Suna Erden

Kıbrıs sorununun çözümüne yönelik görüşmelerin İsviçre’ye Mont Pelerin’e taşınması ve taraflar arasındaki ilk görüşmenin ılımlı geçmesi Kıbrıs Türk Halkı’nın çözüm için umutlanmasına neden oldu. Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı ile Rum Yönetimi Lideri Nikos Anastasiadis’in katılımıyla yapılan ikinci tur görüşmeler öncesi KKTC’de barış şarkıları söylenirken, görüşmeler sonrasında Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü Barış Burcu’nun, “ Kıbrıs Rum tarafının “maksimalist tavrından vazgeçip makul çizgiye yanaşmaması” nedeniyle görüşmeler ileriye götürülemedi” açıklaması umutları soldurdu. İade dilecek topraklar ve bu topraklara dönecek Rum sayısındaki uzlaşmazlık nedeni ile görüşmelerin tıkandığı belirtilirken, sözcü Burcu’nun, “İkinci kriter olan geriye dönecek olan Rum göçmen sayısı hakkında son derece maksimalist taleplerle geldiler ve neredeyse milim kımıldamadan orada durdular, tabii ki bu bizim için kabul edilemez bir şeydi. 90 bin rakamları içerisinde talep koşmak, Annan Planından 12 sene sonra bu talebi koşmak, hangi vicdana sığar” şeklindeki açıklaması müzakere sürecinin düştüğü çıkmazı gözler önüne serdi. Gelinen noktada Kıbrıslı Türk müzakere heyetinde hayal kırıklığı yaşanırken, aynı hayal kırıklığı çözüm bekleyen Kıbrıslı Türklerde de yaşandı. Star Kıbrıs’a konuşan vatandaşlar görüşmelerde gelinen noktanın üzücü olduğunu, umutlarının kırıldığını ifade ederken, bundan Rum tarafını sorumlu tuttu.

Ahmet Said Sayın,(Avukat) “Beklenen son” 

“Sonuç aslında beklenen bir şeydi. Toplumda bir ümit yayılmaya çalışıldı. Ancak bu noktaya gelinmesi umut kırıcı oldu. Ben zaten süreçten umutlu değildim. Tarafların fikirleri uç noktadaydı. Görüldü ki Kıbrıslılar Türkler başkalarına danışmadan bir şey yapamıyor.”

Hasan Özyiğit, (Avukat) “Umutlar kırıldı 

“Sayın Cumhurbaşkanı Mustafa Akıncı ve heyetinin hem Mont Pelerin hem de daha önceki görüşmelerde attıkları adımı ve gösterdikleri çabayı destekliyorum. Ancak Rum tarafının tutumuna üzülmüş durumdayım. Gelinen sonuç hayal kırıklığı oldu. İlk görüşme hepimize umut olmuştu. Fakat ikinci görüşme Rum tarafının uyguladığı tutumlar yüzünden bozulması herkesi üzdü. Yaşanan durumu Güney Kıbrıs’ın barışı ne kadar istediği konusunda düşündürdü.”

Ahmet Arkın, (Girne Belediyesi çalışanı) “Zaten umutlu değildim” 

“Şahsen beklediğim bir sonuçtu. Taraflardan umudum yoktu. Senaryonun bir parçasını bize izlettiler. Zaten umutlu olmadığım bir süreç olduğu için şaşırmadım.” 

Seyhan Yıldırım, (Avukat) “Çözüm için biz daha istekliyiz” 

“Şahsi inancıma göre anlaşma iki tarafın isteği ile olacak bir şeydir. Ortaya çıkmıştır ki Rum tarafı Türk tarafı kadar anlaşma konusunda gayretli değil. Bizim ülkemizde halkın kronikleşmiş sorunlar vardır. Halk sorunlardan bıktığı için ve çözümün sıkıntıları gidereceğini düşündüğü için daha fazla çözüm konusunda isteklidir. Ancak elinde birçok imkanı bulunduran Rum tarafı ise daha az isteklidir. Bu nedenle başka alternatifleri gözden geçirmemiz gerekmektedir.”

Mustafa Ertanın,(Gazeteci-Yazar) “Çözüme yakın olduk” 

“Kıbrıs sorunu aslında Mont Pelerin’deki müzakereler ile bugüne kadar gelebileceği en ileri seviyeye gelmiştir.50 yıla yakın süredir her iki taraf ve garantör ülkeler beklentilerini bu kadar açık bir şekilde müzakere etmemişlerdi. Kıbrıs sorununun çözümüne olan engeller son Mont Pelerin müzakereleri ile açığa çıkmıştır. Demek ki Kıbrıs sorununu sonuçlandırmak için neler yapılması gerektiğini şimdi tüm müdahil taraflar bilmektedir. Çözüme ancak bu kadar yakın olunabilir.” 

Mustafa Şener, (Avukat) “Rumlar yine şaşırtmadı” 

“Ön görülmüş bir takvim ve müzakere süreci var. Kıbrıslı Türk heyet ve Sayın Akıncı, Kıbrıslı Türklerin haklarını, özgürlüğünü, eşitliğini federal bir çatı altında en iyi şekilde ortaya koydu. Biz de Kıbrıslı Türkler olarak bu sürece destek verdik. Fakat Rum ve Yunan ikilisi yine her zamanki gibi çizgilerinden şaşmayarak Kıbrıs Türkünün şaşırtmamışlardır. Ortaya çıktı ki Rum ve Yunan yetkilileri Kıbrıs adasındaki iki halkın barış, huzur ve güven içerisinde yaşamasını istememektedir.” 

Nehru Buleter, (Emekli esnaf)“Rumlar çözüm değil, adanın tamamını istiyor” 

“Rumlar her zamanki tavırlarını ortaya koydular ve yine oyunbozanlık yaptılar. Biz ne kadar ılımlı olursa olalım, ne yaparsak yapalım onlarla bir yere varamayız. Rum tarafının istediği şey çözüm değil, adaya hâkim olmaktır. Bu nedenle hiçbir zaman bir sonuca ulaşılmayacaktır. Ben Türkiye’nin güvencesi altında yaşamaktan oldukça memnunuz. Böyle de sürmesini istiyorum.”

Osman Amca, (Taşeronlar Birliği Başkanı)“Denktaş bir kez daha haklı çıktı” 

“Mont Pelerin’den çıkan sonuç bilinen bir şeydi. Yıllardır aynı şeyleri tekrar tekrar yaşıyoruz. Eğer Rumlar barış isteseydi zaten çoktan olurdu. Rumlar her zamanki tavırlarını ortaya koydu ve oyunu bozdu. Rahmetli Denktaş (Kurucu Cumhurbaşkanı Merhum Rauf Denktaş) her zaman, “Rumlarla anlaşılmaz” derdi. Denktaş bir kez daha haklı çıktı.”