Güney Kıbrıs’ın tek yanlı bloke ettiği, Türkiye’nin müzakere başlıklarının açılmasıyla ilgili AB’de “siper savaşları” yapıldığı ve Güney Kıbrıs’ın, vetosunu kaldırmasıyla ilgili her türlü fikri kesin şekilde reddettiği bildirildi.

Fileleftheros gazetesi “AB’de Siper Savaşları… Lefkoşa’ya Vetoyu Kaldırması İçin Boğucu Baskılar, Cevap Hayır” başlığıyla manşetten aktardığı haberinde, Türkiye-AB Mülteci Zirvesi çerçevesinde, Güney Kıbrıs’a Türk başlıklarıyla ilgili vetosunu kaldırması için yoğun baskı yapıldığını ve Rum Yönetimi Başkanı Nikos Anastasiadis’e ilk kez bu denli baskı geldiğini, ancak Anastasiadis’in de aynı sertlikte tepki gösterdiğini yazdı.

Türkiye-AB Mülteci Zirvesi’nin, yeni başlıkların açılmasıyla ilgili ön hazırlık yapılması da dahil “prensip anlaşmasıyla” sonuçlandığını belirten gazete, Avrupa Konseyi Başkanı Donald Tusk tarafından da açıklanan ve tüm AB üyesi devletlerin uzlaştığı bu “prensip anlaşmasının”, 17-18 Mart’ta yapılacak bir sonraki zirvede, Güney Kıbrıs’a yapılacak baskıların başlangıç noktasını oluşturacağını yazdı.

Gazete, bir sonraki zirvede, Türkiye’nin mülteci kriziyle mücadele kapsamındaki “anlaşma paketi” karşısında şart koştuğu, 5 müzakere başlığındaki vetonun en kısa sürede kaldırılmasının hedeflendiğini iddia etti.

PERDE GERİSİNDE ANASTASİADİS-DAVUTOĞLU GÖRÜŞMESİ

Gazete, edindiği bilgilere dayanarak, yaklaşık 15 saat süren istişarelerin perde gerisinde, Anastasiadis ile Türkiye Başbakanı Ahmet Davutoğlu’nun, AB Dönem Başkanı olan Hollanda’nın Başbakanı Mark Rutte’nin “hakemliğindeki” görüşmesinin de bulunduğunu yazdı.

Haberde, Türkiye ile Güney Kıbrıs’ın tezleri özetle şöyle listelendi:
“Davutoğlu: ‘Rum Yönetimi’nin bloke ettiği 5 başlığın açılması ve vize serbestisi konusu, anlaşma paketinin ayrılmaz bir parçasıdır. Türkiye size mülteci sorununu çözecektir, ancak başlıklar açılmaz ve vize serbestisi sağlanmazsa, size yardım etmemiz mümkün olmayacaktır. Anlaşma olmayacaktır’.

Anastasiadis: ‘Türk başlıklarının açılmasını tartışmıyorum. 3 yıl önce beni mevduatların traşlanmasını kabul etmeye mecbur bıraktınız. Aynı şey yaşanmayacak. Karşılık istiyorum. Başlıkların açılması için Türk limanlarının açılması ve Maraş’ın iadesi gibi önerilerimiz var’.

Davutoğlu: Avrupalı yetkililere ‘öneriler paketinin’, 5 başlığın açılmasının mülteci sorununun çözülmesi için önkoşul olduğunu anlattı. Bunun, Kıbrıs sorunuyla ilişkili olmadığını da söyledi. Türk limanlarının açılması, Ercan Havalimanı’nın açılmasıyla bağlantılıdır deyip, Lefkoşa’ya verilecek herhangi bir karşılığı reddetti.
Anastasiadis: Angela Merkel’e, karşılık olmadan Türk başlıklarının açılamayacağını söyledi.

Davutoğlu: Avrupalı yetkililer Davutoğlu’ndan Türk başlıklarının açılması konusunda birkaç ay sabretmesini istedi ve 2016 yılı içerisinde Kıbrıs sorununun çözümü için referandum yapılacağını söyledi. Türk Başbakan da, böyle bir şeyin söz konusu olması halinde, referandumda kuzeyden gelen cevap olumsuz olsa dahi, Türk başlıklarının açılacağı konusunda açık taahhüt istedi.”

