Duygu Alan

KKTC’de kanser hastası sayısı 9 bine ulaştı. Kanser Hastaları Yardım Derneği yetkililerinden alınan bilgiye göre her gün 2-3 yeni kişi kanser olduğunu öğrenerek hastalıkla nasıl mücadele edebileceği konusunda derneğe başvuruyor.

Binlerce kanser hastası zorlu mücadele sürecinde tutunacak dal arıyor. Kanser hastalarının hassasiyetini fırsat bilen umut tacirleri ise boş durmuyor.

Havadis’e ulaşan bilgilere göre, umut tacirleri ülkemizde bu kez de kanser hastalarını hedef aldı. Umut tacirleri sosyal medya aracılığıyla, kapı kapı gezerek veya tespit ettikleri kanser hastalarına ulaşarak farklı farklı bileşenlerden oluşan ve ilaç onayını almamış olan maddeleri şifa niyetine binlerce liraya satıyor.

Uzmanlar uyarıyor

Uzmanlar kanser hastalarını Sağlık Bakanlığı’ndan “ilaç” onayı olmayan ve ilgili uzman hekimin tavsiye etmediği maddeleri kullanmamaları konusunda uyardı.

Uzmanlar, bu tip maddelerin kemoterapi tedavisini olumsuz etkileyebileceği gibi hastada böbrek ve karaciğer yetmezliği gibi ciddi sağlık sorunlarına da neden olabileceğini söyledi.

Bazı uzmanlar, alternatif tıp ya da tamamlayıcı tıp olarak da adlandırılan bitki çaylarının bile dozunda kullanılması gerektiğini ancak bu çaylara umut bağlamamaları gerektiğini kaydetti.

Dernek yetkilileri tıbbi tedavi önerdi

Kanser Hastalarına Yardım Derneği Başkanı Raziye Kocaismail, ülkemizde kanser hastası sayısı arttıkça alternatif tıbba da rağbetin arttığını söyledi.

Kanser hastalarını bu gibi maddelere rağbet etmemeleri konusunda uyaran Kocaismail, tıbbın kabul etmediği, onkologların onaylamadığı hiçbir maddenin kanser hastaları tarafından tüketilmemesi gerektiğini, bu maddelerin hastalığın seyrini veya tedaviyi olumsuz etkileyebileceğini belirtti.

Gürkut: Bu maddelere rağbet etmeyin

Lefkoşa Dr. Burhan Nalbantoğlu Devlet Hastanesi Onkoloji Servisi’nde uzun yıllardır sağlık hizmeti veren İç Hastalıkları Uzmanı Özlem Gürkut, hekim olmayan, uzman olmayan kişilerin önerdiği maddeleri kullanmamaları konusunda kanser hastalarını uyardı.

Bu tip maddelerin kanser hastalarında karaciğer ve böbrek yetmezliği gibi ciddi başka sağlık sorunlarına neden olabileceğini kaydeden Gürkut, kemoterapi tedavisini de olumsuz etkileyebileceğini, hastaya zarar verebileceğini dile getirdi.

Uzman Doktor Özlem Gürkut, “Biz etkisi her hastada kanıtlanabilir tedaviyi öneriyoruz ve hastanın hekim olmayan, uzmanlığı olmayan kişilerin önereceği maddelere rağbet etmemelerini istiyoruz. Bu tip maddeler kemoterapi tedavisini olumsuz etkileyebilir, kişide böbrek ve karaciğer yetmezliğine sebep olabilir” dedi.

Çağlar: Hiçbir hastama önermedim

Çocuk Onkologu Doç. Dr. Kudret Çağlar, “Müspet tıbba göre bilimsel ispatı olmayan hiçbir maddeyi kullanamazsınız” diyerek kendisinin de bir hekim olarak tamamlayıcı tıp altında hiçbir maddeyi hastasına önermediğini ancak “tıp bitmiştir” noktasındaki hastaya da ısırgan otu, kiraz sapı gibi bitkiler kullanmaması konusunda engel olmadığını söyledi.

