Hakan YILDIRIM

Kıbrıs’ta yıllardır devam eden müzakerelerin olumlu bir sürece girdiği ve 2016 yılı içerisinde  sorununun çözüleceği yönündeki umut, Güzelyurt bölgesinde yaşayan vatandaşlarda tam olarak benimsenmedi.

Güzelyurtlu vatandaşların birçoğu Kıbrıs müzakerelerinden ziyade, günlük hayatta yaşadıkları sorunlarla ilgilendiklerini söyledi.

Bölgeye yatırım yapılmamasından tutun da narenciyenin artık para etmemesine kadar birçok konudan şikayetçi olan Güzelyurtlular, siyasetçilerin ve özellikle hükümet yetkililerinin bölgelerine seçimden seçime uğradığını belirterek tepki gösterdi.
 
Güzelyurtlular ne dedi?

Tuncay Yörel: Bu yıl narenciyenin ağaçta kalacağı izlenimi verilmeye çalışılıyor. Narenciyenin pazarlamasında sorun vardır. Geçmiş yıllarda, Türkiye’den gelen tüccarlar bahçeyi kapatıp, kesime başlardı ama bu yıl Rus uçağının düşürülmesi nedeni ile narenciye alınmayacağı söyleniyor. 2016 yılı çözüm yılı olacak diyorlar. Çok gördük. Belki olur. Ben inanmıyorum. Keşke olsa. Güzelyurt her müzakere döneminde taviz olarak masaya konur. Bu nedenle bölge insanı belirsizlik içinde yaşamaya devam ediyor. Başladığımızdan daha kötü noktadayız.

Süleyman Özhuy: Narenciye sektörü çok kötü durumda. Bu sene daha da kötü. Her sene bu zamanda mallar aranır, sorulurdu. Bu sene hareket yok. Rusya uçağının düşürülmesi krizi olmuştur ama bence fazla abarttılar. Narenciyeyi ucuza almak için bu mahanayı uyduruyorlar.

Çözüm olmaz çünkü Rum’un ideali Akritas Planı’dır. Plan uygulanmadan onlara rahat yok. Adanın tümünde gözleri var. Rum adayı Yunanistan’a bağlamadan rahat etmeyecek. 

Durdu Koruçam: Ben çözüm olacağına inanmam. Rumlar kabul etmez. Aldığımız her yeri geri istiyorlar. Bence anlaşma imkansız.

Turgut Akçın: Ben çözüm olacağına inanmıyorum. İnşallah olur ama Rumların bizi hükümete ortak edeceğine inanmıyorum. Rumlar bizi ikinci sınıf vatandaş olarak görüyor. Güzelyurt’u ta başından beri görüşmelerde pazarlık konusu yaptılar. Devletin de bu bölgeye yatırım yapacağı yok. Hastanemiz bile yok. Tek görünen şey yeni yol yapımı. Bunu da Anavatan yaptı. Bizim hükümetler buraya hiç yatırım yapmadı.

Melda Tutkulu: Kıbrıs sorunu inşallah çözülür. Çözülmezse 40 sene daha gider. Anlaşma olursa ekonomik yönden belki düzelme olur. Anlaşma sonrasında takas olur mu olmaz mı onu da bilmiyoruz.

Hasan Cankurt: Anlaşma olacağına inanmıyorum. Çünkü Rum’dan dost olmaz. Onun için biz kendimize bakalım.

Hasan Arsal: Ben Kıbrıs sorununun çözülmesini istiyorum. Federal bir çözüm olsun. İki bölgeli bir çözüm. Onlar Güney’de biz Kuzey’de. Zaman aşımı olmalı. 41 senedir yaşıyoruz bu sorunları, Güzelyurt gidecek diye endişeleniyoruz ama bir çözüm istiyoruz.

Reşat Kansoy: Görüşmelerde olumlu bir hava var. İki lider de olumlu yaklaşımda bulunuyor. Kendi toplumlarını cesaretlendirmeye çalışıyorlar. Önemli gelişmeler var. Anlaşma metnini liderler imzalayacak ama kalıcı bir çözümü sağlayacak olan Kıbrıslı Türk ve Kıbrıslı Rumlardır. Federal bir çözüm istiyorum. İki ayrı federatif bir yapının olması lazım.

İsa Avunç: İlerleme var ama çözüm olacağına inanmıyorum. Referanduma gidilecek ve bence Kuzey’den hayır çıkacak. 

Adem Topak: Görüşmelerin sonucu bizim irademizde değildir. Büyük menfaatler vardır. Büyük ülkeler, büyük menfaatler karar verecek. Rum ve Türk’ün “anlaşalım” demesiyle anlaşma olmaz. Bu süreç zamana bağlı. İki bölgeli, eşit devlet istiyoruz. Dışarda bir olabiliriz ama içerde ayrı devlet olmalı.

Hasan Önderol: 50 senedir bekliyoruz hiç bir şey olmadı, bundan sonra olacağına da inanmam. Ateş ile barut yan yana olmaz. Türk ile Rum yanyana olmaz. Bu saatten sonra Rum buraya gelip de yerleşmez. Güzelyurt verilecek diye yatırım da yapılmadı. Bu durum böyle gider.