Bora yaptığı yazılı açıklamada, Bakan Akansoy’un 220 bin kişilik Türk nüfusu konusunun gündeme gelmesine neden olan demecinde, "Biz müzakere masasını berhava edemeyiz, Orada varılmış olan mutabakat çerçevesinde 220 bin nüfusu aşacak vatandaşlık veremeyiz... Varılan mutabakata uyacağız..." ifadeleri yer aldığını belirterek bunları eleştirdi.

Bora, açıklamasında, “Rumların bugüne dek varılmış mutabakatlara göre uygun hareket ettiğini söylemek mümkün müdür?” ifadelerini kullandı.

Bora müzakerelerin temel ilkelerinden birisinin "Her konuda tam anlaşmaya varılmadan hiçbir konuda anlaşılmış olmaz..." kuralı olduğunu hatırlatarak, bu durumda Kıbrıs Türk tarafının müzakereler sonuçlanmadan kendi kendini hayati bir konuda taahhüt altına sokmuş olmasının son derece sakıncalı olduğunu savundu.

220 bin Türk nüfusu meselesinin arkasında, Ada’da taraflar arasındaki 1' e 4 nüfus oranının ebediyen korunması konusundaki Rum/Yunan saplantısı bulunduğunu ileri süren Bora, “Diğer bir deyişle Kıbrıs Türk halkına ebedi bir Aile Planlaması mecburiyeti dayatılmak istenmektedir... İçişleri Bakanı’nın demeci bu açıdan son derece sakıncalıdır” ifadelerini kullandı.

Bora, Rum tarafının hiçbir konuda uygulamaları ve yaklaşımları ile ilgili bilgi vermeye yanaşmazken Türk tarafının bağlayıcı bir tutumla hareket etmesinin kabul edilemeyeceğini de kaydetti.

Bora, Rum tarafının bir yanda görüşmelere devam ederken diğer yanda bazı ülkelerle çeşitli anlaşmalar yaparak Kıbrıs Türk halkını baskı altına almayı ve ona göre tavizler koparmayı amaçladığını ifade etti.