Haber: Pelin Yükselay

Yolların kötü durumu, ülkede toplu taşıma olmaması ve buna bağlı artan trafik yoğunluğu vatandaşı canından bezdirmiş durumda.

Gündem Kıbrıs Gazetesi vatandaşlara, ‘Ulaştırma Bakanı olsaydınız ilk icraatınız ne olurdu?’ diye sordu, bir dokundu bin ah işitti.

‘Ulaştırma Bakanı demek yol demek’ diyen vatandaşlar, ülkedeki birçok yolun halinin içler acısı olduğundan yakınırken, özellikle ölüm yolu olarak bilinen Girne-Dağyolu’na bir an önce çözüm bulunmasını talep ettiler.

Bunun yanında ‘toplu taşıma ağı’ kurardık diyen vatandaşlar, ülkedeki toplu taşımanın yetersizliğinden yakındılar. Ülkede özel aracı olmayan kişilerin toplu taşıma bulmakta zorlandığını anlatan vatandaşlar, özellikle geceleri bu eksikliğin büyük sorun olduğunu kaydettiler.

Vatandaşlar ne dedi?

Hayri Şahan: Ben Ulaştırma Bakanı olsaydım ilk işim yolların kalite standartlarını yükseltmek olurdu. Özellikle Girne-Dağyolu içler acısı. Geçtiğimiz yıl bir arkadaşımı o yolda kaybettim. Halen bugün bakıyorsunuz, o kadar kaza, o kadar ölüm, birçok eve ateş düşmüş, yol aynı şekilde duruyor. Bu ülkedeki tüm yollar bir an önce revize edilmeli. Yollar, araç sayısını kaldırmıyor, hizmet veremiyor. Ama bu devlet bunu yapabilir mi? Hiç sanmıyorum.

Sever Şen: Ben Ulaştırma Bakanı olsaydım ya anında istifa ederdim ya da seyrü sefer fiyatlarının düşürürdüm. O kadar seyrü sefer parası alıyorsunuz, yolların hali içler acısı. Yazıktır, günahtır bu halka. Çıkın söyleyin, ‘kardeşim biz sizden bu seyrü sefer paralarını alıyoruz ama yolları yapamıyoruz. Seyrü sefer ücretlerini düşürüyoruz’ deyin. Bizim bu ödediğimiz paralar, yollara gitmiyorsa nereye gidiyor? Çok bir şey istemiyoruz, yollarımız kaliteli olsun, kazalar engellensin. Bu kadar basit. Ayrıca okul otobüsleri sorunu… Ben olsam tüm otobüsleri bir müddet kızağa çeker, tüm bakımlarını yaptırır öyle trafiğe geri sürerdim. Okul otobüsleri güvenilir olmalı. Buradaki otobüslerin çoğu dökülüyor. Biz o otobüslere nasıl güvenip de çocuklarımızı bindireceğiz? Bunun yanında toplu ulaşım yok. Herkes kendine özel araç almak zorunda, bu kez yollar doluyor. Bu ülkede 5’ten sonra bir yere özel aracınız yoksa gidemiyorsunuz. Bir Ulaştırma Bakanı, öncelikle bu konuları ele almalı.

Cengiz Bayhan: Net olarak ilk işim Girne-Dağyolu’na el atardım. Ben Cihangir’de kalıyorum, acil bazen Girne’ye gitmek gerekiyor. Bakın ben 30 yıllık şoförüm ama o yoldan korkuyorum. Mecbur kaldığım için bazen kullanıyorum ama bir şoför düşünün yoldan korkuyor. Böyle bir şey olabilir mi? Dağyolu’nun çok acil revize edilmesi gerekiyor. Bunun yanında toplu taşıma da büyük eksiklikler var, hatta toplu taşıma yok. Belediyeler bu konuda yetersiz kalıyor. Toplu taşıma ağı oluşturulsun, bakın yanı başımızda Türkiye var. Türkiye örnek alınabilir. Yapılabilecek çok şey var. Gece da dahil olmak üzere toplu taşıma olmalı. Yollar da ancak öyle rahatlar.

Kürşat Saygı: Ben çok basit bir şey söylemek isterim, bakın Haspolat-Lefkoşa yolu, kısa bir güzergâh. Onu tamir ederek başlardım. Bizim hükümetimiz bunu yapmaktan bile aciz. Kısa ama her gün en yoğun kullanılan güzergâh. Ben Ulaştırma Bakanı olsam ilk iş o yoldan başlardım. Ben tır şoförüyüm, çukurların büyüklüğünü size anlatamam. Girne-Dağyolu’ndan vazgeçtik, umudumuzu yitirdik. Yalnız onu bile yapsalar yeter. Bir de şunu eklemek istiyorum, devlet şoförlerden para ister puan ister ceza keser, peki Devlet bizim için ne yaptı? Hiçbir şey. Daha ne söyleyeyim…

Hüseyin Cafer: Ulaştırma Bakanı demek yol, demek. Bir yola baktığınızda o ülkenin Ulaştırma Bakanı’nın başarılı olup olmadığını anlayabilirsiniz. Ben Ulaştırma Bakanı olsam ilk işim adadaki tüm yolların kalite kontrolünü yapar, revize edilmesi gereken yolları bir an önce kaynak yaratıp düzenlerdim. Yollar çok kötü.

Mustafa Türker: İlk işim bu ülkeye bir toplu ulaşım ağı kazandırmak olurdu. Ulaştırma Bakanı’nın önceliği bence bu olmalı. Bir ülke düşünün toplu taşıma yok, sıfır. Bir an önce bu konuya el atılması gerekiyor. Bunun yanında yıllardır çözüm bulunamayan ve ölüm yolu olarak akıllarımıza kazınan Girne-Dağyolu var, çok büyük bir problem, senelerdir o yola bir çivi çakılmadı. Çok büyük bir tehlike. Ben olsam önce bu dediğim konulara el atardım.

Medine Kara: Bu ülkede en büyük sorunlardan biri toplu taşıma. Ben Ulaştırma Bakanı olsaydım, ilk işi toplu taşıma ağı oluştururdum. Otobüsler eski ve sayıları çok yetersiz. İlk işim eski otobüsleri yenilemek ve toplu taşıma filosunu güçlendirmek olurdu. Bu ülkede özel aracınız olmadan bir yerden bir yere gitmek imkânsız. Özellikle de gece. Bu soruna acilen çözüm bulunması gerekiyor. Ben Türkiye’den geliyorum. Orada günün her saati, hatta sabahın ilk ışıkları bile toplu taşıma bulabiliyorken, KKTC’de günün en yoğun saatlerinde bile toplu taşıma bulmak imkânsız.

Şenol Tuncay: Ben Ulaştırma Bakanı olsaydım ilk yapacağım iş Lefkoşa içinde Devlet Hastanesi’ne seferler koymak olurdu. Günün her saati, gece de dahil olmak üzere hastaneye toplu taşımayı sağlamanız gerekiyor. Halk çok mağdur ve artık bu mağduriyetin ortadan kaldırılması gerekiyor. Bunu çözdükten sonra şehirler arası toplu taşımayı güçlendirirdim. Toplu taşıma ile bu adanın bir ucundan bir ucuna ulaşabilmeniz gerekiyor.

Mustafa Vargın: Ben olsam ilk köylerin yollarını düzeltirdim. Siz bir köy yollarına baktınız mı hiç? Araçlar mahvoluyor, köy yolları çok ihmal edildi. Bir an önce el atılması gerekiyor. Ulaştırma Bakanı ben olsaydım ilk iş bu yolları düzeltirdim.