Deniz Abidin

Uluslararası İlişkiler Uzmanı Dr. İsmail Kemal, Türkiye’nin önümüzdeki haftalarda Akdeniz’de sondaja başlayacak olmasının ve bunun Kıbrıs müzakerelerine yapacağı olası etkilerini değerlendirdi.

Kemal, Türkiye’nin Akdeniz’de “daha etkin ve daha aktif” olma düşüncesine  Rum tarafının mutlaka tepki göstereceğini belirterek, “Belli ki müzakereler enerji konusunun gölgesinde yürüyecek” dedi.

“Oruç Reis gemisinin nerelerde çalışma yapacağını, Rum tarafının buna nasıl tepki göstereceğini bekleyip görmek gerektiğine dikkat çeken Kemal, “Doğu Akdeniz’de sular ısınırsa müzakerelerin bundan etkilenmemesi mümkün değil. Enerji konusu sanki işbirliğine değil, gerginliğe doğru yol alıyor. Temennimiz böyle olmaması” diye konuştu.

Kemal, hem enerji konusunda önümüzdeki dönemde yaşanacak gelişmeler, hem de Kıbrıslı Rumların seçimlerinin yaklaşmakta olması nedeniyle müzakerelerde az zamanda çok önemli ilerlemelerin kaydedilmesinin gerekeceğini ifade etti. Uluslararası İlişkiler Uzmanı Dr. İsmail Kemal, Türkiye’nin gelecek hafta Akdeniz’de sondaja başlayacak olmasını Yeni Bakış’a değerlendirdi. Kemal, Türkiye Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Berat Albayrak’ın  bu konudaki ilk açıklamasını Kıbrıs müzakerelerinin başlamasından epey önce yaptığına işaret ederek, açıklamasında “Bu yıl Karadeniz ve Akdeniz olmak  üzere arama ve sondaj konularında önemli hamlelerimiz olacak.  Birinci sismik arama gemimiz Barbaros Hayrettin'den sonra ikinci gemimiz ile Akdeniz ve Karadeniz sularında daha aktif iki boyutlu ve üç boyutlu sismik çalışmaların yanında her iki denizimizde de arama faaliyet sürecimizi başlatacağız" dediğini belirtti. 

“Referandum öncesi seçmenin hoşuna gidecek açıklamalar yapılıyor”

Kemal, Bakan Albayrak’ın geçtiğimiz gün bu konuda tarih verdiğine işaret ederek, Bakan’ın MTA Oruç Reis gemisinin önümüzdeki hafta Akdeniz’e gideceğini ve sismik arama sürecinin başlayacağını söylediğini belirtti. Bakan, Barbaros Hayrettin gemisinin Karadeniz’de olacağını da belirttiğini söyleyen Dr. İsmail Kemal, öncelikle bu açıklamanın 16 Nisan Anayasa referandumu öncesinde yapıldığının altını çizdi. Dr. Kemal, referandumun iktidar için çok önemli olduğunu, referanduma sayılı günler kala iktidardan seçmenin hoşuna gidecek açıklamaların arka arkaya gelmekte olduğuna dikkat çekerek, Türkiye’nin bir süreden beridir enerji alanında yeni hamleler yapmaktan ve yeni bir enerji stratejisinden söz ettiğini söyledi.

“Bu çok iddialı ve zor bir hedef”

Kemal, Bakan Albayrak’ın Türkiye'nin, enerji alanında önemli değişikliklerin,  yatırımların ve hamlelerin gerçekleşeceği yeni bir döneme girdiğini söylediğini, hedefin enerjide Türkiye’nin dışa bağımlılığını ortadan kaldırmak olduğunun belirtildiğini kaydetti. “Bu çok iddialı ve zor bir hedef” diyen Kemal, bu çerçevede hazırlanan “Milli Enerji ve Maden Politikası” programının birkaç gün önce Bakan Albayrak tarafından tanıtıldığını belirtti. Son 10 yılda enerji ithalatımız 45 milyar dolar, maden ithalatı 10 milyar dolar olduğunu ifade eden Dr. Kemal, açıklanan adımların  “Milli enerji ve maden stratejisi” çerçevesinde düşünülmesi gerektiğini söyledi. Kemal, “Bu stratejinin sadece petrol ve doğal gaz arama değil güneş enerjisi, rüzgar enerjisi gibi boyutları da var” diye konuştu.

