Rum Dışişleri Bakanı Yoannis Kasulidis, Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis’in kısa zaman önce İsrail’e yaptığı ziyareti değerlendirdi.

Politis gazetesinin “Kıbrıslı Türkler İçin de Çalışıyoruz” başlıklı haberine göre Kasulidis, Anastasiadis’in İsrail’e gerçekleştirdiği resmi ziyaretin, özellikle önemli olduğunu ve bunun yeni hükümetin başa gelmesinin ardından bir devlet başkanının yaptığı ilk ziyaret olduğunu, ayrıca bunun iki ülke arasındaki mükemmel ilişkilerin semeresi olduğunu söyledi.

İsrail ile Güney Kıbrıs’ın doğal gaz rezervlerinin kullanım tablosunun, boru hatları da inşa edilmesini öngören bir planlamanın merkezinde bulunduğunu belirten Kasulidis, bunun uzun vadeli olarak ise Doğu Akdeniz’deki bütün ülkelerin birleştirilmesi hedefine sahip olduğunu ileri sürdü.

Bu unsurun, politik anlamda, tam olarak da kendi vizyonları temelinde, bölge ülkelerinin tümünün uzlaşması ve barışmasını sağlayacağını savunan Kasulidis, Güney Kıbrıs’ın, bu planlamaya katılmakta olan diğer ortakların da mutabakatı ile Güneydoğu Akdeniz’de bir enerji merkezi rolü oynayabileceğini öne sürdü.

Kasulidis, “Kıbrıs”ın coğrafi konumunun bu rolün yükseltilmesine yardımcı olduğunu da kaydetti.

Yunanistan-Güney Kıbrıs-Mısır ve Yunanistan-Güney Kıbrıs-İsrail arasındaki üçlü işbirliklerinin Türkiye’yi dışladığı konusundaki soruya karşılık ise Kasulidis, bu üçlü işbirliklerinin Türkiye’yi dışlamadığını açıklığa kavuşturmak istediğini ifade etti.

Kasulidis, “Kıbrıs sorununun çözülmesi ve Türkiye’nin şu an Mısır ve İsrail karşısında sergilemekte olduğundan daha realist bir politika izlemesi durumunda, o zaman hiçbir şeyin dışlanmasının ihtimal dahilinde olmadığını” vurguladı.

Güney Kıbrıs’ın, bölge ülkelerinin sorunlarının bir parçası olmadığını, buna paralel olarak bunların çözümünün bir parçası olmayı istediğini dile getiren Kasulidis, İsrail ile Mısır arasındaki ilişkilerin çok daha normal olduğunu söylemek istediğini belirtti.

Enerji konusundaki planlamalarının başlangıç aşamasında olduğunu da dile getiren Kasulidis, “Her şey iyi gider ve Kıbrıs sorununun çözümü de araya girerse (Kıbrıs sorunu da çözülürse), o zaman Kıbrıslı Türkler, Kıbrıs hükümetinin yapmış olduğu erken planlamadan doğrudan yararlanacak ve herkes adına doğru hareket ettiğimiz saptaması yapılacak” dedi.