Fileleftheros Brüksel çıkışlı haberini “Yaptırımları Törpülüyorlar… Komisyon ile Ankara Lefkoşa’nın  Engellediği Başlıkları Açmak İçin Derine İndi.. Ekonomik ve Parasal Politika İle İlgili 17’nci Başlık  Bugün Açılıyor”  başlık ve spotlarıyla manşete çekti.

Gazete edindiği bilgilere dayanarak bugünkü Hükümetler Arası Konferans arifesinde Komisyon ile Ankara’nın, Rum Yönetimi tarafından tek taraflı engellenmiş olan 5 başlığın önümüzdeki mart ayında,  açılması konusunda “derine indiğini” yazdı.

RUM YÖNETİMİ’NİN MESAJI

Habere göre, Fransa tarafından tek yanlı dondurulduğu ve kendi dondurduğu 5 başlık içinde olmadığı için Ekonomik ve Parasal Politika başlığının açılmasına rıza gösteren Rum Yönetimi, kendi dondurduğu 5 başlıktaki vetosunu kaldırma niyeti olmadığını ve bu başlıkların açılmasına rıza göstermeyeceğini iletiyor.

Gazeteye göre Ekologlar ve Çevreciler Hareketi Başkanı Yorgos Perdikis 17’nci başlığın, açılacak olmasının Türkiye açısından stratejik zafer olduğunu belirtti. Buna gerekçe olarak da faslın, Rum Yönetimi’nin hiçbir karşılık almayı başaramadan açılacak olmasını gösterdi.

Politis “Anahtar Kıbrıs’ta” başlıklı haberinde bu akşam 17’nci başlığın açılacağını, Başbakan Ahmet Davutoğlu’nun da Perşembe günü, mültecilerle ilgili anlaşmanın uygulanmasıyla ilgili konularda üye devlet liderleriyle görüşmek üzere AB Başkenti’ne gideceği için bu haftanın, Türkiye-Avrupa ilişkilerinde hareketlilik haftası olacağını yazdı.

AB ÇEVRELERİ VE DİPLOMATİK ÇEVRELERDE GÖRÜŞLER FARKLI

Brüksel’de, Türkiye-Avrupa ilişkilerindeki yeni hareketliliğin ancak Kıbrıs sorununda olumlu gelişmeler olursa devam edebileceği konusunda tam bir duyarlılık bulunduğunu yazan gazete Avrupa çevreleri ile diplomatik çevreler arasında görüş ayrılıkları bulunduğunu yazdı, özetle şöyle devam etti:
“Komisyon’da halen, referandumun 2016’nın ilk üç ayı içerisinde olabileceği düşünülüyor. Avrupalı diplomatik çevreler arasında ise çözümün 2016’nın ikinci yarısında daha rahat bulunabileceği görüşü zemin kazanmaya başladı. 
Ankara referandumların 2016’nın ilk yarısı içerisinde, hatta mart ayında yapılması gerektiğine inanıyor ve bu görüşü ileri götürüyor. Çünkü Türk hükümetinde artık, Kıbrıs sorununda ilerleme olmadan ne Davutoğlu hükümetinin gözünde büyük önemi bulunan Türkiye-Avrupa dinamiğinin ilerleyebileceği, ne de Türkiye’de çok arzulanan seyahat vizelerinin kaldırılabileceği görüşü egemendir.”

AB’DEKİ RUM YETKİLİLERİN GÖRÜŞLERİ

Gazete bu akşamki Türkiye-AB zirvesini izlemek üzere Brüksel’e giden Rum ve Yunan gazetecilerin  Güney Kıbrıs’ın daimi temsilcisi Kornilios Korniliu ve Rum Avrupa milletvekillerinden aldıkları değerlendirmelere yer verdi.

Habere göre İnsani Yardım ve Kriz Yönetimi’nden sorumlu Rum Komiser Hristos Stilianidis “AB’nin mülteci krizini göğüslemeye hazır olmadığı ortaya çıktı. Bence bu AB’yi yıkabilir de, güçlendirebilir de” vurgusunu yaptı.

Lefteris Hristoforu “AB hazır olmayabilir ama sorunu göğüslemeye niyetli görünen tek mercidir.  Peşinen kriter belirlemeyerek ve Türkiye’yi oyuna katarak yanlışlar yaptı ancak kendi payına düşen sorumluluğu üstlendi” ifadesini kullandı.

Eleni Theoharus Frontex’e değinerek “Rolü arama ve kurtarma yapmaktır, ya ateş açmak?  Bazı ülkelerin mülteci gemilerini batırdığı söyleniyor. Somut şikayetler var, ancak size söyleyemem. Aynı zamanda Yunanistan yardım ediyor ve kurtarıyor” ifadesini kullandı.

Kostas Mavridis “Avrupa Birliği özellikle kitlesel mülteci akımına müsaade eden Türkiye konusunda iki yüzlü davrandı. Üyelik süreci raporu (Türkiye’nin) aleyhineyken aniden, mülteciler konusu üyelik sürecine eklendi.  Rusya’nın Suriye konusuna müdahalesinin olguları önemli ölçüde değiştirdiğine inanıyorum” dedi.

Takis Haciyeorgiu ise “Türkiye açısından büyük bir mesele var. Bu da Erdoğan açısından ‘kalp krizine’ dönüşen Kürt meselesinden başka bir şey değildir. AB üyeliğini isteme nedeni bu olabilir”  ifadesini kullandı.