev fiyatları hortlamaktadır” dedi. 

"DURUMU FIRSATA ÇEVİRİYORLAR" 

Akifler, üniversite öğrencisi sayısının bu yıl itibari ile artmasının evlere olan talebi arttırdığını, dolayısı ile bunu fırsat bilen ev sahiplerinin ellerinden geldiğince evleri yüksek fiyatlara kiraladığını söyledi. Akifler, asgari ücretin bin 834 TL olduğunu, en düşük ev fiyatının dahi 300 sterline tekabül ettiğini ifade ederek, “300 Sterlin kira ödeyen bir şahsın cebinden 1300 TL civarında Türk Lirası, 350 veya 400 Sterlin kira ödeyenlerin cebinden ise bin 500 ile bin 700 TL civarında para çıkıyor. Asgari ücretin bin 834 TL olduğu günümüz şartlarında kiralar neredeyse alınan aylık ücretlere denk geliyor” şeklinde konuştu. 

"SATIN ALMIŞ KADAR OLUYORUZ" 

Sterlin kurunun 4,3164 seviyesine yükseldiğini kaydeden Akifler, maaş ve ücretlerin yerinde saydığını, dövizin giderek attığını, KKTC’de ithalat başta olmak üzere kiraların da döviz üzerinden olduğunu dile getirdi. Akifler, insanların kira ödeyemeyecek duruma geldiğini ifade ederek, “Öğrenci sayısı bu yıl daha da arttı. Ev sahipleri ‘ne kadar koparsam kar’ mantığı ile hareket edip, bu fırsatı değerlendiriyor. Böyle giderse mahkemelik olan kiracı sayısında patlama yaşanacak” ifadelerini kullandı. Akifler sözlerini şöyle sürdürdü: “Bir kişi aylık olarak 350 sterlin tutarında ev kirası öderse bu 5 yılda 20 bin sterlin paraya denk gelir. Aslında ev kiralamak yerine ev satın almak daha mantıklı olur ancak satılık ev fiyatları yüksek olduğu için birçok kimse kiralama yoluna gitmektedir. Günümüzde ev fiyatları korkunç durumdadır. Bu insafsızlık, vicdansızlıktır. Müşteri buldukça kiralık ev fiyatları hortlamaktadır.” 

"AİLELER NE YAPACAK" 

Akifler, Kuzey Kıbrıs ekonomisini ayakta turan sektörlerinden birinin eğitim sektörü olduğunu ancak gittikçe pahalı bir ülke haline gelen KKTC’ye sırf bu nedenden dolayı öğrenci akışının kesilebileceğini ifade etti. Akifler, “Bu ülkede ev fiyatları o kadar pahalı olacak ki öğrenci gelmeyecek. İnsanlar çocuklarını daha ekonomik yerlere gönderecek” dedi. Akifler, öğrencilerin 4 veya 5 kişi bir araya gelerek ev kiraladıklarını, böylelikle masraflarını paylaştıklarını ancak çoluk çocuğu olan ailelerin böyle bir şansı olmadığını belirterek, “Hadi öğrenci 4 kişi bir araya gelip kiralayıp masrafı azaltır. Peki, aileler ne olacak.3-4 aile bir arada mı yaşayacak. Bu işin sonu ne olacak bilemiyorum” ifadelerini kullandı. 

"İNSANLAR KADERİNE TERK EDİLMEMELİ"

Serbest piyasa ekonomisinden dolayı ev kira fiyatlarına müdahale edilemediğini söyleyen Akifler, “İnsanların hayatı eğlence değildir. Sosyal bir devlet insanları kaderine terk etmemelidir. Bu durumun bir çaresini aramalıdır” şeklinde konuştu. Kiralık ev fiyatlarının normal seviyelere gelmesi için bazı önlemler alınabileceğini kaydeden Akifler, “Yarım kalmış evlerin bitirilmesi için hükümet destek verebilir. Belediyeler sosyal konutlar yapabilir. Ev yapımı için kolaylıklar getirilebilir” dedi. Akifler, kiralar yüksek olmasına rağmen emlak vergilerinin çok düşük olduğunu ifade ederek, “Dünyadaki en ucuz emlak vergisi bizim ülkemizdedir. Stopaj vergisi adı altında kira bedeline göre yüzde 10 oranında vergi alınmaktadır” açıklamasını yaptı. 

"GELİR DAĞILIMINDA ADALETSİZLİK VAR" 

Döviz kurlarındaki artışın sadece ev fiyatlarını değil tüm temel gereksinim ürünlerinin zamlanmasına neden olduğunu ifade eden Akifler, fakirin daha da fakirleştiğini, ortak direk kavramının da eriyip gittiğini söyledi. Gelir dağılımında büyük dengesizlikler olduğunu, 8 bin TL emekli maaşı alan kişinin gelir vergisi ödemezken, 2 bin TL alan çalışanın gelir vergisi ödediğini ifade eden Akifler, ayrıca bir kesimin zenginleştiğini, bir kesimin de gittikçe fakirleştiğini dile getirdi. Gelir dağılımında adalet olmadığı sürece toplumsal çöküşlerine ve sorunların devam edeceğini kaydeden Akifler, “Gelir dağılımı adaletli olursa ekonomi kendi kendini düzenler” dedi.