Özge Kizir

Mazbata ve Faiz Mağdurları Derneği Genel Koordinatörü Kazım Ant, mazbata mağdurlarının sayısının son 5 yılda 69 bin 442 olduğuna dikkat çekerek, “Yani artık her yıl 8-10 bin arasında kişiye, borçlarını veya taksitlerini ödeyememesi nedeniyle hapislik emri çıkmaktadır” dedi.

Mazbata ve Faiz Mağdurları Derneği Genel Koordinatörü Kazım Ant, Haberal Kıbrıslı gazetesine değerlendirmede bulundu. Ant, KKTC’nin durumunu “sosyal patlamalara gebe ve ekonomik anlamda iflas etmiş bir ülke” olarak değerlendirdi. Mazbata mağdurlarının sayısına değinen Ant, “Şu anda resmi rakamlar son 5 yılda 69 bin 442’dir. Bunu 5’e böldüğümüzde 12 bin çıkıyor. Bu da demektir ki her yıl 7-8 bin civarında insan için borç-alacak için hapislik emri verilmektedir. Ben bunu 8-10 bin arasında bir rakam olarak değerlendiriyorum. Yani artık her yıl 8-10 bin arasında kişiye, borçlarını veya taksitlerini ödeyememesi nedeniyle hapislik emri çıkmaktadır” dedi.

“Ne yazık ki KKTC ekonomik anlamda iflas etmiştir”

Dövizin önlenemez bir şekilde yükseldiğini belirten Ant, “Ekonomisi iflas etmiş halk, perişan ve ekonomik çarpıklıklar, geçim güçlükleri ve darlıkları içerisinde eziliyor. Dövizin önlenemez bir şekilde yükseldiği ve dövize bağımlı bir yaşamın hüküm sürdüğü bir ülkede insanlarımızın artık ezilip elenmekte olduğu bir gerçektir. Ne yazık ki KKTC ekonomik anlamda iflas etmiştir” şeklinde konuştu.

“TL’nin devamlı değer kaybettiği bir ortamda herhangi bir olumluluktan bahsedemeyiz”

Ülkedeki her alışverişin dövizle yapıldığını vurgulayan Ant, “Dövizin sürekli yükselmesi ve dünyanın içerisinde bulunmuş olduğu küresel güçlerle ve dünya ekonomisi ile bağlantılı olmakla birlikte, Türkiye’deki ekonomik olguların bir neticesidir ve bize yansıyor. Bizim ithalatımız, taksitlerimiz, araba alışverişimiz, kiralarımız veya okul harçlarımız, yani tüm ödemelerimiz dövizledir. Dolayısıyla böyle bir ülkede, dövize bağlı ve TL’nin devamlı değer kaybettiği bir ortamda herhangi bir olumluluktan bahsedemeyiz” ifadesini kullandı.

“Asgari ücret 2500-3000 TL arasında olmalı”

Ant, sözlerine şöyle devam etti: 

“KKTC bütçesi şu anda en az 5.2 milyar TL’dir. En az yüzde 30 oranında aşınmış ve bitmiştir. Siz asgari ücreti yükseltmiyorsunuz. Asgari ücreti, bugün nereden bakarsanız bakın 2500-3000 TL arasındaki bir rakama oturtulması gerekir. Bununla beraber kamu görevlilerinin maaşlarının bu döviz kayıplarını karşılayabilecek noktaya getirilmesi gerekir. Devletin sunmuş olduğu gümrük, harç ve fonlarının dövize endeksli olarak alıyorlar. Bunların ayarlanması ve TL’ye uyarlanması gerekiyor.

“İsteyen istediği gibi fiyat artışları yapmamalıdır”

Siz gümrük, harç ve fonları TL’ye endeksler ve aşağıya çekerseniz o zaman piyasaya etkin bir denetim getireceksiniz. İsteyen istediği gibi fiyat artışları yapmamalıdır. Bu ithalatçılara bir takım olanaklar sağlıyorsanız, onun karşılığını piyasayı dengeleyerek ve kontrol altına alarak sağlamamız gerekir. Önce ekonomi bakanlığında bu konuyla ilgili süratle kriz masasının oluşturulması gerekir. Onun ötesinde ilgili tüm kurum ve kuruluşları çağırıp görüşlerini almak gerekir. 

“Döviz kazancı olmayanı dövizle borçlandırmayacaklar”

Artık dövizle borçlanma yerine TL’ye yönlenmeliyiz. Dövizle harcayacak zamanımız yoktur. Bu masaya üniversiteleri de çağıracaksınız artık TL’ye endeksli yapı oluşturmak suretiyle yürüyeceksiniz. Piyasada hiçbir önlem yoktur. Döviz kazancı olmayanı dövizle borçlandırmayacaklar. TL’ye yönelmek durumundayız.”