Eniz Orakcıoğlu

Faiz ve Mazbata Mağdurları Komitesi Genel Koordinatörü ve Sözcüsü Kazım And, KKTC Merkez Bankasının 2015 Aralık ayı verilerine değinerek “Merkez Bankası, Bankalara ödenemeyen borçların yüzde 24,57 oranında yükseldiğini ve 1 milyarı TL’yi aştığı ifade ediliyor. Bu artışın içerisinde yüzde 40 civarında da bireysel borçlar yer alıyor. Bu rakamlar Merkez Bankasının bankalarla olan ilişkileri çerçevesinde ortaya çıkan rakamlardır. Aslında bu buz dağının su üzerinde görünen kısmıdır. Buz dağının çok daha büyük bir bölümü suyun içerisindedir ve şu anda tam anlamıyla ortaya çıkmış değildir. Bugün bu ülkede kişilerin birbirine olan borçları, kurumların birbirine olan borçları, kişilerin kurumlara ya da kurumların kişilere olan borçları, kişilerin, kurum ve kuruluşların elektrik kurumuna, sosyal sigortalara olan borçları gibi birçok borç Merkez bankasının açıkladığı bu rakamlar içerisinde bulunmamaktadır.  Bu borçları da ilave ettiğimizde bu rakamın en az 2’ye katlanması gerektiği görüşündeyim. Bunun yanında KKTC bütçesinin ise yüzde 60-70 civarında tahsili gecikmiş alacağı olduğu kanısındayım” dedi.

“Herkes iflasa doğru sürükleniyor”

Şu anda mahkemelerde devam eden 40 bini aşkın borç alacak verecek davası olduğunu da belirten And, “Son 8 yıldaki dava rakamlar yaklaşık olarak 170-180 bin civarındadır. Buna ekonomik nedenlerle yaşanan sosyal sıkıntı, boşanma, adli suçlar gibi davalarda eklendiğinde son 8 yılda ki davaların sayısı 200 binin üzerine çıkmaktadır. Bunlar ve ülkemizde gelinen son nokta ülkedeki bankacı, ticaret erbabı gibi çok az insanların dışında herkesin iflasa doğru sürüklenmesinin göstergesidir” şeklinde konuştu.

“Özel sektör çalışanları perişandır”

Alım gücünün tamamen kaybedildiğinin altını çizen And, “TL erimiş, borçlar ödenemeyecek noktaya gelmiş ve ülke çok ciddi bir sosyal patlamaya doğru gidiyor. Devlette çalışanlar hayatlarını zar zor bir şekilde idame ettirirken, her sektör ve özel sektör çalışanları perişandır” diye konuştu.

“Acil önlemler alınmalı”

And, önceliğin kısa vadede acil önlemler alınması gerektiği olduğunu belirterek, “Alına bilecek acil önlemler arasında da kanun hükmünde kararnamelerle dövizin TL karşısında yukarıya doğru çıkan, çıkmaya devam eden ve devam edecek olan yükselişiyle ilgili çok ciddi önlemlerin alınması gerekir. Örneğin; “Devlet alacaklarının içerisinde olan gümrükler, vergiler ve harçlar gibi döviz olarak hesap ettiği birtakım rakamların sabitlenmesi şarttır. Bunun yanında üniversitelerin harçlarının acil olarak sabitlenmesi gerekmektedir ki bugün üniversitelerin döviz bazındaki harcamaları nedir ki dövizi günlük kurdan talep etmektedirler” dedi.

“Faiz Yasası geciktirilmeden çıkarılmalıdır”

And, alına bilecek önlemleri sıralamaya şu şekilde devam etti;

 “Kiraların devlet tarafından teşvik verilerek TL’ye çevrilmesini sağlamak da alına bilecek önlemler sırasında yer almalıdır. Asgari ücretin derhal 2 binli rakamların üzerine çıkarılması ve alım gücünün kısmen de olsa artırılması gerekmektedir. Bunların yanında kanun hükmünde kararname çıkarılarak yüksek faizlere kat sınırı getirilmelidir. 90 günün sonunda da Faiz Yasası geciktirilmeden çıkarılmalıdır”

“Ülkenin iflas ettiğinin göstergesidir”

And, ülkedeki borç tablosuna dikkat çekerek sözlerine şu şekilde son verdi;

“KKTC Merkez Bankasının 2015 Aralık ayı verileri ülkedeki borç gerçeğinin sadece bir bölümünü yansıtmaktadır. Bu rakamların 2-3 misli de kişilerin, kurumların birbirlerine ve devlete olan geniş bir boyutu da vardır. Merkez bankasının açıkladığı bu rakamlar dahi insanların artık borçlarını ödeyemez noktaya sürüklendiğini ve ekonominin hızla dibe doğru gittiğini ortaya koyuyor. Bu göstergeler çok ciddi araştırmalar neticesinde ülkenin iflas ettiğinin, halkın, kurum ve kuruluşların, esnafın, üreticinin iflas ettiğinin göstergesidir.”

Kaynak: Yeni Bakış Gazetesi