Güney Kıbrıs'ta Cumhurbaşkanı Akıncı'ya karşı yoğunlaşan tepkilere cevap yine bir rumdan geldi

Haravgi Gazetesi'nden Maria Frangu “Akıncı gündüz dese, bazı kişiler gece diyecek” başlığı altında dikkat çeken bir makale kaleme aldı.

Maria Frangu'nun makalesi şöyle:

“Mustafa Akıncı ne dedi de, Kıbrıs sorunundaki bilinmez çizginin temsilcilerini kızdırdı? Mustafa Akıncı, müzakerelerde ne konfederasyon ne de üniter devlet görüşüldüğünü, amacın federal bir çözüm olduğunu söyledi. Akıncı aynı zamanda, Kıbrıs Rum ve Kıbrıs Türk kurucu devletleri arasında bir hiyerarşi ilişkisinin olmayacağını kaydetti.

Kıbrıslı Türk lider garantiler konusunda gerçeklik istedi ve Kıbrıslı Türklerin güveninin olmadığını ve bu nedenle güvenliklerini Türkiye’nin garantisinde gördüklerini ifade ederek, Kıbrıs Rum tarafında milliyetçi çevrelerin davranışlarını örnek gösterdi. Hepimiz, milliyetçilerin ve şovenlerin Kıbrıslı Türkler aleyhindeki kabadayılıklarını biliyoruz. Arabalarına saldırmalarını, dövmelerini… Tabii bunlar onlar için ıvır zıvır şeyler…

Kıbrıs Türk toplumu lideri, Mustafa Akıncı’dır ve diyalog ve müzakereler çerçevesinde, Kıbrıslı Türkler için emniyet sübabı olacağını düşündüğü bazı şeyleri istiyor, bunlarda ısrar ediyor. Mustafa Akıncı bunların hepsinde haklı değildir. Zaten öyle olsaydı, müzakere olmayacaktı. Eğer öyle olsaydı, Kıbrıs sorunu, bir ya da diğer tarafın çıkarına olacak şekilde kapanacaktı ve en başa dönecektik, yine aynı sorunlar, yine aynı gerginlikler ve itirazlar olacaktı.

Mustafa Akıncı’nın bu davranışı, kendisini, Kıbrıs sorununda bilinmeyen çizginin tümünün deyimiyle ‘uzlaşmaz’ yapmaz.

Pardon ama biz onca yıldır hangi çözümü müzakere ediyoruz? Konfederasyonu mu? Üniter devleti mi? Bölünmeyi mi? Tüm Doruk Anlaşmaları, Güvenlik Konseyinin tüm kararları, Ulusal Konseyde oy birliği ile alınan tüm kararlar federal çözümü yazmıyor mu? Dolayısıyla Mustafa Akıncı saçma bir şey söylemedi. Retçiler, Kıbrıs sorununun çözümünün yaklaşmakta olduğu fikrinden korkmaya başladılar.

Mustafa Akıncı bunu söyledi ve onu uzlaşmaz, tahrik edici ve şantajcı olarak nitelendirdiler.

Mustafa Akıncı ‘New York’ta mucize beklenmemelidir. Kıbrıs sorununun nihai aşamasında değiliz’ dedi. Aşırı vatanseverlerin, Kıbrıslı Türk liderin bu tutumunu selamlamaları gerekmez miydi? Mademki duymak istediklerini söyledi, neden onu selamlamadılar ve onun söylediklerine katılmadılar?

Mustafa Akıncı zorlukları ve sorunları biliyor ve bunlara takılıp kalmıyor. Ülkeyi ve halkı birleştirecek çözüme doğru ilerliyor. Dayatma olmayacak, halkın kabul edeceği bir çözüme doğru… Akıncı, selefleri gibi uzlaşmaz olmadan, bu çözüm için masaya oturuyor.”