Çiğdem Aydın

Güney Kıbrıs’ın en güçlü siyasi partilerinden olan Komünist AKEL lideri Andros Kiprianu ile BKP Genel Başkanı İzzet İzcan’ın dün şehit ailelerinden ve köy muhtarlığından habersiz bir şekilde Muratağa-Sandallar ve Atlılar Şehitlikleri’ni ziyaret ederek, karanfil bırakma girişimleri, şehit aileleri tarafından engellendi. 

Şehitleri anma gününe katılmayan siyasilerin, daha sonra şehitler üzerinden siyaset yapmalarına karşı olduklarını söyleyen şehit aileleri “acımızın üstüne başka acıların eklenmesine izin vermeyiz” dedi.

Polisin müdahale etmek zorunda kaldığı gerginlik sırasında, bazı şehit yakınlarının gözyaşlarına boğuldukları görüldü. Atlılar Muhtarı Olşan Karabardak, BKP lideri İzcan ve beraberindekilerin kendilerine ‘köpeklik’ bastığını iddia ederek, tepkisini dile getirdi. İzcan ise yaşananları ‘provakasyon’ olarak nitelendirdi.

İzcan: İki toplum acıları bir daha yaşamasın

Atlılar Şehitliği’nde basın açıklaması yapan BKP Genel Başkanı İzzet İzcan, iki toplumun bir daha bu acıları yaşamaması için var güçleriyle çalıştıklarını belirtti.

Şehitliğe protesto için gelenlerin belli bir önyargıyla geldiklerini ve olay çıkardıklarını, bunu da anlayışla karşıladıklarını belirten İzcan, Güney’deki Constantinou ve Eleni Mezarlığı’na dün sabah gerçekleştirdikleri ziyarette ise herhangi bir engellemeyle karşılaşmadıklarını kaydetti.

Katliamlarda canını yitirenleri saygıyla andıklarını, ailelerin acılarını paylaştıklarını belirten İzcan; milliyetçi, fanatik, bağnaz ve agresif tavırlarla bir yere varılamayacağını, gösterilen tepkinin yanlış olduğunu söyledi.

Ersan: Esefle kınıyoruz

Öte yandan Şehit Aileleri ve Malul Gaziler Derneği, BKP ile AKEL heyetlerinin dün Muratağa-Sandallar ve Atlılar Şehitlikleri’ne gerçekleştirdikleri ziyareti kınadı. 

Dernek Başkanı Ertan Ersan tarafından yapılan açıklamada, “Muratağa, Atlılar, Sandallar şehitliklerine anlam veremediğimiz bir ziyaret gerçekleştiren ve şehit ailelerimizin acılarını yeniden gün yüzüne çıkaran Rum yetkililerini esefle kınıyoruz” ifadesi kullanıldı. 

Şehit yakınları ne dedi?

Olsan Karabardak: Bugün saat 11 sıralarında istenmeyen bir hadise yaşandı. Biz gelmemeleri konusunda bilgi vermemiz halinde BKP ve AKEL buraya bir ziyaret gerçekleştirdi. Şehit yakınları buna karşı çıktı. BKP Genel Başkanı İzzet İzcan muhtarı ve köylüleri provokasyonla suçluyor.  Esas kendisi Rumları alarak şehitliğimize gelmesiyle bizi provoke etti. 

Arkadaşlarımıza hakaret ettiler, bizi buradan polis zoru ile dışarı attılar. Bizi köy halkı olarak bunu şiddetle kınıyoruz. Bize bu ziyaretle ilgili hiçbir kurum tarafından bilgi verilmedi. BKP yetkilileri iki arkadaşımızı ite kaka kapıdan dışarı atarak içeriye girip çiçek bıraktılar. 41 yıldır hangimize gelip hal hatır sordular.

Emrah Muhtaroğlu: Kapıda içeri girmemeleri için bekledik. Bizi iterek zorla kapıyı açtılar ve İzzet İzcan “çekil be köpek sen kimsin size mi soracağım” dedi. içeriye girdiler ve çiçek bıraktılar. 40 senedir buraya ayak basmamış adam Rumları aldı geldi. 

Hasan Muhtaroğlu:  14 Ağustos 1974’te bu katliam yaparken kaç aylık bebekler öldü o zaman ne sevgi çiçeği getirip kurtarmadılar da şimdi çiçek koyup mu kaldıracaklar ölenleri.

Tamer Şadanoğlu: Biz yıllarca burada cefa çektik. Kimse bize dayatmalarla barış yaptıramazlar. Biz Türküz, Türkün idaresi altındayız. Bizi idare etmeyi bilmiyorlarsa gitsinler kendileri yabancı idare altında yaşasın. Barış istiyorlarsa önce bu insanların bedelini ödesinler. Kıbrıs Türkü çok ağır bedeller ödedi bu dünyada, çok kötü günlere gidiyoruz. Kıbrıs Türkü kimsenin eziyeti altında yaşayacak bir barış istemiyor. Ailemden 45 şehit var. Bütün yetkililer bildiriyoruz böyle barış olmaz. Kıbrıs Türküne eziyet çektirerek barış yapamazlar.

Ahmet Aşır: Bu üç Türk köyünde soykırım gerçekleşti. 126 şehit vardır burada % 80’i çocuktur. Bugün hayatta kalan hatıralarını yaşatmaya çalışan kardeşlerimiz, 41 yıldır onların acıları ile yoğruldu, her türlü cefayı çekmiştir. 41 yıldır bu şehitleri anmaya gelmeyen kişiler başta İzzet İzcan olmak üzere Rumları alıp buraya gelerek barış yapamaz. Yıllarca idarecilerimiz bu şehitler üzerinden siyaset yapmıştır. Bugünden sonra yapmalarını istemeyiz. Barış Yapacaklarsa gelip bu şehitlikte yapacak değiller.

Hasan Hüseyin Karabardak: İzin almadan gelip çiçek koymak anlaşma değil doğrudan şehitleri incitmektir. Benim annem babam 25 kişi ailemden şehittir. Biz Rumla yaşamak istemiyoruz. Biz bu tarafta yaşayalım onlar o tarafta. 26 yaşındaydım 3 ay esir düştüm. Çıkınca anne babamı bir daha göremedim. Köye geldiğimde katliam ettiler anne babamı.

Ali Faik: 16 günlük bebeğin babasıyım ben. 1958’de babamı kaybettim. 63 olayları çıktı evlendim. 1974’te Rum’un yaptığı katliamı unutamam. Eşim çocuklarım burada yatıyor. Esir düştmüştük ve 41 senedir bu şehitliklere gelmeyen Türk diye yaşayan insanlar aniden gelip de şehitlerimiz rahatsız etmelerini istemeyiz. Hayatta olduğumuz sürece gelemezler de. Barış isteyen Rum bunları yaptı. 

Bayram Karabardak: Ben bu olayları şiddetle protesto ederim. Çünkü bu insanlar bizi hiçe sayarak kendi akılları ile geldiler bizi bu duruma getirdiler. Beş çocuğum karım annem babam 7-8 kardeşim gitti ne barışı isteyeyim. Hepsini öldürdüler. Sıkılmadan alacak Rum’u şehitliğe üç çiçek koysun. 

Fatma- Aliye Muhtaroğlu: Ben bu ziyarete karşıyım. Rumlar şehitliğimize girdi halkımız dışarı attı. Barış istiyorlarsa önce diriltsin şehitleri. Özür dilesin onlara çiçek versin yapabiliyorsa bunu. 
Afet Yağlı: Gözyaşlarına boğularak hiçbir şey ifade edemedi.