Duygu Alan

Ülkede üretimi yapılmasına rağmen ithali de gerçekleştirilen ürünlere yüzde 3 fon uygulaması, sektörde faaliyet gösteren bazı üreticilerden tam not aldı.

Toplamda 109 kalemden oluşan söz konusu ithal ürünler arasında ham maddenin de yer alması ise eleştiri konusu oldu.

İthal ürünlere yüzde 3 fon uygulaması, sektörde faaliyet gösteren bazı üreticiler ve ekonomik örgütler tarafından tepki ile karşılanırken bazı üreticiler, KKTC’de üretildiği halde ithali yapılan ürünlere fon uygulamasının yerli üretimin desteklenmesi açısından doğru bir uygulama olduğunu, ancak ham maddenin bu uygulama dışında tutulması gerektiğini savundu.

Ham maddeye fon destek bulmadı

Hayvan Üreticileri ve Yetiştiricileri Birliği’ni eylem noktasına getiren ham maddeye fon uygulaması, Patates Üreticileri Birliği ile Süt Ürünleri İmalatçıları Birliği tarafından da olumlu karşılanmadı.

Patates Üreticileri Birliği Başkanı Ahmet Yeşilada, KKTC’de üretimi yapıldığı halde ithal edilen ürünlere konan fonun doğru ve yerinde bir uygulama olduğunu ancak, üretimde ham madde olarak kullanılan ürünlere konan fonun gerek üretim maliyetinin gerekse yerli ürünün fiyatını arttıracağından sıkıntı yaratacağını savundu.

Süt Ürünleri İmalatçıları Birliği Başkanı Candan Avunduk da ithal ürünlere fon uygulamasının dünyada gelişmiş ve gelişmekte olan tüm ülkelerde uygulandığını belirterek, yerli üretimi ve üreticiyi destekleyen uygulamalara her zaman destek verdiklerini ancak yerli üretimi destekleyen ham maddeye yönelik vergilendirmenin uygun olmadığını savundu.

Avunduk, üretimi destekleyen ham maddeye konan fonun ülkede hayat pahalılığına, dolayısıyla tüketici mağduriyetine neden olacağını söyledi.

Yeşilada: Maliyeti arttıracak uygulamalardan kaçınılmalı

Patates Üreticileri Birliği Başkanı Ahmet Yeşilada, KKTC’de üretimi yapıldığı halde ithal edilen ürünlere konan fonun doğru ve yerinde bir uygulama olduğunu ancak, üretimde ham madde olarak kullanılan ürünlere konan fonun gerek üretim maliyetinin gerekse yerli ürünün fiyatını arttıracağından sıkıntı yaratacağını savundu.

Ahmet Yeşilada, zaten mali sıkıntıda olan üreticinin özellikle bu kurak yılda daha da sıkıntı yaşamasına neden olacak uygulamalardan kaçınılması gerektiğini kaydetti.

Ahmet Yeşilada şöyle dedi: “Hükümetin ülkemizde üretildiği halde ithalatı yapılan ürünlere, özellikle donmuş patates ve süt ürünlerine koymuş olduğu fon, uzun süredir beklediğimiz ve yapılmasını istediğimiz bir uygulamadır. Birlik olarak bu kararı desteklemekle beraber, üreticinin ham madde olarak üretimde kullandığı tohumluk, gübre, zirai ilaç gibi ithal ürünlere ve hayvan üreticilerinin kullandığı yem ham maddelerine fon konulmasını doğru bir karar olarak değerlendirmiyoruz. Çünkü ham maddeye konan fon, üretimin maliyetini arttıracak bu da hem üreticinin ithal ürünlerle rekabet şansını yitirmesine hem de mevcut maddi sıkıntıların artmasına neden olacak. Dolayısıyla bu tür uygulamalardan kaçınılması gerekir.”

“TÜK tekel olmaktan çıkarılmalıdır”

Ahmet Yeşilada, Toprak Ürünleri Kurumu’nun da tekel olmaktan çıkarılması gerektiğini savundu. Yeşilada konuya ilişkin açıklamasında şu ifadelere yer verdi: “TÜK’ün tanzim edici, piyasayı regüle edici duruma getirilerek, tekel olmaktan çıkarılması ve özel sektöre de yer verilerek hayvan üreticileri için ithalatı yapılan yem ham maddelerde rekabet ortamının yaratılması ülkemizin ve üreticilerimizin menfaatine olacaktır.”

Avunduk: Ham maddeye konan fon mağdur eder

Süt Ürünleri İmalatçıları Birliği Başkanı Candan Avunduk, ithal ürünlere fon uygulamasının dünyada gelişmiş ve gelişmekte olan tüm ülkelerde uygulandığını belirterek, yerli üretimi ve üreticiyi destekleyen uygulamalara her zaman destek verdiklerini ancak yerli üretimi destekleyen ham maddeye yönelik vergilendirmenin uygun olmadığını savundu.

Avunduk, üretimi destekleyen ham maddeye konan fonun ülkede hayat pahalılığına, dolayısıyla tüketici mağduriyetine neden olacağını söyledi.

Candan Avunduk konuya ilişkin Havadis’e yaptığı açıklamada şunları söyledi: “Dünyada gelişmiş ve gelişmekte ola tüm ülkeler, önce kendi sanayicisinin ve üreticisinin mallarını tüketip daha sonra çeşitlilik adına ithal gelen ürünlerin tüketilmesini desteklemişlerdir. Örnekle bugün ABD, kendi oto lastik üreticilerini korumak adına ülkesine araba lastiklerini kotalı olarak ithal etmekte, yine kendi cam üreticilerini desteklemek adına hiçbir cam ürününü kotalı da olsa ülkesine ithaline izin vermemektedir. AB ülkeleri de kendi aralarında gümrük duvarlarını kaldırmışlar ancak AB dışında kalan ülkelerden de ithalatı zorlaştıran tarifeli ve tarifesiz uygulamalar yapmaktadırlar. Çin dahi kendi üretimini ve üreticilerini korumak adına tarifeli ve tarifesiz kısıtlamaları uygulamaktan geri kalmamıştır. Yine en yakınımızdaki Türkiye Cumhuriyeti’nin, gümrük tarife uygulamalarına baktığımızda yüzlerce ürünün ithalatında gerek kısıtlamalar gerek fon uygulamalarını görürüz. Dolayısıyla bu anlamda Tarım Bakanlığı’nın ithal ürünlere fon uygulamasını doğru buluyorum ancak üretimi destekleyen ham maddeye yönelik vergilendirmenin uygun olmadığı düşüncesindeyim. Çünkü bu gerçek anlamda ülke içerisinde hayat pahallılığına ve tüketici mağduriyetine neden olacaktır.”