Açıklamada, bu girişimin Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti (KKTC) yasalarına uygun şekilde faaliyet gösteren kişi ve kurumlara yönelik bir baskı olduğu vurgulandı. Uluslararası hukuk uzmanı Prof. Eyal Benvenisti’nin görüşlerine de yer verilen açıklamada, “Kıbrıs Rum kesiminin, KKTC sınırları içinde yasal olarak gerçekleştirilen faaliyetler üzerinde kendi iç hukukunu uygulama yetkisi yoktur. Mülkiyet haklarını zayıflatmaya veya varlıklara el koymaya yönelik her girişim, hukuk devleti ilkesine, egemenlik haklarına ve uluslararası yatırım koruma ilkelerine aykırıdır” denildi.
TAHKİM SÜRECİ BAŞLADI
Afik’in yanı sıra Shimon Aykout ve Michael Aykout’un da bu girişime karşı 1998 tarihli İsrail-Kıbrıs İkili Yatırım Anlaşması kapsamında Kıbrıs Rum kesimine karşı uluslararası tahkim süreci başlattığı bildirildi. Başvuruda, yaşanan maddi kayıplar, itibar zedelenmesi ve hak ihlalleri nedeniyle tazminat talebinde bulunulduğu kaydedildi.
YUNAN MAKAMLARINA ÇAĞRI: “YARGI BAĞIMSIZLIĞINI KORUYUN”
Afik Group açıklamasında, Yunan makamlarına da çağrıda bulunularak, bu siyasi nitelikli talebin reddedilmesi ve yargı bağımsızlığının korunması istendi. Açıklama şu ifadeyle son buldu:
“Adalet, siyasi zulmün sona erdirilmesini; yatırımcı hakları ile meşru mülkiyetin korunmasını gerektirir.”