Doç. Dr. Çağlar, “Bir hekim tamamlayıcı tıbba onay verirse hastaya gereksiz umut pompalamış olur. Faz sınavlarını geçmemiş, ilaç onayını almamış bir ürüne umut ışığı olarak işaret etmek bir tıp mensubuna yakışmaz. Ben hiçbir zaman tamamlayıcı tıbba, faz sınavlarını geçmemiş ürüne işaret etmedim. Hiçbir hastama bu tür maddeleri kullanmasını önermedim. Ancak umutların tükendiği noktada eğer maddi bir kayıp yoksa ve bu olay bir umut tacirinin elinde değilse kiraz sapı, ısırgan otunu kullanmak isteyen hastalarıma engel de olmuyordum” diye konuştu.

Kudret Çağlar, kanser hastalarına umut tacirlerinin ellerine düşmemeleri konusunda da uyardı. Türkiye’de bazı hekimlerin aileye şirin görünmek adına bu tip maddeleri önerdiğini ya da bu maddelere onay verdiğini anlatan Çağlar, bir dönem Türkiye’de kanser hastalarına kurbağa kanı bile önerildiğini öne sürdü.

Doç. Dr. Çağlar, “Eğer hasta için tıbben yapılacak bir şey kalmamış, kişi tıbbın bittiği noktada ise hastanın ısırgan otu, kiraz sapı gibi bitkiler kullanmasına bir hekim ancak sessiz kalabilir ama öneremez” dedi.

Kocaismail: Tacirler normal kremi bile alet ediyorlar

Kanser Hastalarına Yardım Derneği Başkanı Raziye Kocaismail, umut tacirlerinin normal kremleri bile şifa niyetine pazarlayarak insanların duygularını emellerine alet ettiklerini belirtti, kanser hastalarını bu gibi maddelere rağbet etmemeleri konusunda uyardı.

Kanser hastalarının herhangi bir bitki çayını bile hekimine sormadan kullanmamaları gerektiğini kaydeden Kocaismail, şunları söyledi: Ben şahsen hiçbir zaman tıbbın kabul etmediği ve onkologların onaylamadığı maddelere rağbet etmedim. Kanser hastalarına da bunu öneriyorum. Bu maddelerin dışında piyasada bazı otlar da var. Hep söylüyorum bu bitkileri bile almadan önce hekiminize danışın çünkü bitki çayı diye doğal olduğunu düşünüp zarar vermeyeceğine kanaat getirdiğiniz çaylar bile görmüş olduğunuz tedaviyi kötü etkileyebilir. Çay bile alacaksanız muhakkak doktorunuza başvurun. Kanser hastalığının söz konusu maddeler veya bitkilerle iyileştirilebileceğine de inanmayın. Bugün insanların duygularını emellerine alet edip, normal bir kremi bile şifa diye satan var.”

“Biz bıktık kanser bıkmadı”

Raziye Kocaismail, ülkede kanser vakasının giderek artmasına karşın halen daha Onkoloji Merkezi’nin hizmete girmediğini, halen bir onkolog istihdam edilmediğini belirterek yetkilileri bu konuda eleştirdi.

Kocaismail, “Biz bıktık kanser bıkmadı. Bugün ülkemizde kanser hastası sayısı 9 bine ulaştı ve her gün 2-3 yeni vaka ortaya çıkmakta. Ama yetkililer hala daha Onkoloji Merkezi’ni hizmete koyamıyor, ilgili uzmanları bu adaya kazandıramıyor. Onkoloji Merkezi için 55 tane hemşire alınacağı söyleniyor. Ancak 50 değil 100 hemşire de istihdam edilse onkologu olmayan bir merkez hizmet amacına ulaşamaz. Güney Kıbrıs’ta 6 onkolog var. 2 onkolog meme kanserinde uzman, 2 onkolog bağırsak kanserinde uzman ve kan ile ilgili uzman onkologlar var. Halen daha bu sayının yetersiz olduğunu düşünüp onkolog sayısını arttırmaya çalışıyorlar” diye sitem etti.
Devletten umudunu yitiren Kocaismail, “Umarım ki KKTC’de de özel hastaneler devletin yapmadığını yaparlar” dedi.