“Rum tarafından tepki gelecek”

Bakan Albayrak’ın ayrıca son açıklamasında Kıbrıs’a doğrudan atıfta bulunarak “muvazaalı sahalardan” söz ettiğini ve Türkiye’nin Akdeniz’de “daha etkin ve daha aktif” olacağını söylediğini belirterek, Türkiye’nin konu ile ilgili görüşlerini daha sert bir şekilde tekrarladığını kaydetti. Rum tarafının bu açıklamaları inceleyeceğini ve mutlaka tepki göstereceğini belirten Kemal, liderlerin 11 Nisan’daki buluşmalarından sonra yaptıkları açıklamalardan enerji konusunda aradaki derin görüş farklılıklarının yine belli olduğunu hatırlattı. 

“Sonuç alınması zorlaşacak”

“Belli ki müzakereler enerji konusunun gölgesinde yürüyecek” diyen Kemal, ortamın şimdiden gerilmeye başlaması durumunda sonuç almanın daha da zorlaşacağını kaydetti. Kemal, şöyle devam etti, “Oruç Reis gemisinin nerelerde çalışma yapacağını, Rum tarafının buna nasıl tepki göstereceğini bekleyip görmek lazım. Zor bir sürece doğru ilerliyoruz gibi. Doğu Akdeniz’de sular ısınırsa müzakerelerin bundan etkilenmemesi mümkün değil. Enerji satranç oyununda ne gibi hamleler yapılacağını bekleyip görmek lazım. Kriz yaşanır mı? Enerji konusu sanki işbirliğine değil, gerginliğe doğru yol alıyor. Temennimiz böyle olmaması”

“Liderlerin zamanla yarışması gerekecek”

Kıbrıs müzakerelerinde gelinen son durumu da değerlendiren Kemal, iki ayın kaybedildiğini, gelinen noktada zamanın çok önemli olduğunu söyledi. Kemal, hem enerji konusunda önümüzdeki dönemde yaşanacak gelişmeler, hem de Kıbrıslı Rumların seçimlerinin yaklaşmakta olması nedeniyle müzakerelerde az zamanda çok önemli ilerlemelerin kaydedilmesinin gerekeceğini ifade etti. Kıbrıs Türk tarafının iki aylık bir süreden söz etiğini söyleyen Kemal, iki ay içerisinde güvenlik ve garantiler, toprak, mülkiyet, dönüşümlü başkanlık ve henüz üzerinde mutabakata varılamamış diğer konuları çözümlemenin kolay olmayacağını belirtti. Uluslararası İlişkiler Uzmanı Dr. Kemal, sismik araştırmaların ortamı germesi durumunda işin daha da zorlaşacağını söyleyerek, liderlerin zamanla yarışmasının gerekeceğini kaydetti.

“İyimser olmak zorlaşıyor”

Kemal, şunları söyledi, “Her iki tarafta halk arasında sürece olan inanç azalmış görünüyor. Liderler bunu değiştirebilir mi? Umarız değiştirebilir. Müzakerelerin sonucu konusunda şimdiden bir öngörüde bulunmak zor.  Zamanın daralmış olması, enerji konusunda olası gerginlikler, Paskalya sonrasında seçim çalışmalarının yoğunlaşacak olması gibi faktörler iyimser olmayı zorlaştırıyor. Top liderlerde. Onların iyimserliği artırıcı adımlar atmaları ve az zamanda çok iş başarmaları gerekecek”