AP SOSYALİST GRUP BAŞKANI GİANNİ PİTTELLA: “MÜLTECİ SORUNUNDA KIBRIS SORUNU VE MÜZAKERE BAŞLIKLARI DEĞİŞ TOKUŞU OLAMAZ”

Gazete, bir diğer haberinde ise, Avrupa Parlamentosu’ndaki Sosyalist Grup Başkanı Gianni Pittella’nın, mülteci sorunundaki al-ver için, Kıbrıs sorunu ile Türkiye’nin müzakere başlıklarında değiş tokuş yapılamayacağını söylediğini yazdı.

Habere göre Pittella, “İnsan hakları, basın özgürlüğü ve azınlık hakları gibi konular da müzakere edilemezdir. Türkiye ile bir anlaşma yapmak için pazarlık yapmayacağız. Kıbrıs sorunu ile müzakere başlıklarının açılması ve mülteci sorununun birbiriyle hiçbir ilişkisi yoktur” dedi.

RUM SİYASİ PARTİLERDEN TEPKİLER

Gazete, bir başka haberinde de, Rum siyasi partilerin, Türkiye’nin müzakere başlıklarının açılmasını şart koşmasına tepki gösterdiklerini yazdı.

Habere göre partiler, Türkiye’nin Güney Kıbrıs karşısındaki yükümlülüklerini yerine getirmemesi ve Kıbrıs sorununda çözüm olmaması halinde, müzakere başlıklarının açılmasına kesin şekilde karşı çıkacaklarını belirtirken, Anastasiadis’e de icraatları konusunda eleştirilerde bulundular.

Gazeteye göre AKEL, AB’nin, mülteci sorunuyla mücadelede Türkiye ile işbirliği yapmak için, müzakere başlıklarını açamayacağını; bu başlıkların ancak, Türkiye’nin Güney Kıbrıs karşısındaki yükümlülüklerini yerine getirmesi halinde açılabileceğini belirtti.

DİKO ise, Türkiye’ye güvenebileceklerini söyleyenlerin, Türkiye’nin AB’deki tavırlarını görmeleri gerektiğini belirtirken, EDEK de, Rum Hükümeti’nin, Türkiye’nin müzakere başlıklarının açılmasıyla ilgili herhangi bir baskıya maruz kalmamasını umut ettiğini açıkladı.

Vatandaşlar İttifakı ile Dayanışma Hareketi ise, Türkiye’nin, Anastasiadis’in izlediği politikadan kârlı çıktığını ve Türk faaliyetleriyle mücadele etme yönünde hiçbir politikası bulunmadığını iddia etti.

HRİSTODULİDİS YAZILI AÇIKLAMA YAPTI

Politis gazetesi de, Rum Hükümet Sözcüsü Nikos Hristodulidis’in, Türkiye-AB Zirvesi ile ilgili yazılı açıklama yaptığını yazdı.

Habere göre Hristodulidis, açıklamasında, Anastasiadis’in, Türkiye’nin müzakere başlıklarının açılmasının, yükümlülüklerini yerine getirmesine bağlı olduğu konusundaki değişmeyen teze bağlı kaldığını belirtti.

Gazete, “Avrupa Sıkıştı” başlıklı haberinde, AB’nin, Türkiye’nin talepleri ile güvenirlik arasında ikilemde kaldığını ve Güney Kıbrıs yüzünden, Türk başlıklarını açamadığını yazdı.

Haber, diğer gazetelerde şu başlıklarla yansıtıldı:

Alithia gazetesi: “Anastasiadis Türk Plan ve Taleplerini Önledi”

Haravgi gazetesi: “Kıbrıs Karşısındaki Yükümlülüklerin Yerine Getirilmesi, Ardından Üyelik”

Simerini gazetesi: “Mülteci Kriziyle İlgili Korku Filmine Uzatma”.