KIBRIS KÜLTÜRÜNÜ YANSITAN ÜRÜNLER

Ülkemizin belli bölgelerinde halen bazı otların, sazların ve bitkilerin sapının, yapraklarının, dallarının ince şeritler haline getirilip işlenmesiyle sele, sepet, sesta gibi Kıbrıs’a özgü ürünler üretiliyor. Evlerde kullanılan, el sanatlarının bir ürünü olarak turistlere de satılan, ayrıca Kıbrıs kültürünü yaşatan bu ürünler, genellikle Yayla Köyü’nde üretiliyor.

KÖYÜN YÜZDE 20’Sİ YAPIYOR

Köy nüfusunun yüzde 20’si Kıbrıs’a özgü sele sepet işi yaparak, Kıbrıs kültürünü yaşatıyor. Unutulmaya yüz tutmuş kültür miraslarımızdan sele ve sepet örücülüğünün kalan son ustalarından Yayla Köyü’nde sakin Haşim Hüssam, baba mesleği olarak yaptığı ve kültürümüzü yaşatan bu işi gazetemize anlattı.

KUZEY’DE ÜRETİLİYOR, GÜNEY’DE SATILIYOR

Kumköy’de üretilen sele, sepet ve kamıştan yapılan diğer Kıbrıs’a özgü el işlerine ülkemizden pek fazla ilgi olmazken, Rum tarafından ilgi olduğu belirtildi. Bu el işlerinin, yerli vatandaşlardan fazla turistler ile Rumların ilgisini çektiğini belirten Hüssam, Rumların kendilerinden satın aldıkları el işlerini, Güney’de sattıklarını söyledi.

Ülkemizin belli bölgelerinde halen bazı otların, sazların ve bitkilerin sapının, yapraklarının, dallarının ince şeritler haline getirilip işlenmesiyle sele, sepet, sesta gibi özgün ürünler üretiliyor.

Evlerde kullanılan ve el sanatlarının bir ürünü olarak turistlere de satılarak, üreticilerine bir gelir

sağlayan, ayrıca Kıbrıs kültürünü yaşatan bu ürünler, genellikle Gü-zelyurt’a bağlı Yayla Köyü’nde üretiliyor.

Köy nüfusunun yüzde 20’si Kıbrıs’a özgü sele sepet işi yaparak, Kıbrıs kültürünü yaşatıyor. Yaşlı ve yetişkin nesil tarafından yapılan eserler, turistlerin yanı sıra Rumlardan büyük ilgi görüyor. Kumköy’den satın alınan sele, sepet ve kamıştan yapılan Kıbrıs’a özgü el işler, Rumlar tarafından satın alınarak, Güney Kıbrıs’ta götürülüp orada satılıyor.

“NÜFUSUN YÜZDE 20’Sİ HALEN YAPIYOR"

Unutulmaya yüz tutmuş kültür miraslarımızdan sele ve sepet örücülüğünün kalan son ustalarından Yayla Köyü’nde sakin Haşim Hüssam, baba mesleği olarak yaptığı ve kültürümüzü yaşatan bu işi gazetemize anlattı.

Kumköy nüfusunun geçmişte yüzde 80’inin Kıbrıs’a özgü el işlerinden sele, sepet yaptıklarını ancak şimdilerde nüfusun yüzde 20’sinin bu işi yaptığını belirterek, genç nesilin bu ürünlerin yapımına ilgi duymadıklarını söyledi.

“GENÇ NESİL YAPMAYI BİLMİYOR"

Kamışlardan yaptıkları el işlerini atalarından öğrendiklerini, kamış seçiminden, kesimine ve elde işlenmesine kadar tecrübe gerektirdiğini anlatan Hüssam, “yakında Kıbrıs kültürünü yaşatacak ürünlerimizi üreteni bulunmayacak. Biz babamızdan öğrendik ve yapıyoruz ama genç nesil merak etmiyor ve yapmayı bilmiyor” dedi.

“EMEĞE DEĞMİYOR"

El emeği olan bu ürünlerin satış fiyatının düşük olduğunu da belirten Hüssam, “emeğimize değmiyor ama bunları üretmeyi seviyoruz, bunu yaparak kültürümüzü yaşatmaktan haz duyoyo-ruz. Halkımız da kültürümüze sahip çıkmalıdır” diye konuştu.

“RUMLARDAN İLGİ VAR"

Ağırlıklı olarak Kumköy’de yapılan bu el işlerinin, yerli vatandaşlardan fazla turistler ile Rumların ilgisini çektiğini belirten Haşim Hüssam, Güney’den gelen Rumlar’ın bu ürünleri toptan satın alarak, Rum tarafında sattıklarını kaydetti. Ürettikleri el işlerine en fazla Güney’den ilgi olduğunu söyleyen Hüssam, “bizim yerli halkın pek ilgisini çekmiyor. Hâlbuki kültürümüzü yansıtan ve yaşatan bu el işlerine ve üretenlere sahip çıkmalıyız” dedi.