Toplumcu Demokrasi Partisi (TDP) Genel Başkanı Cemal Özyiğit, başta su konusu olmak üzere, toplumun geleceğini çok yakından ilgilendiren konularda, topluma yeterli bilgi verilmeden, açık ve şeffaf olmadan, kapalı kapılar arkasında çalışma yapılarak kararlar alınmasının, topluma karşı yapılan en büyük saygısızlık olduğunu savundu.

Özyiğit, “Biz beceremeyiz, biz yönetemeyiz anlayışını topluma karşı yapılmış büyük  bir haksızlık ve saygısızlık olarak görüyoruz.. Biz kendimize ve insanlarımıza güveniyoruz. En büyük hedefimiz de toplumu iktidara taşımaktır" dedi. 

KTHY’nin kapatılmasıyla Ercan Havaalanı ile DAÜ'de üniversite öncesi kurumların devredilmesinden toplumun büyük zarar gördüğünü kaydeden Özyiğit, şimdi de tüm yerel su kaynaklarıyla birlikte suyu özele devretme çalışması yapıldığını söyledi.

TDP, su konusunda başlattığı bilgilendirme toplantıları çerçevesinde Çamlıbel'de vatandaşlarla bir araya geldi.

TDP’den yapılan açıklamaya göre, Genel Başkan Cemal Özyiğit, Genel Sekreter Asım İdris, LTB Başkanı Mehmet Harmancı, milletvekili Zeki Çeler, bazı MYK ve PM üyelerinden oluşan heyet, su konusunda uzlaşmaya varıldığı açıklanan metin hakkındaki TDP'nin görüş ve düşüncelerini aktardı, vatandaşların sorularını yanıtladı.

ÖZYİĞİT: “ÖZEL ŞİRKET TEKELLEŞMESİNİ ÖNGÖRÜYOR”

TDP Genel Başkanı Cemal Özyiğit, su konusunun yıllardır gündemde olmasına rağmen, o dönemden bugüne kadar görevde olan hükümetlerin üzerlerine düşeni yapmadığını, yaşanmakta olan kaosun esas nedenlerinden birinin de bu olduğunu ifade etti.

2012 yılında ‘Türkiye’den Kıbrıs’a Su Temin Projesi’ gündeme geldiğinde, TDP olarak o gün de konuya yönelik görüşlerini açık ve net bir şekilde ortaya koyduklarını anımsatan Özyiğit, “TDP olarak Türkiye’den gelen suyun Güzelyalı’dan Su Üst Kurulu tarafından satın alınarak belediyelere ulaştırılması, dağıtım ve tahsilatın da belediyeler tarafından yapılmasına destek verdik. Vermeye de devam ediyoruz” dedi.

Özyiğit, 4 bakanın Bakanlar Kurulu kararıyla Türkiye’ye giderek metin üzerinde görüşmeler yaptığını ve adaya “yüzde 99 oranında anlaşmaya vardık” diyerek döndüklerini anımsattı. Sadece Türkiye’den gelen suyu değil, tüm yerel su kaynaklarının özel bir şirkete devredilmesini öngören metnin, suyun fiyatını özel şirketin belirleyeceği, özel şirket tekelleşmesini öngördüğünü savundu.

"TOPLUMA SAYGISIZLIK YAPIYORLAR"

TDP olarak bu metni Kıbrıs Türk Halkına karşı yapılmış büyük bir saygısızlık olarak gördüklerini belirten Özyiğit, şöyle devam etti:

“Bu topluma ne zaman doğrular söylenecek, ne zaman toplumun geleceği düşünülerek hareket edilecek, bu toplum daha ne kadar beceriksiz, basiretsiz olarak addedilecek. 30 yıllık bir eğitimci olarak insanlarımıza karşı yapılanları büyük bir saygısızlık olarak görüyor ve şiddetle kınıyorum . Bu toplumda çok büyük değerler, alanlarında uzman kişiler vardır. Biz insanlarımıza güveniyoruz”

TDP olarak kimseyle kavgaları olmadığını, su konusunda da böyle düşündüklerini, Türkiye'den gelen suya da karşı olmadıklarını anlatan Özyiğit, ancak toplumun kurumlarının peş keş çekilmesine, suyun ticari bir meta olarak görülerek çalışma yapılmasına, belediyelerin devre dışı bırakılmasına da onay vermelerinin mümkün olmadığını kaydetti.

Özel şirket tekelini öngören metnin kabul edilemez olduğunu, özellikle belediyelerin devre dışı bırakılmaması gerektiğini ifade eden Özyiğit, kendileriyle anı düşüncede olan tüm örgütlerle birlikte mücadeleyi yükselteceklerini belirtti.

İDRİS: “SU KONUSUNUN ARDINDAN EKONOMİK PROTOKOL GÜNDEME GELECEK”

TDP Genel Sekreteri Asım İdris de, TDP olarak su konusunda ilk günden beri aynı görüş ve düşüncede olduklarını vurguladı.

2012 yılında konu gündeme geldiğinde her platformda uyarılarını yaptıklarını anımsatan İdris, anlaşmaya şiddetle karşı çıkan ve saatlerce konuya yönelik uyarılar yapan, eleştirilerde bulunan TDP milletvekillerinin son aşamada nisabın sağlanmayarak, anlaşmanın onaylanmamasını sağlamak amacıyla oylamaya katılmadıklarını hatırlattı. Nisabı sağlayan CTP milletvekillerinin 'hayır' oyuna rağmen UBP ve DP milletvekillerinin oylarıyla anlaşmanın kabul edildiğini aktardı.

Su konusunun yıllardır gündemde olmasına rağmen, o günden beri görev yapan hükümetlerin ev ödevlerini yerine getirmediklerini belirten İdris, gelinen aşamada da tüm yerel su kaynakları dahil, suyun özele devredilme çalışması yapıldığını savundu.

Su konusunun ardından da ekonomik protokolün gündeme geleceğine dikkat çeken İdris, şöyle devam etti:

"Su konusunda olduğu gibi, ekonomik paket konusunda da ne topluma, ne de bizlere bilgi vermiyorlar. Toplum adına imza atacaklar, ama toplumun haberi yok. Kimse bizden böyle bir şeye onay vermemizi beklemesin. TDP, tamamen toplumsal çıkarlar için mücadele vermektedir, bu mücadelesini de kararlılıkla sürdürecektir"